Yeni buluşma noktamız Bomontiada

Tarihi Bomonti Bira Fabrikası Bomontiada’ya dönüştü. Önce Babylon açıldı. Bu hafta itibariyle sanat galerisi Alt ve yaratıcıların çalışma alanı Atölye İstanbul’a kadar her aşama sonunda tamamlandı

İstanbul’da kar alarmı nedeniyle her şeyin iptal olduğu pazartesi akşamı iptal olmayan tek şey Bomontiada’nın açılışıydı. Doğrusu bu kadar kalabalık beklemiyordum ama açılışı yılan hikayesine dönen ve çok uzun zamandır dört gözle beklenen sayılı yerden biri olduğu düşünülünce, çok da şaşırtıcı değildi bu kalabalık.

Açılışta Doğuş Grubu yöneticilerinden Pozitif ekibine birçok ev sahibi vardı. Hiç şüphesiz gecenin en haklı gururluları başından beri bu projeye en çok emek veren Babylon ve Pozitif’in yaratıcıları Cem Yegül ve Ahmet Uluğ’du. Buz ve Bej’in sahibi Lal Dedeoğlu gibi İstanbul gece hayatının çok da ortalarda görünmeyi sevmeyen isimlerden İstanbul’da birçok mekana imza atan Autoban Mimarlık’ın ortakları Seyhan Özdemir Sarper-Sefer Çağlar’a birçok tanıdıkla çarpışmak mümkündü.

Bomontiada, Soho House’un dünyada yapmak istediği şeyi, yaratıcı insanları bir araya getirmeyi, İstanbul’da yapmayı hedefliyor. Bir yaratıcı kültür kampüsü hayal ediliyor.

Açılış gecesi Bomontiada’da kendi yolumuzu kendimiz bulmak zorunda kaldık, hiçbir yere yönlendirme konulmamıştı. Hava buz gibi olunca, hangi tarafa gideceğimizi bilmemek iyi gelmedi. Gerçi bunu, özellikle gelenler mekanı kendileri keşfetsinler diye yapmışlardı. Ama doğrusu bu hava muhalafetindeki bir açılışta kimsenin kendi kendine keşif yapacak hali yoktu.

Kalbi Babylon değil, Kilimanjaro

Bu durumda herkes Kilimanjaro’da toplandı. Hava muhalefeti nedeniyle merkezden en uzak olduğu için Kiva’ya gitmek birçok kişiye nasip olmadı. Tabii bunda Kiva’nın Bomontiada’nın ruhundan en uzak marka olmasının da etkisi vardı. Evet, Anadolu lezzetleri, yerel lezzetler Bomontiada’da öne çıkıyor ama Kilimanjaro ve Delimonti gibi daha yeni markalar ister istemez Kiva’nın önüne geçiyor.

Kilimanjaro, Pozitif’in yarattığı yeni marka ve mekan. Yemek danışmanlığını Cemre Narin yapmış. Menünün tamamı yerel malzemelerden oluşuyor. Hatta komşu Feriköy Organik Pazar’ın lezzetlerini de öne çıkarıyorlar. Peki ama yerelliğe bu kadar önem veren bir markaya neden böyle bir isim seçildi? İşte onu anlamak mümkün değil.

Mekanın tasarımı Autoban Mimarlık’a ait. Autoban’ın ofisinin de Bomontiada’ya taşınması planlanıyordu ama son anda anlaşmazlık çıktığı için bu plan iptal oldu. Kilimanjaro’da ortadaki dev bar dikkat çekiyor. Autoban’ın artık her mekanda karşımıza çıkan sandalyeleri dışında bir benzerlik yok imza attıkları diğer mekanlarla. Zaten burada Tarihi Bomonti Bira Fabrikası’nın dokusu öne çıkıyor, dekor geri planda kalıyor.

Kilimanjaro’yu keşfetmeden önce ise Vasıf Kortun küratörlüğündeki çağdaş sanat merkezi Alt’ı ve üst kattaki ortak çalışma alanı Atölye İstanbul’u geziyoruz. En çok Atölye İstanbul etkiliyor. Bu kadar farklı alanlarda iyi işler yapan yaratıcı kişiyi bir arada görmek umut veriyor.

Bomontiada’nın diğer sakini Delimonti, Doğuş Grubu’nun yerel, yöresel, özlenen ve unutulan lezzetleri bir arada sunduğu bir yer. Hem bir gastronomi marketi hem de büyük masada tadımlar yapılabilecek bir mekan.

Galata’dan tanıdığımız Kiva ise Tarihi Bomonti Bira Fabrikası’nın müdürünün lojmanında. Gündüz menüsü Galata ile aynı, Anadolu lezzetlerinden oluşuyor. Akşam canlı müzik eşliğinde eski İstanbul mezelerinin öne çıktığı bir menü var.

Gecenin finali Babylon’da yapılıyor. Bomontiada’daki Babylon, sadece bir kulüp değil, pop-up etkinliklerin gerçekleştirileceği geniş bir fuaye alanı ve Radyo Babylon stüdyosu da burada.

Bomontiada yazın daha da güzel olacak çünkü dev bir avlusu var. Avluda atölye çalışmaları, söyleşiler, gösterimler, konserler, görsel sanat performansları ve gastronomi etkinlikleri yapılacak. Ayrıca Bomontiada’da bir mekan daha açılacak: Populist.

Bomonti’yi parlatacak

Tam 16 yıl önce Babylon, Asmalımescit’te ilk açıldığında, kimse bir hayalin bu noktaya varacağını düşünmemişti, bir semtin bu kadar kısa sürede böylesine değişmesini, başka bir şeye dönüşmesini beklememişti. İşte sırf bu yüzden, hem ekibi hem de müdavimleri arasında en sık tekrarlanan cümlelerden biriydi: “Ah o zaman Asmalımescit’te bir yer alsaydık, şimdi yaşamıştık...”

Şimdi aynı değişim, Bomonti’de yaşanacak. Arka arkaya dikilen gökdelenlerin başaramadığını Bomontiada başaracak. Tabii, bu tamamen Pozitif’in ve Pozitif’i de bünyesine alan Doğuş Grubu’nun yeme-içme-eğlence şirketi d.ream’in dengesinin tutup tutmamasına bağlı.