Müzelerde neler oluyor?

İngiltere’nin en önemli müzelerinden British Museum’da yaşananları takip ediyoruz.

2000’e yakın değerli parçanın kaybolduğunu ve aslında müzenin tüm envanterini gösteren bir katalog olmadığını müzenin yönetim kurulu başkanı, İngiltere’nin eski Maliye Bakanı George Osborne açıkladı.

Kaybolanlar arasında İngiltere ve Yunanistan arasında davalara neden olan tarihi eserler de var.

Şimdi ise müzede detaylı incelemeler yapılıyor ve kamuoyuyla bilgi paylaşılıyor.

Bunun sonucunda müzenin 2016’dan beri direktörlüğünü üstlenen Hartwig Fischer istifa etmek zorunda kaldı.

İstanbul Modern ile Levent Çalıkoğlu yolları ayırdı

Türkiye’de de geçen hafta bir müzenin direktörüyle yollar ayrıldı.

“2012 yılından bu yana İstanbul Modern Müze Genel Direktörlüğü’nü üstlenen Levent Çalıkoğlu kariyerindeki gelişimi sürdürmek üzere 30 Eylül itibariyle görevinden ayrılacaktır” bilgisi üyelere gönderilen bir e-posta ile duyuruldu.

Çalıkoğlu’nun yerine kimin getirileceği ise henüz açıklanmadı ve tabii ister istemez söylentilere neden oldu. Neyse ki İstanbul Modern’de British Museum’daki gibi bir kayıp eserler krizi yok.

Ancak sanat çevresi İstanbul Modern’de eser alımlarıyla ilgili bir prensip ayrılığı yaşandığını konuşuyor.

Özellikle sanatçılar ve galeri sahipleri bu konuda tepkili.

Tony Cragg ile mi başladı?

Bu sürecin İstanbul Modern’in Tepebaşı’ndaki geçici mekânında 2018’de gerçekleşen ‘Antony Cragg: İnsan Doğası’ sergisi ile başladığı da söylenenler arasında.

Hatırlayacaksınız, Tony Cragg’in ‘Runner’ adlı heykeli İstanbul Modern’in Galataport’taki Renzo Piano imzalı yeni müze binasının önünde açılış öncesinde yerini aldı.

İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı, “Tony Cragg’in İstanbul Modern’e ödünç verdiği bu heykel bizleri gururlandırdı. Üretimleri her kuşağın merak ve ilgisiyle karşılanan Cragg’in bu yapıtının İstanbul Modern’in yeni müze binasının simgelerinden biri olacağına inanıyorum” demişti bu güzel haberi verirken.

Şimdi ise İstanbul Modern’in yönetim değişikliğine gitmesi aslında müzenin bir öz değerlendirme sürecinde olduğunu gösteriyor.

İstanbul Modern’in de British Museum gibi durum tespiti yapma çalışmaları ve somut adımlar atması önemli bir gelişme.

Sadece kültür sanat kurumlarında değil, her kurum yönetiminde olması gereken aslında bu.