Pazar sabahı 8’de yola çıkacak ve kendini en yakındaki barda bulacaksın deseler inanmazdım. Bir de üstüne, bu yaşta hayatının ilk bale dersini işte bu stüdyoda alacaksın deseler güler geçerdim. Ama işte Los Angeles ilginç bir şehir, insana yapmam dediği birçok şeyi yaptırıyor. Özellikle de sağlıklı yaşam ve spor konusunda.
Bizde nasıl her köşe başında bir pilates merkezi açıldıysa, Los Angeles’ta da şimdi her köşe başında bir bar var. Hayır, kokteyl içilen barlardan bahsetmiyorum, bale stüdyolarında yapılan bar egzersizlerinden bahsediyorum. Sırf bar hareketlerinin yapıldığı stüdyolar var. Kadın-erkek herkes burada esneme hareketleriyle hem stres atmaya hem de fit olmaya çalışıyor. Bir de bunun bir sonraki aşaması var, yetişkinler için bale. Konservatuvarları andıran okullarda, stüdyolarda 18-80 yaş aralığında yetişkinler bir araya geliyor ve pür ciddiyet bale yapıyor.
Sınıf tıklım tıklımdı
İşte geçen pazar sabahı ben de böyle bir bale dersine katıldım. Los Angeles’lı bir arkadaşım sayesinde. Tamam gelirim derken kendimden son derece emindim, hiç tereddüt etmedim. Daha önce Gwyneth Paltrow’dan Jennifer Lopez’e birçok yıldızı forma sokan Tracy Anderson’ın dört günlük kampına katılmış, günde üç saat kendisiyle antrenman yapmış biri olarak dans koreografilerine alışığım. Sevgili arkadaşım Tan Sağtürk’ün bale okulunda da stüdyoyu boş bulduğumda kendimi aynanın önüne atmışlığım çok. E, öncesinde de yıllarca Atatürk Kültür Merkezi’nde bale izlemişliğim var.
Ne kadar zor olabilir ki diye düşünüyorum. Arada Tan’ın sık sık söylediği “Maden işçiliğinden sonra dünyadaki en zor ikinci meslek bale” sözü aklıma gelse de. Tamam, bale zor ve nankör bir meslek ama meslek edinecek değilim, bir saatlik dersi başarabilirim diyorum. Tabii, bu arada arkadaşım daha önce hiç bale dersi almadığımın farkında değil. Nasılsa çocukken bale yapmışımdır sanıyor ve nedense kendimi stüdyoda barın önünde bulana kadar bunu söylemek aklıma bile gelmiyor. Zaten bale denge, esneklik ve zarafet üstüne kurulu değil mi? E, neyim eksik ki? Beş temel pozisyonu da, plie’yi de biliyorum nasılsa. Böyle kendimden emin başlıyorum işte.
Yol boyunca pazar sabahı 9’da bale dersi mi olur, bu saatte kim gider diye söyleniyorum ama. İçeri girdiğimde yaşadığım şaşkınlığı anlatamam. 40 kişilik tıklım tıklım bir sınıf. 75-80 yaşlarında kadınlar da erkekler de, 18-20 yaşlarında gençler de var.