Bayramlı sabahlar bir başka güzeldir. Özeldir bu günler. Herkes çok heyecanlıdır en çok da çocuklar... Çocuklar için yeni giysiler, ayakkabılar, mutlu yüzlerdir bayram...
Sabahın erken saatlerinde çocuk sesleriyle uyanılır bayramlı sabahlarda... Onların "iyi bayramlar" diyerek zili çalması, sessizliğinizi bozacak en güzel ses oluverir.
Her zaman yapılması gereken bir davranış da olsa yeniden hatırlatmakta yarar gördüğüm bir durum var. Büyükleri ziyaret... Dargınların barışması... Çocukların sevindirilmesi... Kimsesizlerin kimsesi olma...
Evet, tüm bu saydığım dört maddeyi de hepiniz biliyorsunuz, farkındasınız tabii ki. Bundan şüphem yok! Ancak hatırlatmak istedim bir kez daha. Bugün bayram, dargınlıkların son bulduğu, küslüklerin noktalandığı, herkesin sevgiyle kucaklaştığı gün bu gün!
Tatile gidenler çoktan gitti zaten onlar yalnızca telefonlarla büyüklerinin yanında olabilirler. Benim şu an ulaşmaya çalıştığım bulundukları şehirlerde kalıp uzaklaşamayanlar, ailelerinin yakınlarında olanlar...
Bayramlar önemlidir, değerlidir. Bu değerli günde büyüklerimizin yanında olalım, küçüklerimize örnek olalım. Nine, dede aile büyüğü kim varsa onlarda toplanalım, sevgiyle kucaklayalım
Ağustosun sonlarına geldik ama hava sıcaklığını hissettirmeye devam ediyor. Her zaman yapılması gerekir ancak böyle havalarda daha özenle yapılması gereken bir şey var: Minik canlar için bir kap su koymak…
Kediler, köpekler… Onlar bizler için minik dostlar, minik canlardır… Nasıl ki biz insanlar susuz duramıyor özellikle sıcaklarda daha çok su ihtiyacı yaşıyorsak minik canların da aynı şekilde suya ihtiyaç duyacaklarını unutmayalım…
‘Onları besleyen vardır.’ Diye düşünmeyin. Ya yoksa? Ya da var ama yetersizse? Bir su koymak, yiyecek bir şeyler bırakmak zor olmasa gerek… Ve bunları yaptığınız için sizden eksilecek hiçbir şey olmayacak aksine artacaklar var… Duygularınız artacak… Sevginiz, şefkatiniz… Onları da düşünün…
Empati Yapın!
“Hayvanla empati mi yapılır ya hu!” demeyin. Yapılır elbet niçin yapılmasın? Ya sen aç ve susuz olsan… İmkanı olmasına rağmen sana yardım etmeyenlerle dolu olsa çevren? Bir yudum suyu senden esirgeseler?... Çok dehşet verici şekilde üzücü bir durum. Empati derken kastettiğim buydu.
Öncelikle temelde ‘ilham nedir’i açıklayıp konuya öyle devam edelim. İlham Türk Dil Kurumu’na göre iki şekilde açıklanıyor. Birincisi, ‘esin’; ikincisi ‘Tanrı'nın, peygamberlerin yüreğine doldurduğu tanrısal âleme özgü duygu ve düşünceler’. Halk arasındaki kullanımı ise ‘birdenbire gelen duygu, düşünce, söyleyiş’ şeklindedir. ‘İlham geldi’, ‘ilham gelmiyor’ gibi cümleler de bu bağlamda ‘aklıma söyleyecek söz gelmiyor; düşünce, fikir gelmiyor’ olarak kullanılır.
İlham Nasıl ve Ne Zaman Gelir?
İlhamın tanımında da bahsettiğimiz gibi kendisi birdenbire gelir. Belki yemek yerken, bir şeyler içerken, yürürken, televizyon izlerken, kitap okurken veya müzik dinlerken ilham gelip sizi bulabilir. Aklınıza gelenleri o an yazmazsanız ya da ses kaydı almazsanız bir süre sonra aklınıza gelenler uçup gidebilir. Bunun için güzel bir fikir geldiğinde muhakkak ki kayıt altına almanızda yarar var.
Hep Ani mi Olur, Kontrol Edilebilir mi?
Genelde ani ve ansızın gelen düşüncelerdir. Bunun yanı sıra düşüncelerinizi kontrol edebiliyorsanız her an ilham periniz baş ucunuzda demektir. Düşünceyi kontrol etmek de bol okumaktan ve izlemekten geçer. Kısaca kendinizi geliştirmenizle olur. Ne kadar kelime
Cesur ne demek? Kelime anlamı olarak ne manaya geliyor önce ona bakalım.
Türk Dil Kurumu'na göre 'cesur'; yürekli, korkusuz, yiğit anlamlarına geliyor. Peki hiç kendine sordun mu 'ne kadar cesurum?' diye?
Yapılan her şey aslında cesaret gerektirir. En basite indirgeyelim daha okul çağlarında öğretmenin sorduğu soruya söz alarak cevap vermen bir cesaret göstergesidir. Çünkü çekinen ve bunu yapamayanlar da var...
Böyle bir ortamda çekinen çocuklar derinlemesine incelendiğinde ailesel birtakım boşluklar olduğu görünür. Mutlaka yaşamış olduğu ve ona etki bırakan bir travma söz konusudur. Travma ve/veya ailesel faktör çocuğun içine kapanık olmasına diğer bir yandan da özgüven eksikliğine sahip olmasına neden olur. Dolayısıyla özgüven eksikliği bulunan bireylerde cesaret kavramı pek mümkün değildir.
Başka bir örnekten ele alalım: Yeni girdiği bir ortamda rahatlıkla söz alabilen, konuşabilen, acıktığını söyleyebilen insan da cesaretlidir. Diğer bir deyişle girişkendir, çekinmeyendir.
İyi, güzel temel olarak cesareti anladığımızı var sayalım. Buraya kadar günlük sıradan şeylerden bahsettik bunları okuduğunda kendini cesur görebiliyor musunsun? Peki, şimdi ise biraz iş konuşalım. İş konusunda
Her şey mümkündür hayatta; düşmek de kalkmak da...
Hayat her zaman altın tepside gelmez karşımıza. Zordur, yokuşludur, yorucudur yolları... Hedefe giden yolda çekilen çile de kutsaldır ya hani, öyle düşün... Çekilecek o çile... Çekmeden, düşmeden çıkılmıyor yükseğe...
Her ne yaşarsan yaşa pes etme, vazgeçme!
Seni yolundan vazgeçirmek isteyenler olacak, dinleme onları. Kimileri başarını hazmedemediğinden istemeyecek kimileri ise güvenmeyecek sana. Aldırma. Hayat bu ya kimse sana saf duygularıyla yaklaşmayacak. Bunu asla aklından çıkarma. Ya çıkar olacak içlerinde ya da haset dolu olacak kalpleri. Uzak dur onlardan.
Yoluna taş koymaya çalışan her kim olursa olsun set koy onunla arana. Mesafeni anlasın ve çekidüzen versin kendine ya da tamamen çıkıp gitsin hayatından.
Kimseye çok güvenme. Kimseye de tüm açıklığıyla sırrını dökme. Eğer dökersen hiç ummadığın an vuracaklar sırtından...
Sen iyisi mi bildiğin yoldan hiç dönme. Burnunun dikine git gerektiğinde . İnanıyorsan kendine boşver gerisini...
Hiç durma hayallerinin peşinden koş daima. Gerçekleşene kadar yılma sakın. Ara verme, bırakma koşturmayı. Bıraktığın an ipin ucu kaçacak çünkü. Yürü, koş, atla, zıpla... ya da sürün gerekiyorsa ama h
Umut her şeydir... Umut etmekten korkma!
Her ne yaşarsan yaşa, umudunu kaybetme!
Umuttur seni hayatta tutan... Umuttur seni hayata bağlayan... Umuttur hayallerinin gerçekleşmesinde sana yardımcı olan...
Bir hayalin varsa (ki olmalı yoksa da...) o hayalini gerçekleştirmeden bir an bile durma, çalış! Başarı otururken gelmiyor ayaklarımıza... Kalk ve harekete geç hayalin için.. Çalış, çok çalış, çabala... Olmasını istediğin her ne varsa ona odaklan... Aklından hiç çıkarma... Devamlı hedefin olsun aklında ve devamlı o hedef için savaş kendinle ve çevrenle...
Hayalini küçümseyenler olacak, gülecekler... Yılma! Aslında yapılan olumsuz eleştirilerin birçoğu seni kıskandıklarından ve senden korktuklarından oluyor. Onlar korkuyor sen korkma! Korkma, korkacaksan başarasızlıktan, başaramamaktan kork!
İsteğini gerçekleştirme yolunda ne kadar olumsuzluklar yaşasan da umudun hep seninle olsun... Başaracağına dair umudun ve inancın olduğu sürece emin ol başaracaksın...
Sen en iyisi değilsin ama olabilirsin.
Her zaman en iyiye oyna... İkincilikte değil birincilikte olsun gözlerin...
Başlık açık ve net. Tek kelime: vazgeçme!
Bu kelimeyi hayatında nasıl konumlandırdığın tamamen sana kalmış.
İş için de vazgeçme, aşk için de vazgeçme... Hayallerinden asla vazgeçme!
İnancın, inandığın her ne varsa vazgeçme!
Vazgeçmezsen sen kazanacaksın inan buna. Kendine inan. Kendine güven. 'Ben'cil ol. Eğer bir şeyi gerçekten istiyorsan onu elde edeceğini bilmelisin. Doğru inanç, doğru yönlendirmeyle her şey mümkündür.
Okul hayatında başarılı olmak için de aynı kodlama, iş hayatındaki terfi için de...
Basit ve sihirli birkaç sözcüğün hayatını değiştirebileceği bir gerçek var. İhtiyacın olan doğru kodlama. Doğru kodlama ile istediklerini kendine getirebilirsin.
Kodlama, bir çeşit zihinsel algıdır... Zihninize isteğinizle ilgili doğru kelimeleri yükleyin. Tekrarlayın. Ne kadar çok tekrar, o kadar çok başarı...
Başarıya ulaşmak istiyorsanız daima ileri...
Herhangi bir konuda ilerlemek başarmak istiyorsanız asla durmamalı ve geriye bakmamalısınız. Geriye baktığınız sürece ilerlemeniz de imkansızlaşacaktır...
Geriye baktığınız her an gelişiminiz, hayatınız duraklayacak...
Hayalinizde bir iş varsa durup sorunlara takıldığınızda ya da geriye baktığınızda asla ilerleyemezsiniz. Bu örneği hayatınızda ilişki olarak da konumlandırabilirsiniz. Geçmişe takıldığınız sürece ilerleme katedemez ve hatta belki daha da gerileyebilirsiniz...
Hayatın her anında küçük ya da büyük sorunlar karşınıza çıkacak... Önemli olan o sorunlarla başetme şekliniz... Siz siz olun sorunlara yenik düşmeyin hayaliniz istediğiniz ne varsa pes etmeden yola devam edin.
Unutmayın kazananlar asla vazgeçmeyenlerdir.
Mutlu bir yaşam için daima ileri...