15 yıl Buca’yı yöneten, Büyükşehir’e talipken bir anda kendini cezaevinde bulan Cemil Şeboy, artık sade vatandaş... Veremeyecek hesabı olmadığını söyleyen Şeboy, “Yıllarca omuzlarımda yükle dolaşmışım. Artık hürriyetimin tadını çıkarıyorum” diyor
İzmir’de “Arı Kovanı” adlı operasyon kapsamında tutuklanan, üst mahkemeye itirazı sonucu, 20 gün
kaldığı cezaevinden tahliye edilen eski Buca Belediye Başkanı Cemil Şeboy, “Bir Zamanlar Başkandı” röportajlarının son konuğu... 15 yıl Buca’yı yöneten Şeboy’un durumu, diğer başkanlardan farklıydı. İsmi, büyükşehir belediye başkan adayları arasında geçerken, bin anda kendini cezaevinde bulan Cemil Şeboy, “Şimdi rahatım. Hürriyetimin tadını çıkarıyorum” diyor.
Seçime kısa süre kala bu olay başınıza geldi. Buca Belediye Başkanı olarak devam edecekken belki de...Ben zaten günler öncesinden Buca’da aday olmayacağımı söylemiştim. “Belediye meclis üyeliğine yazabilirler” dedim. Ama aday olmak istemiyordum. Partiden bana aday olup olmayacağımı sordular. “Olmayacağım” dedim. Kısa süre sonra İl Başkanı, “Yine Buca’da aday ol” dedi. Biz de kabul ettik. Ama sonra, ‘aday olmayacağımı’ söylediğim arkadaşların tepkileri bizi rahatsız etti. Yani ben Buca’da kesinlikle adaylığı düşünmüyordum. Olursa dedik Büyükşehir’de olur. Her zaman söylediğim gibi, “Partide bir ihtiyaç varsa ve beni aday gösterirlerse o zaman olurum” dedim. Çünkü üzerimde 15 senenin yorgunluğu var. Belediye başkanlığı şu anda dünyanın en zor koltuğu. Hele bu şartlarda... Bugünkü çalışma şartları içerisinde bu iş yapılmaz. Bu yüzden Allah yeni seçilen tüm belediye başkanı arkadaşlarımıza yardımcı olsun. Ben Buca’ya söz verdiğim her şeyi yaptım. Fazlasını bile yaptım. Yeni arkadaşımıza şans diliyorum. Umarım o da iyi şeyler yapar.
Kimseye tavsiye etmez misiniz?Oğlumun garanti kazanacağını bilsem bile, ister büyükşehir olsun, ister başka bir yer olsun, müsaade etmem. Bu kadar basit.
Nedeni sadece yaşadıklarınız mı?Bunun içine çok fazla girmek istemiyorum ama izin vermem. Çünkü her şeye girebilirsiniz. Ondan sonra gazetelerde hakkınızda yalan-yanlış haberlerle karşılaştığınızda ne yapacaksınız? Benim 400 dairem, Miami’de evim olduğu yazıldı. Her şey devlette kayıt altında. Kimin üzerinde ev ve arsalar var, çıkarırlar. Bu kadar yıpratılacak makamlar mı bunlar? İnsanlar bu kadar yıpratılırsa, o zaman o koltuğa oturtacakkimse bulamazsın. Basına da iş düşüyor. Bazı şeyler çarpıtıldı. Tetikçiydi onlar. Biliyorum onları. Çünkü onlar böyle olmadığını biliyorlar. Beni iyi biliyorlar. Çünkü mal varlığımı defalardır açıklıyorum. İki dairem var. Biri oturduğum, biri de dedelerimizden kalan... Kimseye diyet borcum yok. Üç seçim geçirdim, hiç kimseden tek kuruş almadım, istemedim, istemem de.
Beni satın alacak para yokTutuklandığınızda da kendinizden emin konuşmuştunuz, öyle de bir duruşunuz vardı...Hep söyledim, söylüyorum... Benim veremeyecek hesabım yok. Beni satın alacak para basılmadı, basılması da mümkün değil. Bu ne demek? Para yoksa, pul yoksa ne var o zaman bunun içerisinde? Bunları vatandaş düşünecek, sizler düşüneceksiniz. Bu, içi çok doldurulması gereken bir şey. Ben, dış çerçevesini söyledim, içini siz dolduracaksınız onun. Para yoksa... Bu işler niçin yapılır?
Soruşturma kapsamındaki dosyalardan biri de Yeşildere’deki maskla ilgiliydi. Şimdi bitmek üzere. Maliyetinin 10 katı gösterildi deniyor. Gördüğünüzde ne düşünüyorsunuz?Bunların hepsi yalan. Önce kesin hesabı kapanmadan maliyeti hakkında bir şey söyler misiniz? Önce bir ön maliyet çıkıyor ve onunla ihaleye çıkılıyor. Bu ihaleler ananahtar teslimidir. Onun dışında kimse ne imza atar ne de altına başka bir şey yazabilir. Orası 2.4 milyon liraya biten bir proje. Ve dünyada o projenin bir örneği yok. Arkadaşlarımızın gösterdiği demir miktarı 70 ton. Şimdi 500 ton demir çıktı orada. Yani bırakın fazlayı, eksik söylenmiş. Bu konuda tüm söylenenler asılsız. Düşünsenize bir kere, hangi devlet memuru onun altına imza atabilir? Orada bir ekip çalışıyor. Bu projede en az 20-30 kişi çalışıyor belediyeden. Dışarıdan da iki ünviersite çalışıyor. Sen kendini yakar mısın? Hangi memur yakar? Bunlar daha devam eden projeler. Kesin hesabı bitmemiş, tamamlanmamış projeler. Bana Antalya’daki benzeri soruldu. Antalya’daki bizimkinin maketi bile olamaz. Onunla mukayese edemezler.
Sizin aday olmamanız, AKP’nin Buca’yı kaybetme nedeni diyebilir miyiz?Tabii ilgisi muhakkak vardır. Çünkü operasyon olan yerlerin çoğunda herhalde oylar büyük çoğunlukla ters çıktı. Buradaki olay şudur; büyükşehir belediye başkanının, partinin oyunun üzerinde oy alması lazım seçilmesi için. Bu büyükşehir belediye başkanının getireceği oy, ilçeleri de sürükler. Şimdi büyükşehir belediye başkanı parti oyu kadar ve onun altında oy aldıysa, o ilçelerin kaybedeceği kesindir, önceden bellidir. Niye önde? Daha önce kamuoyu yoklamaları var değil mi? Orada oylar belli zaten. Şimdi sen öyle bir aday göstereceksin ki en az 10 puan getirmiş olsun. Kendisinin oy getirmesi gerekiyor. Bu oy nereden gelecek? Sokaktan... CHP’den 10 puanı alırsın bu tarafa koyarsın eder yüzde 20. Yüzde 20’yi de koyarsan işte büyükşehiri de alırsın, Buca’yı da alırsın. O yüzde 70 olan yerleri alamazsın. O zaten belliydi. Narlıdere, Güzelbahçe, Balçova, Karşıyaka... Yüzde 20’yle de seçimi alıyorsunuz. İşte formül bu... Başka hiçbir şey almasınlar. Bu kadar basit.
Bundan sonra hep böyle gitmeyecek herhalde? Milletvekilliği, genel seçimler...Yok, hayır düşünmüyorum.
Biraz kendi partinizle de araya soğukluk girdi mi? Çünkü seçimde CHP’ye destek verdiğiniz söyleniyor?Herkes benden faydalanmak istedi tabi.
Yanlış tanımışım dediğiniz, sizi üzen, hayal kırıklığına uğratan insanlar oldu mu? - En çok yerel bir gazete oldu. Oradakiler beni gayet iyi tanırlardı. Neden öyle yazdılar bilemiyorum. Doğru bir haber varsa yazsınlar. Buna hiç itiraz etmedim hiçbir zaman. 15 yıl boyunca basınla arası iyi olan belediye başkanlarından biriydim. Doğru yazdılar mı hiç itirazım olmaz. Ama yalan habere itirazım olur. Benim için, ‘Havaalanında yakalandı’ diye yazıldı. Devletin resmi raporları olmaz mı? Ne zaman geldiler, saat kaçta geldiler, hepsi belli. 400 dairem varmış. Bankada param varmış. Bunların hepsi devletin elinde. Bunların hepsi yalan haberler. Burada da çıkıyor işte. Halktan çok destek gördüm, sevgi gördüm. Onlara çok teşekkür ediyorum.
Benzer durumu yaşayan diğer başkanlar gibi siz de beraat edeceğinize inanıyor musunuz?Tabii ki.
Halk her zaman yanımda oldu
Özgürlüğünüze kavuştuğunuz gün sanki miting havasında karşılandınız...
Onların hiçbiri partili değildi. Ve çok kısa bir zaman içerisinde gerçekleşti bunlar. Bana cezaevindeyken ‘Tahliye oluyorsun’ dendi. Yarım saat sonra çıktık. Her şey bir anda gelişti. O insanları toplamak için bir şey yapılmadı. Benim belki puanım bir 10 puan daha arttı. Onu biliyorum. Çünkü ben oraya gelen insanların gözyaşlarını gördüm. Yani oradakilerin hepsi gönülden bağlı olan insanlar. Ve bir saat içerisinde o kadar insan toplandı. Belki mesela o daha önceden olsaydı, kendimizi şova hazırlamış olsaydık ben otururdum içeride, çıkmazdım 4 saat, 5 saat. Akşam üstüne doğru haberler yollardık herkese... Bunlar kendi gelen insanlar. Gönülden sevgisi olan insanlar. Sokakta dolaşırken bile zor yürüyorum. Benim söylemek istediğim şu: Halk, her zaman benim yanımda oldu. Üç dönem üst üste seçildim. Hem de farklı partilerden seçildim.
Gayet rahatım ve hayatımı yaşıyorum
Şimdi ne yapmayı düşünüyorsunuz?
Şimdi çok güzel, rahatım. Hürriyetim elimde. Sabah kalktım mı istediğimi yapmakta hürüm. Çok rahatım. Yani yıllarca üzerimizde tonlarca yükle dolaşmışız. Omuzlarımızda tonlarca yük. Onun için şimdi hiçbir problemim yok. Gayet rahatım ve hayatımı yaşıyorum. Ağaç dikmeyi, dalından meyve koparmayı, üzüm salkımı koparmayı seviyorum. Çocukluğumuz öyle geçti. Toprak insanı dinlendiriyor. Aşık Veysel’in dediği gibi, “Karnını yarınca bol verdi, sadık yarim kara toprak.” Gerçekten öyle. Köpeğe bir parça elmek veriyorsunuz, o sizden ayrılmıyor. Bunlar farklı şeyler. Belki ileride kitap yazarım. Proje yaparım. İsteyen belediyeler olursa, onlara da yardımcı olurum.
NOT: İzmir metropol ilçede başkanlık yarışını kaybedenler arasında yer alan
AKP’li Gaziemir Belediye Başkanı Adnan Yüksel, röportaj isteğimize yanıt
vermediği için bu dizide yer almadı. Okuyucularımızın bilgisine sunarım. B.Ş.
BİTTİ