İKİ ip yeter de artar... Ellerini, ayaklarını, vücudunu hareket ettirmeye... Hoplatıp, zıplatmaya; sinirlendirip, neşelendirmeye... Biraz ışık, biraz ses biraz da yürek oldu mu istediğini oynar sana. Yüz ifadeleri değişmeden, üzüldüğünü, güldüğünü de anlar üstelik karşıdaki. Kukla! Hüner kuklada mı, kuklacı da mı? Parmaklarına ipi geçiren, istediğini yaptıran, güldüren, ağlatan, küfür ettiren, kavga ettiren, sinirlendiren... Kuklacı... Bütün iş onda işte. Yürek de yüreksizlik de... Ne diyelim, Tanrı iplerinizi hayırlı birinin eline vermiştir umarım. Ya da siz oynatıcınızı iyi seçin. Ya da ipleri kime emanet edeceğinizi diyelim!
* * *
“Seç”in demişken! Etrafta seçim havası ağır ağır çöktü mü her şeyin üstüne, kukla tiyatrosu da açıyor perdelerini. Binbir çeşit kukla etrafta. Kemiksiz bedenleri kırılıp dökülüyor, kıvrılıp, bükülüyor. Bir sağa, bir sola. Senindir sahne kukla! Sadece seçimde mi? Her an her yerde aslında bu kukla. Işıklar sahneye dönüyor, ipleri eline geçiren paat indiriyor sahneye. Ses kendi sesi değil, yürek kendi yüreği değil, replikler ona ait değil. Kukla tiyatrosunu izleyince, hayatı tüm gerçeğiyle bir kez daha anlıyor insan. Kuklanın gerçekleri çomak gibi gözümüze soktuğunu anlıyoruz. Bu yüzden kuklaları, kuklacıları, kukla tiyatrosunu çok seviyorum.
* * *
Tam da bu seçim havasının renkli ışıkları, curcunasının ortasında kuklalar alacak yine sahne. Sessizliğin ortasında mekanik kıpırtısı illüzyonu fark ettirecek belki de...İzmir’de üçüncüsü düzenlenecek Uluslararası Kukla Günleri 12-21 Mart arasında gerçekleştirilecek. Hem de seçimlerden bir hafta önce. Festival Direktörü Selçuk Dinçer, “Bu yıl festivale 6 ülkeden 12 kukla grubu katılarak gösteri sergileyecek. Avusturya, İtalya, Fransa, Rusya, Bulgaristan ve Türkiye’den gruplar, İzmir geneline yayılmış salonlarda 39 gösteri gerçekleştirecek” diyor.
Sabancı Kültür Merkezi, Fransız Kültür Merkezi, Güzelyalı Kültür Merkezi, Selahattin Akçiçek Salonu ve Fuar Gençlik Tiyatrosu’nda gösterilerin seyirciyle buluşacağını ekleyerek, “İtalya’dan gelen ‘Controluce Theatro D’Ombra’ dünyanın en saygın gölge tiyatrosu topluluklarından biri. Festivalde bir gölge opera sahneleyecekler. Avusturya’dan Avrupa’nın en iyi kuklacılarından biri sayılan ‘Karın Schafer’ festivalimizde yer alacak. Bu yıl organizasyonumuza 10 günde 12 bin seyirci bekliyoruz” diye konuşuyor. Ne diyelim... Tam da seçimlerden önce kuklaları izleyin derim. Bir de oynatıcınızı iyi seçin. Bir başka değişle de ipleri kime emanet edeceğinize iyi karar verin. Siz siz olun, iplerinizi birilerinin eline vermeyin.
Yoksa, Selda Bağcan’ın ‘Ziller ve İpler’ şarkısının sözlerinde olduğu gibi bir sahne çıkar ortaya... “...Zilleri taktı çıkı çıkı yaptı/Döndü dolandı şöyle bir baktı/ Bence aklınca haklı/Deli mi ne?/Git işine, git işine/Sen git diyor ille de/Ne yapsın işte böyle/Oyna demiş birileri/Bir ileri iki geri/ Birilerinin elinde ipleri...”