ÇOCUKKEN akşamın nasıl olduğunu unuturduk sokakta. Okuldan gelir gelmez, soluğu sokakta alırdık. Kan ter içinde kalırdık kimi zaman. Kimi zaman da yara bere içinde! Çocukluk deyince ben yaştakilerin aklına ilk gelen sokaktaki anılarımız... Evcilik, yakan top, birdirbir, istop, çelik çomak, saklambaç, körebe, ip atlama, sek sek gibi oyunlarımız... Hayal dünyamızı geliştiren, farkında olmadan yaratıcılığımızı güçlendiren oyunlardı onlar. Sek sek çizgilerinin arasında, kimbilir ne hayallere adım atardık. Saklambaçla kimbilir kendimizi nerelere koyar, bulamazdık.
O oyunlar oynanırken, kızlar kopan lastiklerinin peşinde, oğlanlar kaybolan misketlerinin peşinde olurdu çoğu zaman. Hava karardı mı pencereden anneler teker teker seslenirdi. Kir, çamur ve kan-ter içinde koşardık evlere. “Çocukluktan en çok özlediğin ne?” diye kime sorsanız, önce sayacaklarından biridir sokaktaki oyunlarımız.
Binalar büyüdükçe küçülen, sokaklar kalabalıklaştıkça yalnızlaşan bu yeni dünyada, o oyunların var olmaları öyle imkansız ki! Ve şimdiki çocukların hayal dünyaları da bir odanın içinde, var sandıkları koca bir dünyanın elektronik sesleri arasında öyle tek başına kalmış ki! Üstü başı çamur olmadan, elleri bacakları her gün yara bere içinde kalmadan, terliyken soğuk su içmeden büyüyüp gidiyorlar. Ve biz onları bunlardan uzak tutup, koruduğumuzu zannederek kendimizi avutuyoruz. “Nerede oynayacaklar” deyip sadece yaşadığımız hayatın değişmesine kabahat buluyoruz. “Ah keşke!” diyorum. Keşke tüm çocuklar sokakta büyüse, hayatı sokaktaki bu oyunlarla öğrense...
“Sokak Oyunları Festivali”
Konak Belediyesi’nin 27 - 28 - 29 Mayıs’taki Alsancak Şenliği’nde “Sokak Oyunları Festivali” düzenleyeceğini öğrenince sokaktaki oyunlarımız geldi aklıma. Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan, bu yıl yedincisi gerçekleştirilecek olan Alsancak Şenliği’nde ilk kez “Sokak Oyunları Festivali” düzenleneceğini söyledi. Bu festival ile kaybolmaya yüz tutmuş sokak oyunlarının da tekrar yaşatılacağını hatırlatan Başkan Tartan:
”Birdirbir, saklambaç, elim elim üstünde, beştaş, misket, çelik-çomak, ebelemece, körebe, yağ satarım, istop, uzuneşek, ip atlama ve seksek gibi daha yüzlerce oyun bu festival ile yaşatılacak ve hatırlanacak. Ben uzun süredir sokakta sevgi ve iletişim içinde oynayan yeterince çocuk görmüyorum. Basketbol ve futbol oynayanlara rastlıyorum ama sokak oyunlarını oynayan çocuk sayısı az. Sokakta eski oyunlardan hiçbiri kalmadı evde tek başına bilgisayar oynayan çocuklar var. Aileler çeşitli nedenlerle çocuklarını eve yönlendiriyor. Oyun oynamak bir kültürdür, sokak kültürüdür, o sokağı ayakta tutan ve canlı kılan dinamiklerden biridir. Biz Sokak Oyunları Festivali ile bu oyunları bir nebze olsun yaşatıp, çocuklarımıza tanıtıp hatırlatacağız. Aynı zamanda sevgi,paylaşım ve dayanışma ürünü,sosyal içerikli bu oyunlarla çocuklarımızı sanal dünyadan bir parça gerçek yaşama konuk edeceğiz. Çocuklar bu şekilde daha mutlu olacak” diyordu.
Umarım bu düşünce diğer belediye başkanlarına da örnek olur. Hiç olmazsa bundan sonra biraz daha çocukları düşünürler, sokak oyunlarının yeniden hatırlanıp yaygınlaşması için onlar da belki böyle şenlikler düzenlerler?
