İleri demokrasi elbette var

BU ülkede ileri demokrasi her zaman vardı. Şimdi de var.
Son günlerde öyle çok duyduğumuz iki kelime, “İleri” ve “Demokrasi”
Bakanların, hükümetin her kademesinin ağzında “Biz bir ileri demokrasi ülkesiyiz. Bundan kimsenin şüphesi olmasın” cümleleri eksik değil.
O na ne şüphe!
Kimsenin kaygısı yok zaten...
Haşa!
Bu ülkede ileri demokrasi her zaman vardı.
1940’larda, 50’lerde bugün devlet törenlerinde bile şiirleri okunan Nâzım Hikmet vatan haini ilan edilirken...

1960’larda... Başbakan yargılanırken, biri elinde iç çamaşırı sallarken.... Ve sonra bir sabah Başbakan’a kadar dar ağacında sallanırken...
1970’lerde Deniz Gezmiş ve gencecik fidanlar asılırken...
1980’lerde insanlar evlerinden toplanırken.
Düşüncelerini eyleme, söze çevirmelerini bıraktım, evlerinde bugün kitapçılarda satılan kitaplar bulununca içeri tıkılırken...
Doğduğu yer, nüfus cüzdanında ismi toplanmaya yetip de artarken...
Kitaplar yakılırken...
Bu ülkede ileri demokrasi hep vardı...
O kararları alanlar da bunun demokrasi gereği olduğuna inanıyorlardı.
* * *
AB yolunda ilerleme raporlarıyla yolumuza devam ederken, yine ileri demokrasi var.
Üniversite öğrencileri gıkını çıkarınca cop mu yiyor, yaka paça içeri mi götürülüyor, meydana toplanan kalabalık önce biber gazı, üstüne dayak mı yiyor, kitapları bırak, basılmamış kitapları yazanlar mı sorgulanıyor....
Telefonlar aralıksız mı dinleniyor, insanlar ne olduğunu anlamadan örgüte üye diye içeri atılıp davaları bir türlü bitmek mi bilmiyor, tutukluluk süresi üçüncü yıldönümünü mü kutluyor, yazmak suç, konuşmak ceza mı oluyor, gazeteciler sokağa mı dökülüyor?.
Hiiiç önemli değil. Bu ülkede ileri demokrasi var siz görmüyorsunuz!