Banu Şen

Banu Şen

banu.sen@dogangazetecilik.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

YÜKLÜ yüklü bulutların gezindiği bir günde düşüverdi önüme... Kara bir günde insanlığa bir kez daha çizilmiş kara bir leke gibi durdu önümde. O fotoğraf... Ömrüm boyunca gözümün önünden gitmeyecek, ne düşümden ne zihnimden silinmeyecek o fotoğraf! O andan beni gülesim yok, yazasım yok, dünyayı göresim yok... Geceyarıları uykulardan uyanıp, camdan bakıyorum. Huzurum yok. Yok ama yapacak hiçbir şeyim de yok.
Savaşı dinliyoruz... Büyüklerden; devlet büyüklerinden. Liderlerden; dünya liderlerinden. Hep büyükler konuşuyor, büyüklerin ne diyeceği merakla bekleniyor.
Oysa o fotoğrafta toprağa gömülmüş, vurulmuş olan bir kız çocuğu. Oraya buraya koşuşturan koca adamların kucaklarında bedenleri dağılmış olanlar da çocuklar. 11 günde Gazze’de ölenlerin yüzlercesi çocuk. Bugün savaştan en çok zarar görenler çocuklar. Dün de öyleydi. Hep öyle. Oysa Ataol Behramoğlu “Bebeklerin Ulusu Yok” şiirinde;
“Bebekler, çiçeği insanlığımızın
Güllerin en hası, en goncası
Sarışın bir ışık parçası kimi
Kimi kapkara üzüm tanesi
Babalar, çıkarmayın onları akıldan
Analar, koruyun bebeklerinizi
Susturun, susturun söyletmeyin,
Savaştan, yıkımdan söz ederse biri” diyor.
2003’te Erdem Yayınları’ndan yayımlanan “Hani Dünya Kocamandı” kitabındaki çocukların kurduğu cümleler aklımda:
Ben Iraklı bir çocuğum
Annemin mezarını kanlı çiçekler bombalar süslüyor her gece
Ve dumanlar altında kaldı geleceğim
Cesur ve yetim
Raziye Betül Çetin,
Uzaktan bakınca sanki beyaz güvercinler sıra sıra dizilmiş duruyorlar. Halbuki mezar taşı onlar. Ey, yiğit Bosna, yüreğin şu gördüğüm dağlardan büyük ki bütün bu acıya dayandım.
Alma Catoviç, Bosnalı bir mülteci
Televizyonda haberleri seyrediyorum ama dedem bana savaşı seyrettirmiyor. Ben bunları seyretmediğim halde içimden biliyorum.
Ali Kerem Günyüz
Ya insanlar savaşırken yanlışlıkla çocuklar ölürse!
Sinem Kaner
Savaş saklambaç oynasın, saklandığı yerden hiç çıkmasın
Esra Elönü
Tüm geliri savaş mağduru çocuklara bağışlanan kitapta, çocukların isyan dolu cümleleri, şiirleri ve kısa yazıları vardı. Kitabın proje sorumlusu Şebnem Güler Karacan’ın “Bir oğlum var, onun bomba sesi duyduğunda neler hissedebileceğinden hareketle bu kitabı hazırlamaya karar verdim” sözleri de etkilemişti beni. Kitaptaki çocuklara ait yazı ve şiirler ile resimler İstanbul’daki çeşitli okullarla iletişime geçilerek toplanmış. Ayrıca yine İstanbul’daki mülteci kampları dolaşılarak savaş mağduru çocuklarla da görüşülmüş.
“Hani Dünya Kocamandı”yı hatırladım Gazze’den o fotoğrafı görünce....
Hani dünya kocamandı?