Ayşe Özgener

Ayşe Özgener

ozgenerayse@gmail.com

Tüm Yazıları

Yapamam düşüncesiyle başa çıkmak kolay bir iş değildir. Hele de bu düşünce çocukluk çağlarında gelip yerleştiyse, onu kazımak zaman alır.

Bu tarz düşünceden arınmanın yolu, öncelikle bu düşünceye sahip olduğunuzun farkına varmaktır. Yapamayacağımıza inandığımız için yapmadığımız, yapmayı denemekten bile korktuğumuz birçok şey vardır.

“Ben bunu neden hiç yapmadım?” diye düşündüğümüz bazı şeylerin arkasında ‘yapamam’ inancı yatar.

Bu inancı nasıl ediniriz? Mesela, çocukken çok yapmak istediğiniz bir sporu iyi yapmadığınız için birisi size “Yapamıyorsun” demiş veya demeden de “Yapamıyorsun” mesajı vermiş olabilir.

Haberin Devamı

Yapamıyorum mesajı, düşünceye nasıl yerleşir? Bu mesajı, sizinle çalışan bir öğretmenin yüzündeki bıkkın ifadeden edinmiş olabilirsiniz. Arkadaşlarınız, size gülmüş olabilir. Anneniz, yapıcı olmaya çalışırken fazladan eleştirmiştir. Abiniz/ablanız sizinle alay etmiştir...

Aklımda kalan bir örneği anlatayım. Bunu, orta yaşlarda bir arkadaşım, geçen gün dost sohbetinde anlattı. Enteresan olan, bu olayı hatırladığının farkında değildi. Çocukların bir spor takımına girebilmek için geçtikleri elemeler ve bu elemelerin onlara olan etkisi üzerine konuşuyorduk. Konuşurken birden aklına geldi.

Arkadaşım 12 yaşındayken annesi onu bir yüzme takımının seçmelerine götürmüş. Bir heves havuza atlamış, yüzmeye başlamış. Daha havuzun yarısına bile varmadan antrenörün el kol hareketi yaptığını görmüş. Ne diyor diye dikkatle bakınca, kendisine havuzdan çıkması için işaret yaptığını anlamış. “Sen çık oğlum, senden yüzücü olmaz” gibi bir şeyler demiş. Oradan, hem özgüveni hem de gururu kırılarak çıkmış ve bir daha yüzmeyle ilgili bir şey yapmayı hiç düşünmemiş. Bugün bile yüzmeyle ilgili algısı “Ben iyi yüzemem” şeklindeymiş.

Her çocuğun bir takımda olacak kadar iyi bir yüzücü olmadığı mutlak bir gerçek! Veya aynı şekilde her çocuk bir matematik dehası da olamaz. Benim takıldığım nokta, bunun çocuğa ifade ediliş şekli! Burada, eğitimcilere ve ailelere çok iş düşüyor. Ama bazen ailelerin aşırı beklentileri ve notlanma kaygısı, insanda “Ben başaramıyorum” düşüncesinin yerleşmesine sebep oluyor.

Haberin Devamı

Tabii başaramadığımız her şeyde de suçu tutup geçmiş yaşantımıza atmakla işler çözülmüyor. Bu inancımızı kırmak için ilk adım ‘yapamıyorum’ düşüncesinin nereden geldiğini anlamaya çalışıp küçük bir tarama yapmak. Bu, benim inancım mı? Yoksa başkalarından etkilenerek mi yapamadığıma karar verdim? Hatırlamıyorsak da ikinci adıma geçebiliriz!

İkinci adım, “Ben, bu inancımla şimdi ne yapıyorum?” hemen dönüp ona bakmalı! Mesela, ‘yapamam’ inancınıza yapışıp bir şeyi denemekten vazgeçtiyseniz, denemek için küçük adımlar atmaya başlamalısınız!

Daha önce başaramadığınızı düşündüğünüz bir şeyi başardığınızda aklınızdan ne geçti? Şaşkınlıkla karışık bir mutluluk mu? Başaramadığınızı sandığınız bir şeyi başarmak mutlu eder!

Kaçış kelimesi olabilir mi?

‘Yapamam’ kelimesini ne sıklıkla tekrarlıyorsunuz? Bu sizin için bir kaçış yöntemi olabilir mi?

Bazen de farkında olmadan, yapmak istemediğimiz şeylere karşı bir kalkan olarak hemen “Ben yapamam” cümlesini yapıştırıyoruz. Yapamam demek, işin kolay yanı! O zaman uğraşmamıza gerek kalmıyor, bir mazeretimiz var! Gerçekten yapamayacağınız şeylerin yanında yapabileceklerinize de ‘yapamam’ deme alışkanlığınız olabilir. Buna dikkat edin ve bu tarz ‘yapamam’dan kurtulun.

Haberin Devamı

Yapamam dediğiniz çoğu şeye “Yapabilirim” diyerek işe başlayın. Neden olmasın? Örneğin, “Ben kitap okuyamam, dikkatim dağılıyor” diyen biri, yıllardır bu inançla kitap okumadığını fark etti. Kendisine “Yapabilirim, okuyabilirim” diyerek telkinde bulundu ve bu sefer gerçekten de okumaya başladı.

“Yapamam” ve “Yapmak istemiyorum” cümleleri arasındaki farka dikkatle bakın. Çoğunlukla “Yapmak istemiyorum” cümlesi, “Yapamam” cümlesinin içine gizlenir. O zaman kendinize “Yapamıyor musun yoksa yapmak mı istemiyorsun?” diye sorun. Cevap işinize yarayacaktır.

Sonuçta robot değiliz. Gerçekten yapamadıklarınızı da bir kenara koyun, onlara bulaşmayın. Ama önce öyle bir süzgeçten geçirin ki, gerçekten yapamadığınızdan emin olun! Bundan böyle “Yapamam” dediğiniz her şeyi, bir de böyle irdelemenizi öneririm.