“Karakolda doğru söyler, mahkemede şaşar.” Bu halk arasında sıkça kullanılan bir deyim değil, türkülere bile konu olan bir sözdür... Bu söz aynı zamanda bazı insanların sadece söylediklerini değil yeri geldiğinde kendilerini bile inkar edebildiklerini de gösterir.
Rekabet Kurumu bir süre önce yıllardır bazı oyuncuların şikayetçi olduğu dizi dünyasında menajerler ve cast direktörlerinin tekelleşmesi olup olmadığını ortaya çıkarmak için soruşturma açtı.
Hâl böyle olunca birçok ünlü eteğindeki taşları dökmeye başladı.
Bu sırada soruşturmanın sonuçlanmasını değil sulandırılmasını isteyenler de vardı.
Menajer Ayşe Barım’ın bir iş insanından aldığı beş milyon dolar karşılığında Serenay Sarıkaya’nın yasak aşkını gizlemek için onu şarkıcı Mert Demir’in sözde sevgilisi yaptığı gündeme geldi.
Bunun üzerine de ID İletişim’e bağlı oyuncular yaptıkları açıklamalarla, Ayşe Barım ve Serenay Sarıkaya için kadın dayanışması sergilediklerini açıkladı.
Oysa Rekabet Kurumu’nun Ayşe Barım’la birlikte 21 teşebbüs hakkında soruşturma başlatmasının nedeni, Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’u ihlal edip etmedikleriydi.
Klavye kahramanı!
Selden kütük kapmak isteyenlerden biri de oyuncu Deniz Işın’dı. Oyuncu, Instagram storysinden şu paylaşımı yaptı:
“Kadın dayanışması, istediğiniz kadın yüzünden kaç tane kadın oyuncunun hakkına girildiğini düşündünüz mü hiç? Kendisi bizzat işlerime engel olmaya kalktı, tanıdığım çok yetenekli kadın oyuncuların önünü kesti. Eğer bir mafyalaşma varsa kadın ve insan hakları savunucusu olarak en çok sizin ses çıkarmanız gerek. Kim kimi peşkeş çekti bilemem, ama şaşırmam. Sıra geldi diye delirmeyin elbet kokusu çıkacaktı.”
Bu satırların yazarı ID Danışmanlık Limited Şirketi’nin kurucusu ve ortağı menajer Ayşe Barım hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturma kapsamında ‘mağdur’ sıfatıyla ifadeye çağrılınca ne dedi?
Yedi yıldır oyunculuk yaptığını belirterek, Ayşe Barım’ın sahibi olduğu menajerlik şirketiyle aralarında sözleşme olmadığını söyledi.
‘Mağdur’ edilmemiş!
Oyuncu, savcılık ifadesinde, söz konusu paylaşımı, birlikte çalıştıkları oyuncu arkadaşlarıyla sohbet ortamında konuşulan sektörde tekelleşmenin olduğuna ilişkin iddialar üzerine yaptığını açıkladı.
Deniz Işın, yer aldığı projeden Ayşe Barım tarafından cebir ve tehdit kullanılarak veya hukuka aykırı şekilde çıkarılmadığını, diğer arkadaşlarının da bu şekilde çıkarıldığına şahit olmadığını söyledi.
Oyuncu ifadesinde ayrıca, “Tam tarihini hatırlamamakla birlikte geçmiş dönemde yer aldığım bir projede yer almamı istemediğine dair bir duyum almıştım ancak ben söz konusu projede yer aldım. Dolayısıyla ismi geçen şahıs tarafından bizzat işime engel olunması veya mağdur edilmem söz konusu değildir. Paylaşımım da sektörde var olan bu sorunun gün yüzüne çıkması sebebiyle bu duruma dikkati çekmek amaçlıdır. Kimseden davacı ve şikayetçi değilim” dedi.
“İşlerime engel olmaya kalktı. Yetenekli oyuncuların önünü kesti” diye yazdığın için ‘mağdur’ sıfatıyla çağrıldığın savcılıkta, “Mağdur edilmedim” demek nedir?
Ahmet Kaya’nın ‘Hani Benim’ şarkısında dediği gibi “Bu ne yaman çelişki” Deniz Işın?
Bu durumda ya yazdıkların külliyen yalan ya da birileri devreye girdi ve karakolda söylediklerini savcılıkta inkar ettirdi!
GÜNÜN SÖZÜ: “Dünyada ortalıkta dolaşan bir sürü berbat yalan var, en kötüsü de yarısının doğru olması!” (Winston Churchill)