Ali Çınar

Ali Çınar

Ali.Cinar@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

ABD’de başkanlık seçim- lerine 4.5 ay kala, Başkan Donald Trump ile Demokrat Başkan Adayı Biden arasındaki atışmalar hem sahada hem de medyada giderek artmış durumda. Başkan Trump’ın sürpriz şekilde kampanya müdürünü değiştirmesi, işlerin kötü gittiğine dair bir sinyal olarak algılanırken, Biden da, Mart ayında aynı adımı atmış ve kampanya müdürünü ani bir kararla değiştirmişti. Açıkçası ne Trump ne de Biden’ın kampanyasında seçmeni heyecanlandıran söylemlere rastlamak pek mümkün değil. Ancak anketlerin neredeyse tamamındoa Joe Biden, yüzde 3 ile 15 arasında önde gidiyor gibi görünmekte. İşin ilginci, Başkan Trump için kritik olan Arizona, Florida, North Carolina, Pennsylvania gibi eyaletlerde de Biden önde.

Haberin Devamı

Başkanlık seçimlerinin sonucunu almak aylar alabilir

Aslında ben, tüm bunları bir yana bırakıp, dünya kamuoyunda çok gündeme gelmeyen posta yoluyla oy verme tartışmalarına dikkat çekmek istiyorum. “İyi de posta yoluyla oy vermek ne demek?” diye sorabilirsiniz. Hemen söyleyeyim; “sandık başına gitmeden, eve gönderilen oy pusulasını doldurmak ve geri postalamak” anlamına geliyor. ABD’de Kovid-19 vakalarının ciddi artış göstermesi ve oy verme merkezlerinde sosyal mesafeye uyulmayacağı endişesi, Amerikalılar arasında posta yoluyla oy kullanılması seçeneğine ilgiyi artırıyor.

Trump neden çekiniyor?

Formatları farklı da olsa, 46 eyalette posta yoluyla oy kullanma var. Ancak Teksas gibi önemli bir eyalet, buna karşı  çıkıyor. Birçok uzmana göre Amerikalıların yüzde 70’e yakını posta yoluyla oy kullanmayı destekliyor. Gallup araştırma şirketinin son anketine göreyse, Demokrat seçmenlerin yüzçde 83’ü, Cumhuriyetçilerin yüzde 40’ı, bağımsızların da yüzde 68’i bu şekilde oy kullanılmasını destekliyor. 

Peki ya, Başkan Trump bu konuda ne düşünüyor? Zaman zaman Trump’ın sosyal medya hesaplarına bakarsanız, posta yoluyla oy kullanılmasına tamamen karşı olduğunu anlarsınız. Bunun altında da, Demokratların daha çok posta yolunu tercih etmesi ve Trump’ın ciddi oy kaybetmesi ihtimali yatıyor. Ayrıca Trump, bu yolla usulsüzlüklerin önüne geçmenin imkansız olacağı inancında. Şayet Amerikalılar bu yöntemle oy kullanmaya eğilimli olursa, 3 Kasım başkanlık seçiminin sonucunu ertesi gün öğrenmek imkansızlaşır ve sonucu aylarca beklemek gerekebilir.

Haberin Devamı

Başkanlık seçimlerine katılım 2012’de yüzde 54.9, 2016’da yüzde 55.7 olmuş. Yani neredeyse Amerikalıların yarısı sandıklara gitmemiş. Yani ciddi bir kesimin seçimlere ilgi duymaması söz konusu. Ayrıca seçim gününün Salı yani işgününe denk gelmesinin yanı sıra Kovid-19 korkusunu da sayarsak, 3 Kasım’dan nasıl bir sonuç çıkacağı ciddi soru işaretleri yaratıyor. Bakalım, göreceğiz...

KONGRE’DEN TÜRKİYE’YE ÇİFTE STANDART

Türkiye ile ABD arasında zaman zaman gerginlikler olduğunu ve birçok sorunun halen masada bulunduğunu kimse inkar etmiyor. Özellikle ABD Kongresi’nde, Türkiye’ye karşı çifte standart uygulamaları son zamanlarda tavan yapmış durumda. Buna karşılık,  demokrasinin “D”sine rastlanamayan Suudi Arabistan’a ya da Mısır’da askeri darbeyle iktidara gelenlere ses çıkarmıyor. Bugün ABD Kongresi’nde, Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, Dış İlişkiler Komite Başkanı Elliot, Güney Rum Dışişleri Bakanı Christodoulides ve Amerikan Musevi Komite Başkanı Harris’in katılımıyla “Türkiye’nin Kıbrıs’ı İşgali” başlığıyla “sözde” bir program yapılıyor. Bu, Kıbrıs Türklerinin soykırımını önlemek amacıyla Ada’ya çıkan kahraman Türk askerlerine, Türk milletine, Kıbrıs Türkleri ve Türk-Amerikan toplumuna yapılan bir hakaret aslında! Biz de, Amerika’daki Türk toplumu olarak, hem yazılı hem video konferanslar aracılığıyla buna karşı tepkimizi gösteriyoruz... Göstermeye de devam edeceğiz!

Haberin Devamı

Başkanlık seçimlerinin sonucunu almak aylar alabilir

EGEMEN TAŞ: KOVİD-19 SONRASI TWİTTER’DA ‘HACKLEME’ TESADÜF DEĞİL!

Amerika merkezli olan, veri ağı ve siber güvenlik üzerine çalışan “TransientX” şirketinin aynı zamanda kurucusu olan CEO Egemen Taş ile kısa ama özel bir söyleşi yaptım. Zira şirket, kendi alanında dünyanın 7 önemli şirketinden biri...

Başkanlık seçimlerinin sonucunu almak aylar alabilir

- Twitter’da politikacıların hesaplarının hacklenmesi ne anlam taşıyor?

Twitter olayının, Kovid-19 sonrasına rastlaması tesadüf değil. Herkes gibi Twitter çalışanları da evden çalışmaya başladı ve anladığımız kadarıyla yüksek değerli hesapları yöneten sistemi, evden çalışanların uzaktan erişimine açmışlar. Bu sisteme evden giren Twitter çalışanın bilgisayarından erişim bilgileri çalınıyor veya çalışan bunları satıyor, hackerlar da, çalışan uzaktan erişiyormuş gibi bu sisteme girip, onlar adına sahte mesajlar atıyor. Hatırlarsanız Twitter, tüm çalışanlarını süresiz olarak evden çalışmaya yönlendirmiş ve bunu gururla duyurmuştu. Gerekli güvenlik altyapısını sağlamaya fırsat bulamamışlar gibi görünüyor. Tedbir alınmadığı zaman başımıza nasıl bir felaket gelebileceğini görüyoruz bu yeni “evden çalışma” döneminde...

- Güvenlik açısından, sosyal medya kullanıcılarına önerileriniz nelerdir?

Twitter kullanıcılarının yapabileceği pek bir şey yoktu maalesef bu saldırıda. İçerideki sistemden saldırı yapılmış. Ama Twitter hesaplarını diğer saldırılara karşı korumak gayet basit. Kullanıcılar Twitter hesaplarının çoklu doğrulama seçeneğini aktif hale getirerek kendilerini koruyabilir.

-  Kovid-19 sonrası siber güvenliğin geleceğine ilişkin ne düşünüyorsunuz?

Artık çalışanların ofise gitmeden kendi evlerinden, kendi cihazlarıyla çalıştığı bir sistem başladı. Biz bu dönüşümü 5 yıl sonra bekliyorduk. Kovid-19 bunu 3 aya sığdırdı. Twitter’daki hack gibi haberlere hazırlıklı olmak lazım. Tüm dünya evden çalışıyor ve şirketlerin, bunu yaparken güvenlik altyapısını kuracak zamanları olmadı. Bu yüzden önümüzdeki haftalarda buna benzer olayları sıkça duyacağız. Türkiye’de de bu saldırılar oluyor şu an. Özellikle Rusya ve İran’dan Türkiye’ye sürekli taramalar yapılıyor ve saldırılar düzenleniyor. İnternete açık bir şirket bilgisayarının saldırganlarca saptanması ortalama 2 dakika sürüyor.

ABD’DE GÖZDEN KAÇANLAR

- IMF, ABD ekonomisinin 2020’nin 2. çeyreğinde yüzde 7 küçüldüğünü açıkladı,

- ABD’de Kovid-19 salgını sırasında işsizlik nedeniyle 5.4 milyon kişi sağlık sigortasını kaybetti,

- Kovöid-19 vaka sayısı yüksek eyaletlerden New York’a gidenler, iletişim bilgilerini vermezlerse 2 bin dolar para cezasına çarptırılacak,

- Başkan trump, Portland’ta özerklik ilan ederek şehrin bir kısmını işgal eden protestocuları bastırmak için özel güvenlik birimini şehre yollad,

- ABD, Taliban’la vardığı anlaşma kapsamında Afganistan’daki 5 üssünü kapattı,

- Yurtdışındaki Türk misyonları arasında en fazla çalışına sahip olan New York Başkonsolosluğu’na başarılı diplomatlardan Reyhan Özgür atandı,

- Startup ekosisteminin en güçlü 40 şehri arasında ilk 5: 1)Silikon Vadisi 2)New York 3)Londra 4)Pekin 5)Boston...

- Trump ile Biden arasındaki seçim anketlerinde fark açılıyor. En son Quinnipiac anketinde Biden yüzde 52 Trump yüzde 37,

- Türkiye’ye CATSAA yaptırımlarının uygulanmasını talep eden yeni bir yasa tasarısı (H.R. 7639) hazırlandı. Gerekçesi, S400’lerin Rusya’dan alınmış olması...

- Trump yönetimi online eğitime geçen üniversitelerin yabancı öğrencilerinin vizelerini iptal etme kararından vazgeçti.