Abdullah Karakuş

Abdullah Karakuş

akarakus@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Erdoğan’ın Başdanışmanı Şeref Malkoç, darbe girişimin ardından üzerinde çalışılan birçok konudaki yeni yol haritalarını anlattı. Askeri liselerin eğitimini eleştiren Malkoç, “Bu liselerde Türk milletinin evlatlarına ne okutuluyor, ne yediriliyor ne içiriliyor ki bunlar eşkıya, darbeci oluyorlar” dedi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı Şeref Malkoç, askeri okulların kapatılma nedenlerinden sivilleşme ağırlıklı KHK’nın amaçlarına, yeni anayasa paketinden yargıya yönelik yapılacaklara, TSK’nın yeni görevlerinin ne olacağından CHP’nin anayasa itirazlarına kadar birçok konudaki yeni yol haritalarını Milliyet’e anlattı.

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde sorularımızı yönelttiğimiz sorularımıza şu yanıtları verdi:

‘Yüklerini alıyoruz’

Son KHK’da askeri liseler kapandı, sivilleşme öne çıktı. Neden ihtiyaç duyuldu?

TSK’nın mevcut yapısı ve konumu çok eski döneme ait. Soğuk savaş dönemi hatta daha öncesine. 15 Temmuz gecesi kanlı bir darbe girişimi oldu. Türkiye eşkiyalıkla, çeteyle karşı karşıya kaldı. Çıkarılan KHK’da asıl hedef şu; bundan sonra Türkiye’de bir daha darbeye kimse teşebbüs etmesin. Bunun için devletin kurumları başta TSK olmak üzere yeniden yapılandırılması. Hükümetlerin değişimleri silahla değil sandıkla olsun. Kararnamelerin amacı ve hedefi bu. Siyasi tarihimize baktığımızda arka arkaya darbeler. İnsan sayarken bile zorlanıyor, utanıyor, sıkılıyor. Bunları yapanlar kurmay subaylar, generaller. Askeri liselerde, harp akademilerinde, harp okullarında. Türk milletinin evlatlarına ne okutuluyor, ne öğretiliyor, ne yediriliyor ne içiriliyor ki bunlar eşkiya oluyorlar, darbeci oluyorlar? TSK başımızın tacı. Ama ne oluyor ki bunlar hep eşkıya çıkıyor? Bunu hükümet düşündü, öyle bir kurumsallaşma yapalım ki bir daha kimse darbeye teşebbüs edemesin. Bunun tedbirini aldı. Bu aslında Türkiye’yi 21. yüzyıla taşıyacak bir değişim. Ve 21. yüzyılda TSK’yı daha güçlü yapacak, darbeci mikroplardan, halkı öldüren katillerden temizleyecek. Tersane, okullar gibi yükü Genelkurmay ve TSK’dan alıyor bu. Çağdaş, modern ve dünyadaki diğer silahlı kuvvetlerle yarışabilir bir TSK ortaya çıkarıyor. Güçlü ve lider Türkiye’nin yeni başlangıcı bu.

Haberin Devamı

Sivillerin dersleriyle  eşkıya olmayacaklar

‘Kopuk olmayacaklar’

Askeri okullarda her şey sil baştan mı olacak, ne planlanıyor?

Askeri ve harp akademisi diye bir şey kalmayacak. Bunun yerine daha çağdaş ve daha teknik olan Milli Savunma Üniversitesi kurulacak. Bunların dekanlarının, yöneticilerinin atanması tamamen sivil iradenin, otoritenin inisiyatifinde olacak. Ayrıca askerlikle ilgili dersleri askeri uzmanlar verecek. Diğer dersleri ise Türkiye’nin en iyi üniversitelerindeki hocaları verecek. Siviller verecek. Bundan sonra yetişecek subaylar ailesinden, milletten kopuk olmayacak. Darbeci ve eşkiya olmayacak. Hukuka ve demokrasiye bağlı milli iradesinin emrinde olan askerlerimiz, yavrularımız olacak. Bizdeki askerlerin bir kısmı komuta kademesini bataklığa sürüyerek Türkiye’yi savunmanın dışında her işe girmişler. TSK eğitim işine bakar, bando mızıkaya bakar, tersaneye bakar. Savunmanın dışındaki bu yükleri TSK’nın üzerinden bu kararname alıyor. O açıdan çağdaş, modern, dinamik, hareket kabiliyeti yüksek, Türkiye’yi daha fazla savunacak bir silahlı kuvvetlere kavuşacağız inşallah.

Haberin Devamı

‘Muhalefetle anlaşırız’

Yeni anayasa çalışmasında neler planlanıyor, mini paket gelecek mi?

Askeri yargıya mutlaka bir çözüm gelmesi gerekiyor. Türkiye’de 28 şubattan beri yargıda problem vardır. Bunun temelinde HSYK vardır. HSYK’nın yapısını ve seçimini mutlaka değiştirmek gerekiyor. Ak Parti, CHP ve MHP’nin uyum sağlayabileceği çok konu vardır. Anayasadaki yargı bölümünün yeniden ele alınması lazım. Askeri idari ve adli yargının değişmesi. Askeri-sivil ayrımı kalkacak. Türkiye’de yargıyı düzeltmeden hiçbir şey düzeltemezsiniz. Görüşmeler bu hafta başlar. Görüşmelerde tıkanılan yerlerde liderler devreye girecektir.

Muhalefetin anayasa paketiyle ilgili bazı itirazları var. Özellikle Cumhurbaşkanı’na bazı kurumların bağlanması...

CHP’nin itiraz gerekçesine baktım. MİT’in Cumhurbaşkanı’na bağlanması için anayasa değişikliği gerekmiyor, yasa değişikliği gerekiyor. O yapılabilir. Ama Genelkurmay Başkanlığı’nın Cumhurbaşkanı’na bağlanması için anayasa değişikliği gerekiyor. CHP ‘Cumhurbaşkanı’nın sorumluluğu yok. Sorumluluğu olmayan bir makama Genelkurmay Başkanlığını bağlamak uygun değildir’ diyor. CHP’nin görüşü, böyle değerlendirir. Burada olacak olan şey şu; CHP ya ikna edilir. Ya da Cumhurbaşkanı’na sorumluluk verilir, tıpkı Başbakan’ın sorumluluğu gibi. Yani cezai ve hukuki sorumluluk verilir. CHP’nin itirazının temeli kalkmış olur.

Devamı başkanlık mı olur?

Şu an Türkiye’de siyasetin bu kadar bütünleştiği, darbeye karşı tavır aldığı bir ortamda muhalefetin itiraz edeceği bir konuyu gündeme taşımak istemeyiz. Şu anda Türkiye üzerine gelen bir bela var, bunu hep beraber defedeceğiz. Belki OHAL kalktıktan, Türkiye normalleştikten sonra bir daha darbe iklimi olmayacak şekilde yasal düzenlemeler yapıldıktan sonra bunlar görüşülebir.

‘Batı suçüstü yakalandı’

Batı’dan gelen eleştirilere nasıl bakıyorsunuz?

Avrupa’nın ve ABD’nin bir kısmı bizi anlamıyorsa da önemli değil. Onlara da hukuku öğreteceğiz. Yaptıklarımızı anlatacağız. Onların demokrasi dersi diye anlattıklarını yeniden onlara hatırlatacağız. Türkiye’de kan gölü olmuş. Gelip bir başsağlığı bile dilemiyorlar. Bırakın siyasi ilişkileri insanlık bunu gerektirir, nezaket bunu gerektirir. Bunu yapmadıkları gibi bir de eleştiriyorlar. Ama suç üstü yakalandılar. Tıpkı ABD Merkez komutanları gibi. Diyor ki Türkiye’de darbecilere, eşkiyalara, müttefikimiz diyor. Senin eşkiya nasıl müttefikin olur ya.

Sivillerin dersleriyle  eşkıya olmayacaklar
‘Yüzde 60’ı gönderildi’

TSK darbe girişimindeki askerlerin oranını yüzde 1.5 olarak açıkladı, sizce ne kadar oran?

TSK’nın açıklaması matematiksel açıdan doğru ama işin fiiliyatını ve gerçeği yansıtması açısından tam oturmuyor. Burada önemli olan Ağrı, Trabzon’dan gelen gariban er değildir. Ordu demek kurmayların yer aldığı rütbelilerden oluşandır. Bakın 15 Temmuzdan sonra TSK’nın yüzde 60’a yakın generali ya emekli edilmiş ya da ihraç edilmiştir. Bu silahlı kuvvetlerdeki darbeci unsurların ne kadar habis ur şeklinde yaygınlaştığını gösteriyor. TSK’yı bu mikroplardan temizleyeceğiz. 15 Temmuz’da eğer darbeciler başarılı olsalardı Türkiye’de en az 1 milyon kişi kışlalarda gözaltına alınmış veya işkenceye tabi tutuluyor olacaktı. Veya stadyumlara doldurulacaktı. Bugün Türkiye kan gölü durumunda olacaktı.

Tamamen temizlenebilecek mi?

Bu zaman alacak bir şey. Burada önemli olan; yeni yetiştireceğimiz subaylara eğer hukuku, demokrasiyi, anayasayı, milli iradenin ne olduğunu öğretirsek hem ruhen güçlü olacaklar, lüzumsuz işlerle uğraşmayacakları için de savunma ve askerlik açısından da çok kuvvetli olacaklar. Türkiye bu noktada geç kaldı. TSK’da ta Osmanlıdan kalma, soğuk savaş döneminden kalma bir yapılanma vardı. Bu kararname bunu çağdaş modern hale getirdi.