Paris ve Brüksel başta olmak üzere Avrupa kentlerinde uygulanan güvenlik önlemlerine Münih’te rastlanmıyor. Uluslararası Suriye Destek Grubu Toplantısı’nın yanı sıra Güvenlik Zirvesi’ne ev sahipliği yapan kentte zirvenin yapıldığı otelin çevresi dışında fazla güvenlik önlemi göze çarpmıyor
MÜNİH
Münih Almanya’nın en güvenli şehri. Uçaktan iner inmez fark ediyorsunuz bunu.
Şehirde bir sakinlik hakim.
Fransa’daki terör saldırılarından sonra Paris ve Brüksel başta olmak üzere Avrupa başkentlerinde yaşanan güvenlik önlemlerini Münih’te göremiyorsunuz.
Silahlı askerler dolaşmıyor, polisler o kadar dikkati çekmiyor.
ABD, Rusya, Çin, İngiltere gibi dünyanın en güçlü ülkelerinin katıldığı Suriye toplantısı ve güvenlik zirvesi için Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun özel davetlisi olarak Münih’teydim.
Zirvenin yapıldığı otelin çevresi dışında fazla güvenlik önlemi görmüyorum.
Yollar kapatılmamış, en kalabalık meydanda da bir tane polis arabası var. O da sanırım zirvenin yapıldığı otele meydanın çok yakın olması nedeniyle.
‘Rusya ateşkese uymaz’
Bakan Çavuşoğlu, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry başta olmak üzere yaptığı ikili görüşmelerde ve toplantılarda Suriye konusundaki çözüm yollarını tek tek anlattı. Çavuşoğlu’nun en önemli mesajı ise ateşkesin kalıcı olması için Rusya’nın bombardımanı durdurması gerektiği oldu. Çavuşoğlu ile sohbetimizde vurguladığı “Rusya’yı kim durduracak?” söylemi de çok önem kazanıyor Suriye’nin geleceği için. PYD’nin terör örgütü PKK ile bağlantısına yönelik tüm belgeleri ABD’ye vermiş Türkiye. Çavuşoğlu, ABD’nin de artık kimin yanında olacağına yönelik bir karar vermesi gerektiğinin altını çiziyor.
Rusya’nın tavrından dolayı ateşkesin kalıcı hale gelip gelmeyeceği de önümüzdeki günlerde belli olacak. Ama herkes Suriye’de rejime destek veren Rusya’nın ateşkese uymayacağını düşünüyor.
Türklerin ilk durağı
Münih Türkler için de çok önemli bir şehir. 55 yıl önce Türkler, Almanya’da ilk olarak Münih şehrine gelmiş. Sirkeci’den kalkan tren Almanya ile yapılan işgücü anlaşması gereği Münih’e ulaşmış.
Ancak yarım asır geçse de uyum sorunu tam bitmemiş gibi gözüküyor.
İlk kuşak gurbetçilerden hâlâ Almanca bilmeyenler olduğunu öğreniyorum. Üçüncü nesil olan genç kuşak ise uyum sağlamış gibi gözüküyor Almanya’ya.
Hem Almanca biliyor hem de Alman arkadaşlarıyla daha çok görüyoruz sokaklarda.
Dünyada yurtdışında en fazla Türk vatandaşı Almanya’da yaşıyor. Almanya genelinde 3 milyonu aşan Türk var.
Münih sokaklarında dolaşırken dönercileri görüyorum. Almanların döneri sevdiği belirtiliyor.
Manav ve taksiciler de ağırlıklı olarak Türk. Belirli sokaklarda Türk dükkanları yan yana.
Türkiye’de çok rastladığımız kestane kebap satan küçük arabalar da dikkatimi çekiyor.
Zengin şehir
Bavyera eyaletinin başkenti olan Münih, Almanya’nın en zengin şehirlerinden ve önemli finans merkezlerinden biri.
Şehirde hem konut fiyatları hem kira fiyatları çok yüksek. Kiralık ev bulmak da zor. Tarihi alanları, parkları ve nehriyle turistlerin her zaman yoğun ilgi gösterdiği merkezlerden biri.
Almanya’nın teknoloji başkenti kabul edilen Münih’te, BMW, MAN, Siemens gibi firmaların merkezleri ve fabrikaları da var.
Şehirde taksiye bineceğiniz zaman iki arabadan biri BMW olarak karşınıza çıkıyor. Diğer bir Alman markası olan Mercedes de taksicilerin en çok kullandığı araçlardan.
Keşişlerin yeri
AB’nin 12’nci en büyük şehri olan Münih’in Almanca ismi München. “Keşişlerin yeri” anlamına gelen Munichen kelimesinden geldiği belirtiliyor. Münih’in armasında bir rahip var.
Münih 2. Dünya Savaşı sırasında en çok bombalanan şehirlerden biri. Ama yine de tarihi binaları dikkati çekiyor.
Almanya, Türkiye’nin AB sürecinde önemli bir ülke.
Almanya Şansölyesi Merkel ile sık sık görüşmeler yapılsa da hala Almanya, Türkiye’nin tam üyeliğini desteklemiyor. İmtiyazlı ortaklık üzerinde duruyor.
Mülteci sorunu, Suriye odaklı süreç ve ekonomik gelişmeler nedeniyle Türkiye başta Almanya olmak üzere Avrupa ülkelerinde gündemde ilk sıralarda yer alıyor.