Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu ile salgın sürecinde ulaştırma alanındaki yatırımları, Türkiye’nin bölgedeki önemini, Karadeniz’deki seli ve Doğu Akdeniz’deki gelişmeleri konuştuk. Yüzyılın ulaşım hareketini başlattıklarını, Türkiye’nin lojistiğin merkez üssü olacağını dile getiren Karaismailoğlu, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de de geri adım atmayacağını söyledi.
GİRESUN
Ulaşım ve ulaştırma, ekonomi açısından en önemli konulardan.
Salgına rağmen Türkiye ulaşım ve teknoloji yatırımlarında nereye gidiyor?
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu ile Giresun’da sel bölgesinde dolaştık. Sel, Doğu Akdeniz, ekonomi, ulaştırma ve teknoloji yatırımları, yollar, salgın sürecinde yatırımlar başta olmak üzere bir çok konuyu konuştuk.
Karaismailoğlu, “Dünya ekonomilerinde yaprağın kıpırdamadığı bir dönemde Türkiye olarak dimdik ayaktayız. Yatırımlarımız hız kesmeden, ekonomimiz gücüne güç katarak yoluna devam ediyor” dedi.
Yüzyılın ulaşım hareketini başlattıklarını belirten Karaismailoğlu, “Teknolojiyi satın alan değil üreten konuma gelmemiz şart. Havalimanları, karayolları, limanları ve demir ağlarıyla, Türkiye dünyanın lojistik üssü oluyor. Türkiye 2023’te, değişen dünya ticaret dengelerinin en önemli oyun kurucularından olacak. Türkiye, yeniden oluşan ticaret yollarının, lojistik merkez üssü oluyor” vurgusu yaptı.
Bakan Karaismailoğlu Milliyet’in sorularını şöyle yanıtladı:
883 milyar TL yatırım
- Ulaştırma ve iletişimde Türkiye ne durumda?
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak, 2003’den bu yana yapılan yatırım harcamaların miktarı yaklaşık 883 milyar liradır. Türkiye yeni İpek Yolu ile birlikte, Karadeniz havzası ile Akdeniz arasında kavşak ve hub noktası olmuş ve uluslararası ticarette söz sahibi olmuştur. Dünya üzerindeki doğu - batı hattında Çin’den Londra’ya kadar olan orta kuşak hattında uluslararası yol hatlarının kesişme noktasında olan Türkiye’nin bölgesinde lider, dünyada da önde gelen ulaşım hub’ı olması için yoğun gayret sarf ediyoruz.
İstihdama, ticarete katkı
- İstihdama katkınız nedir?
Yollarımız, ülke ekonomisine, istihdama, ulusal ve uluslararası ticarette, süreci hızlandıran katalizör oluyor. Bakanlık olarak daha ekonomik, daha çevreci, daha hızlı ve konforlu ulaşım modlarını geliştirmek için yoğun bir şekilde çalışmaya devam ediyoruz. Yaptığımız her yol, istihdam, üretim, ticari gelişme ve ülkenin kalkınması anlamına gelmektedir.
Doğu Akdeniz’de geri adım yok
- Karadeniz’de gaz bulundu, Doğu Akdeniz’de aramalar sürüyor. Yunanistan, Rum Kesimi ve Fransa’nın tavrını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Karadeniz’de bulunan gaz bizi de sevindirdi. İnşallah yeni müjdeler de gelecek. Beklentimiz o. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde içerde vatandaşımızın konforunu, yaşam kalitesini artırıcı projeleri hayata geçiriyoruz. Dışarda da devletimizin, hükümetimizin gücünü ispatlıyor Cumhurbaşkanımız. İnşallah hem içerde hem dışarda güzel gelişmeler olacak. Yunanistan Avrupa’nın şımarık çocuğu. İnşallah orada da güzel gelişmeler olacak. Tabii ki hakkımızı her platformda savunacağız. Orada bir sınır yok.
Geri adım da atılmayacak.
‘Teknolojiyi biz üretelim’
- Geleceğe yönelik hedefler neler?
Hedeflerimiz sadece birkaç yılla sınırlı değil. Yüzyılın ulaşım hareketini başlatıp, teknolojiyi satın alan değil üreten konuma gelmek için tüm ulaşım kodlarımızda yerli ve milli projeleri hayata geçiriyoruz. Çabamız; kesintisiz, dengeli, çağdaş, sürdürülebilir ulaşım sistemi ile geleceğin Türkiye’sini kurmak.
Dere yatağındaki evler boşalacak
- Karadeniz’de evler daha çok dere yataklarına yapılmış, çok katlı binalar görüyoruz her yerde. Buna yönelik neler söyleyeceksiniz?
Maalesef bu da bizim yaramız. Çevre Bakanlığı da burada. Onlar da bu işin üzerinde duruyorlar. Gerekli planlamalar yapılıyor. Dere yataklarındaki evlerin bir kısmını boşaltıp TOKİ konutlarına aktarmak için bir çalışma yapıyorlar. Tüm ekipleriyle buradalar. İnşallah kısa sürede de yeni evleri yaparlar ve nakledecekler. Zaten bir kısmını boşalttılar, kiraya çıkartıyorlar. Gerisini de yeni konutlar yapılınca oraya nakledecekler, o konuda ciddi bir çalışma var.
Karadeniz’in coğrafi yapısı sıkıntılı. Ama vatandaşlarımızın da dikkat etmesi lazım. Daha sonra zarar gören kendileri. Dere yatakları. Sonuçları görünce kimse yapmaz, istemez herhalde. (Çok katlı binaların çokluğunu hatırlatınca) Maalesef bizim Karadenizlilerin karakterinde var bu inşaat işçisi. Biraz daha afete, yaşama dikkat ederlerse kendileri için çok daha iyi olacak. Daha sonra telafisi güç problemler doğuyor. Bu afetleri çok dikkate almak lazım. Bunların hepsi bize birer ders.
EDİRNE’DEN URFA’YA KESİNTİSİZ OTOYOL
- Karayollarında neler yapılıyor?
Ülkemizin her noktasında bir çalışmamız var. Bir gün Hakkari, bir gün Edirne. Karayollarının 1200 tane aktif şantiyesi var şu anda. Hepsi de harıl harıl çalışıyor. Salgın döneminde de kontrollü çalışmaya devam ettiler. Tüm tedbirleri aldılar. Karayollarında en büyük yatırımlardan birisi de Ankara - Niğde otoyolu. İnşallah 4 Eylül’de açıyoruz.
O da 275 km ana gövdesi, bağlantı yollarıyla birlikte 330 km. Yap işlet devret modeliyle yapıldı. Ankara’dan Niğde’yi kesintisiz otoyol ile bağladık. Bunun bir de farklı anlamı var. Edirne’den otoyola girdiğiniz de ta Şanlıurfa’ya kadar kesintisiz bir otoyol ağından geçerek gitme imkanı doğdu. Yani Edirne, İstanbul, Ankara, Niğde, Mersin, Gaziantep ve Şanlıurfa’ya kadar kadar kesintisiz bir otoyol aksı oluşmuş oluyor.
İstanbul’u etkileyecek olan Başakşehir, Kayaşehir’den geçip Kuzey Marmara otoyoluna bağlanan 45 kmlik yolunda ihalesini yaptık.
O da bittiğinde özellikle Mahmutbey trafiğini rahatlatacak bir proje. Bunları da salgın sürecinde gerçekleştirdik. Bu da salgın sürecinde bile ekonomimizin ne kadar güvende olduğunun göstergesidir.
Turizmi geliştirdi
- Salgın döneminde en çok karayolu ile tatile Ege Bölgesi’ne gidildi. İstanbul - İzmir otoyolunun önemi ortaya çıktı değil mi?
İstanbul - İzmir Otoyolu, Türkiye ekonomisinin en gelişmiş kesimi olan ve nüfusunun önemli bir bölümünün yaşadığı İstanbul, Kocaeli, Yalova, Bursa, Balıkesir, Manisa ve İzmir illerinin yer aldığı Marmara ve Ege Bölgeleri, yani ülkemizin en önemli ihracat kapılarına hizmet etmesi açısından ayrı bir önem taşıyor.
Otoyol ile özellikle ağır vasıta ağırlıklı yoğun trafiğe hizmet eden yolda; trafik güvenliği, can ve mal emniyetinin tam olarak sağlanması, seyahat süresinin kısaltılması ve yöredeki turizm ve sanayinin gelişmesi sağlandı.
Bursa’nın İstanbul ve İzmir’e mesafesi kısaldı, şehrin ekonomi ve turizmine katkı sağlandı. İzmir ve Aydın illerinin turizm sezonunu uzatarak Çeşme, Foça,
Dikili, Kuşadası, Selçuk, Didim, Bodrum ve Bergama gibi turizm merkezlerinin cazibesini artırmıştır.
Kazaları azalttı
- Bölünmüş yolların hem ekonomik hem kazaları önleyici tarafı da oldu sanırım...
Bölünmüş yollar sayesinde en öncelikle hedefimiz vatandaşlarımızın can güvenliğini sağlamaktı. Bunu da çok büyük oranda sağladık. Bölünmüş yolların hizmete alınması ve trafik güvenliği kapsamında yaptığımız çalışmalar sonucunda, yaralanmalı, ölümlü ve maddi hasarlı kaza sayısında önemli ölçüde azalma olduğu istatistiki çalışmalarla tespit ettik.
EKONOMİDE GÜVEN VAR
- Salgın sürecinde ne durumda yatırımlar?
Dünya ekonomilerinde yaprağın kıpırdamadığı bir dönemde Türkiye olarak dimdik ayaktayız. Yatırımlarımız hız kesmeden, ekonomimiz gücüne güç katarak yoluna devam ediyor. Küresel salgının etkisiyle tüm dünya ülkeleri duraklarken biz Türkiye olarak bu süreçten daha güçlü çıkmak için çalışıyoruz.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak yatırımlarımıza her gün bir yenisini daha ekleyerek, vatandaşımızın hak ettiği hizmetlere ulaşmasını sağlıyoruz. Bunlardan bir tanesi de 163 kilometrelik Aydın - Denizli otoyolumuz. Salgın sürecinde çöken ekonomilerin olduğu bir dünya sisteminde ihalemize çok değerli firmalar ilgi gösterdi. Otoyolumuzun ihale sürecini tamamladık. Hedefimiz kısa sürede yapım işlerini başlatıp, 2 yıl bitmeden yolumuzu hizmete açmak. Bu önemli projemiz ile Denizli’ye, bölgeye ve Türkiye’ye katma değer sağlayacak ve geleceğimiz için önemli bir yapı taşını daha yerine koymuş olacağız.
Aydın - Denizli Otoyolu ile 580 kilometrelik mesafeyi 440 kilometreye indireceğiz, seyahat süremizi de 6 - 7 saatten 3 - 3.5 saate indireceğiz. Yıllık zaman tasarrufumuz 330 milyon TL olacak.
Özay Şendir
Öğretmenlik ve sosyal statü
24 Kasım 2024
Didem Özel Tümer
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan ABD’ye YPG mesajı: Sineye çekmeyeceğiz
24 Kasım 2024
Abbas Güçlü
Öğretmenler neden mutsuz?
24 Kasım 2024
Zeynep Aktaş
Her şey faizlere kilitlendi
24 Kasım 2024
Ali Eyüboğlu
Aşkın Nur Yengi: ‘‘Rekabet derdimiz yoktu’’
24 Kasım 2024