Bir AB’de bir Arap Liginde. Bir Rusya’da bir Ukrayna’da.
Türkiye’den bahsediyorum.
Bölge gelişmelerinin Türkiyesiz değerlendirilmeyeceğinden bahsediyorum.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan toplantı üstüne toplantıya katılıyor.
MİT Başkanı döneminden her ülkenin ne yapmak istediğini, hedeflerini bildiği için açık açık mesaj veriyor, çağrı yapıyor.
Ben bazen ‘bölgede barışı bir tek Türkiye istiyor’ diye düşünüyorum.
Bölge ülkeleri özellikle de Arap dünyası birlik içinde olup birlikte hareket edebilseydi zaten bu noktalara gelmezdi Filistin konusu.
Türkiye her fırsatta bu mesajı vererek ortak tehditleri gösteriyor.
Bence Fidan’ın Arap dünyasına verdiği en önemli mesajı “BÖLGE SORUNLARI ANCAK BÖLGE AKTÖRLERİ İLE ÇÖZÜLÜR” olmuş.
Fidan bölge sorunlarına yönelik yeni bir mekanizmanın geliştirilmesini istiyor.
Ortak bölgesel zorluklar ve tehditlerle karşı karşıya olduklarının altını çizen Fidan, bölgede görülen sorunların ancak bölgenin aktörleri tarafından çözüme kavuşturulabileceğini dile getirmiş. Hatta Fidan bu nedenle uzun zamandır bölgesel sahiplenmeyi vurguladıklarını da söylemiş. Fidan, Arap ve Müslüman dünyasındaki bölünmelerin, dış müdahaleye ve manipülasyona kapı açtığını da dile getirmiş.
Fidan “Bölgesel istikrar ve güvenlik için birlikte çalışmalıyız, başka seçeneğimiz yok” demiş.
Yani Fidan ‘10 binlerce km öteden gelenlerle bölge sorunlarını halledemezsiniz, birlikte hareket etmeliyiz’ demek istemiş.
Özetle bölgeyi bu bölgeden olmayanların karıştırmasına ve oyunlarına izin verilmemeli.
Arap dünyası da bu net mesajı görmeli artık.
Çünkü İsrail’in ve ABD’nin bölgedeki planları ve hedefleri sadece Filistin değil...
VAHŞET SONRASI
Küçücük Narin’e Diyarbakır’da yapılan vahşet, canilik.
İnsanlık nereye gidiyor?
‘Herkesin bilgisi var ama herkes sessiz’ deniyor. Ne oldu ne olmadı?
Neden mahalleli günlerce konuşmadı.
Sürekli değişen ve çelişen ifadeler.
Kesinmiş gibi yorumlar.
Sanki yaşamış gibi anlatmalar.
Bu olmuştur, o olmadıysa bu olmuştur...
Herkesin kesin yargılı konuşması sadece bana mı garip geliyor?
Ayrıca bu vahşetin uzmanlarca çok farklı açılardan uzun uzun değerlendirilmesi ve dersler çıkarılması gerekiyor.
HAYDİ YENİ ANAYASAYA
Dün 12 Eylül darbesinin yıldönümüydü.
Darbe sonrası yapılan anayasadan hâlâ kurtulamadık.
İktidarıyla muhalefetiyle herkesin taşın altına elini koyması ve yeni anayasa çalışmalarına başlaması lazım.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Milliyet’e Ekim 2024’ten Ekim 2025’e kadar yeni anayasa konusundaki müzakereleri tamamlamayı planladıklarını söylemişti.
Kurtulmuş, “ruhu darbecilerden miras kalan metinleri ortadan kaldırmalıyız” çağrısı yapıyor.
ÖZGÜRLÜKLER ÜLKESİ
Özgürlükler ülkesi Amerika. Herkes istediğini yapmakta özgür.
Eski Başkan Trump’a suikast girişimi de yapar okulları basar öğrencileri de öldürür.
Herkesin elinde silah.
Silah almak da serbest satmak da.
Nereye gidiyor özgürlükler ülkesi Amerika?
Geldiği nokta, başkan adaylarının kurşun geçirmez camların arkasında Amerikalılara konuşması.
Ve iki başkan adayının münazarasında ‘göçmenler evcil hayvanlarını yiyor’ söyleminin ortaya çıkması...