Abdullah Karakuş

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki ile iki gün teröristlerin bir dönem üs olarak kullandıkları Şırnak ve ilçelerini gezdim. Şırnak, İdil, Silopi ve Cizre terörden en çok zarar gören yerler. Buralarda terör nedeniyle 50 bine yakın bağımsız birim hasar gördü.

Oturulamayacak 11 bin konut yeniden yapılmaya başlandı. Şırnak şehir merkezi şantiye alanı gibi. Dağlık alan ve yer olmadığı için yüksek binaların yapılması dikkati çekiyor. 11 bin konutun inşaatının çok hızlı ilerlediğini dile getiren Bakan Özhaseki, “Yeniden yaşam, güzel şekilde başladı. Yaraları sarıyoruz. Şırnak yeniden ayağa kalkıyor. Vatandaşın yüzde 89 ile anlaştık ve el sıkıştık. Teröristler bu evleri yaktı, yıktı ve vatandaşımızı mağdur etti. Biz ise vatandaşımızı mağdur etmemek için anlaştığımız andan evini teslim edeceğimiz güne kadar kira yardımını veriyoruz. Alt yapı da yenileniyor ve şehirlerimiz baştan aşağı yeniden yapılmış oluyor” dedi.

616 km içme suyu şebekesi

Bölgede su sorunu olduğunu, bunu kendilerinin çözdüğünü belirten Özhaseki, “Yaptığımız içme suyu şebekesi 616 km. Yaptığımız kanalizasyon şebekesi ise 175 km. Terör örgütü kabus gibi milletin üzerine çökmüş ve belediyeleri de hiç

Üniversitelerle işbirliği içinde olduklarını vurgulayan Profesör Aşkın Asan, “Öğrencilerimiz Harvard Üniversitesi’nden online ders alıyor. Bir çok profesör derslerimize giriyor. Öğrencilerimiz üniversitelerin çalışmalarına katılıyor, ders dinlemeye gidiyorlar” dedi...

Profesör Aşkın Asan, milletvekilliği, bakan yardımcılığı ve üniversitede rektörlük yaptı. Şimdi ise İstanbul’da Tenzile Erdoğan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi Müdürü. 1500 kız öğrenciye hocalık yapıyor. “En zor görevimlerimden biri okul müdürlüğü” diyen Asan ile yeni okulunda konuştuk. Yeni projelerinden öğrencilerinin hedeflerine kadar bir çok konuda sohbet ettiğimiz Asan, “Lisedeyken üniversite okutuyoruz. Öğrencilerimiz Harvard Üniversitesi’nden online ders alıyor. Hedefleri büyük, uzaya balon göndermek istiyorlar. Teknolojiye çok meraklılar ve yakından takip ediyorlar. Üniversiteler ile etkin işbirliği içindeyiz. Bir çok profesör derslerimize giriyor. Yani öğrencilerimiz lisede okurken profesörlerden ders alıyor. Ayrıca öğrencilerimiz üniversitelerin çalışmalarına da katılıyor. Hemen hemen her hafta üniversiteye ders dinlemeye gidiyorlar. Öğrencilerimize baktığımda muhteşem bir nesilin yetişmekte olduğunu

Başbakan Binali Yıldırım ile geçen hafta sonu Moğolistan gezisinden dönüşte Afganistan’a uğradık. Burada Türkiye’nin kontrolündeki Kabil Hamid Karzai Uluslararası Havaalanı ve Kışlasını gezme imkanı bulduk.

Afganistan’da 54 ülkeden 7 bine yakın asker var. Türkiye’nin ise 700’e yakın askeri bulunuyor.

Büyük güvenlik sorunu olan ülkede en rahat dolaşabilen ve halkla iyi iletişim kurabilen Türk Silahlı Kuvvetleri.

Özellikle diğer ülke askerlerinin yanına gitmeyen Afganistanlı kadınların Türk Bayrağı’nı görünce hemen askerlerimizin yanına gittiğini öğreniyoruz. Bunu kışlada konuştuğumuz askerler altını çize çize özellikle vurguladılar bize.

Türk askerinin Afgan halkı üzerindeki olumlu etkisini yabancı yetkililerin de dile getirdiğini öğreniyoruz.

Başbakan Yıldırım da sohbetimizde Türk askerinin Afganistan halkı tarafından büyük sevinçle karşınladığını ve hüsnü kabul gördüğünü söyledi. Yıldırım, kışlada Türk askerlerine yaptığı konuşmada, “Görevinizi en iyi şekilde yaptığınız için göğsümüz kabarıyor, sizlerle gurur duyuyoruz” dedi.

Spa, berber, terzi

Başbakan Yıldırım, Suriye rejiminin Doğu Guta’ya yönelik kimyasal silah kullanımına tepki gösterirken, “Bu vahşet kabul edilemez” dedi. Yıldırım, Türkiye’nin, Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve kalıcı bir barış sürecinin gerçekleşmesini istediğini söyledi.

Başbakan Binali Yıldırım, Suriye’nin başkenti Şam yakınlarındaki Doğu Guta’da kimyasal silah kullanılmasına sert çıkarak, “Rejimin masum çocuklara, savunmasız insanlara karşı yaptığı bu vahşet kabul edilebilir bir şey değil. Biz başından beri Suriye’de artık bu insanlık ayıbının sona ermesini, kendi toprak bütünlüğü içerisinde bütün etnik unsurların, teröre bulaşmamış, eline silah almamış kesimin geleceği için mücadele veren grupların katıldığı kalıcı bir barış sürecinin gerçekleşmesini istiyoruz” dedi.

Moğolistan’ın ardından Afganistan gezisini tamamlayan Yıldırım, dönüş yolunda uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

İran üzerinden Türkiye’ye gelen kaçak göçmenler için Iğdır’da bir kamp kurulacağını açıklayan Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sanatçılarla Hatay’da Mehmetçik’e moral ziyaretini eleştiren CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu için “Kendi gidemediği için herhalde bunun verdiği bir eziklik var” yorumunda bulundu.

Başbakan Binali Yıldırım, Moğolistan gezisinin ikinci gününde Türk tarihinin izlerini, yazılı ilk eserlerini ve geçmişle ilgili tarihi vesikaları inceledi. Başbakan Yıldırım, atalarımızın bin 300 yıl öncesine ait parmak izlerinin de bulunduğu Bilge Tonyukuk Anıt bölgesini korumak için müze çalışmasının hızlı bir şekilde yapılarak bitirileceğini söyledi.

Turizm vadisi işbirliği

Yıldırım dün 1.5 saatlik bir helikopter yolculuğuyla ilk olarak Orhun Anıtları’na gitti.

Tarihi başkent Karakurum’da Yıldırım ve heyet TİKA tarafından yaptırılan Bilge Kağan Müzesi’ni dolaştı.

Göktürkler tarafından yapılan anıt mezarları inceleyen Yıldırım, TİKA’nın yaptığı çalışmalara ilişkin yetkililerden bilgi aldı.

Moğol yetkililer Orhun Vadisi’nde gerçekleştirilecek olan Turizm Kompleksi projesinin hayata geçirilmesi için Türkiye ile işbirliği yapmayı istediklerini de Başbakan Yıldırım’a iletti.

At hediye edildi

Geleneksel Moğol başlığı giyen Başbakan Yıldırım’a dün ayrıca at hediye edildi. Yıldırım’a ayrıca gümüş kâsede kurutulmuş peynir de ikram edildi.

Başbakan Yıldırım’ın Moğolistan ziyaretinde başta ticari olmak üzere ikili ilişkilerin geliştirilmesi ve FETÖ ile mücadele ana gündem oldu. Ülkedeki FETÖ okullarının Maarif Vakfı’na devredilmesi için de girişimler başlatıldı.

Başbakan Binali Yıldırım ile birlikte ata toprakları Moğolistan’dayım. Resmi heyetin olduğu TUR uçağı ile yedi saatlik uzun bir uçuş sonrası başkent Ulanbator’a geldik.

Ulaştırma, kültür, ekonomi başta olmak üzere anlaşmaların imzalandığı iki günlük Moğolistan resmi temaslarında en önemli gündem maddelerinden biri FETÖ ile mücadele oldu.

Başbakan Yıldırım üç bakan ile geldiği Ulanbator’daki temaslarında Moğol yetkililere Moğolistan’daki FETÖ okullarının Maarif Vakfı’na devrini istedi.

Yıldırım, Moğolistan Cumhurbaşkanı Khaltmaa Battulga, Moğolistan Meclis Başkanı Mieygombo Enkhbold ve Moğolistan Başbakanı Khurelsukh Ukhnaa ile yaptığı görüşmelerde FETÖ’nün 15 Tammuz’daki darbe girişimini anlattı.

Maarif Vakfı Başkanı Birol Akgün’ün de katıldığı görüşmelerde FETÖ’nün Moğolistan’a vereceği zararlar da uzun uzun anlatıldı. Temaslarda FETÖ’nün Moğolistan’daki uzantılarına karşı gerekli tedbirlerin mutlaka alınması istendi.

FETÖ’nün Moğolistan’da beş okulu bulunuyor.

Türkiye’de müthiş bir yatırım platformu oluştuğunu dile getiren TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu dünya yatırımcılarına seslendi: Türkiye’ye dün yatırım yapan kazandı. Bugün yatırım yapan da yarın kazanacak...

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu dünya yatırımcılarını Türkiye’de yatırım yapmaya çağırdı. Milliyet’e konuşan Hisarcıklıoğlu, yurtdışındaki muhataplarına ve uluslararası şirketlere Türkiye’deki yatırım fırsatlarını, büyüme potansiyelini ve merkezi coğrafyası sayesinde 3 kıtaya birden ulaşma imkânını anlattıklarını belirterek, “Türkiye’ye dün yatırım yapanlar kazandı. Bugün yatırım yapanlar da yarın kazanacak. Bütün dünya yatırımcılarına sesleniyoruz: Türkiye’de bürokrasi azaldı, iş yapma kolaylaştı, sizin için müthiş bir yatırım platformu oluştu, gelin, yatırımlarınızı Türkiye’de hayata geçirin diyoruz” dedi. İşadamları olarak milli güvenliği korumak amacıyla devletin başlattığı Zeytin Dalı harekâtının haklı ve meşru olduğuna inandıklarını ve desteklediklerini belirten Hisarcıklıoğlu, şunları söyledi:

“Ülkemiz birkaç terör örgütüyle mücadele ederken, ittifak ilişkimiz bulunan batılı ülkelerin ve ABD’nin müttefikliğin hukuki ve ahlaki gereklerini

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk defa 18 Temmuz 2003 yılında Diyarbakır’da 6 yoksul kadına 500 TL vererek başlattığı “Mikrokredi” projesindeki 15 yılda gelinen noktayı Diyarbakır’da inceledim. 2003 yılından itibaren şimdiye kadar 17 bin 389 yoksul Diyarbakırlı kadın girişimci mikro kredi almış. Toplam Diyarbakır’da dağıtılan mikrokredi tutarı ise 96 milyon 525 bin 966 lira. Diyarbakır’da halen 5 bin kadın fiilen mikrokredi almaya devam ediyor.

500 liradan 37 bin 500 lira sermayeye

Diyarbakır’da mikrokrediyi kullananlardan biri de 64 yaşındaki Fatma Karaot. Kocası ölen Karaot, şu an bisiklet kiralama işi yaparak ailesine bakıyor.

2005 yılında 500 TL mikrokredi alan Karaot, 2 bisiklet alarak ticari hayatına başlamış.

Şimdi 20 bisikleti olan Karaot’un sermayesi ise 37 bin 500’e çıkmış.

Aynı zamanda el işi de yaparak satan Karaot’un yazın aylık geliri ise 3 bin lira.

Diyarbakır’da konuştuğum Karaot, “Kocam ölünce çocuklarımla çaresiz kaldım. Mikrokrediyi duyunca hemen başvurdum. 500 lira ile başladığım ticarette şimdi aylık gelirim 3 bin lirayı buluyor. Bir yıl önce meme kanseri oldum. Uzun bir tedavi sürecinden geçtim, ama pes etmeyerek işimin başında durdum. Bu sayede