Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Uzaktan eğitim gibi turizm sektöründe karantina süreci de uzaktan olacakmış!

Kişi nereye geldiyse ya da tatil sonrası nereye döndüyse karantina sürecine orada devam edecek ve kontroller de sanal ortamda gerçekleşecekmiş!..

Ciddiyetle yapılırsa, yığılmaları önler, yaşam kolaylığı sağlar ve normal yaşamı hızlandırır. Yoksa kimse tatile gitmeyi göze alamaz!..

Yurtiçi tatil süreci bizim kontrolümüzde olduğu için sıkı denetimler dışında bir sorun yok gibi. Kesin kurallar konulmalı ve uymayanların ruhsatları, devamlılığın sağlanması açısından, ikinci uyarıdan sonra anında iptal edilmeli...

Yurt dışı geliş ve gidişler çok önemli.

Test istenecek mi?

İstenecekse, gelişte mi, dönüşte mi, nerede, ne zaman, nasıl yapılacak, geçerlilik süresi kaç gün olacak?

Test sonrası bulaşlar için nasıl bir önlem alınacak?..

İspanya’da 14 gün!

İspanya’ya yurt dışından gelen turistler 14 gün süreyle karantinaya alınacak.

Geçen hafta başlayan uygulama, İspanya’da evi olan yabancılar için de geçerli olacak!

Evde kalan yabancı ziyaretçiler, yalnız gıda ve ilaç satın almak için evlerinden veya otellerinden çıkabilecek.

Bu arada İngiltere’nin de ülkeye giriş yapanlara 14 gün karantina uygulayacağını açıklaması, işleri biraz daha zorlaştırıyor.

Bu durumda İspanya’ya giden bir İngiliz, toplamda bir aya yakın karantinada kalmak zorunda olacak.

Yıllık kiraları?..

Otel ya da tatil köylerinden kaçıp yazlık arayışına girenler kira şoku yaşıyor.

Fırsat, bu fırsat deyip, aylık ya da sezonluk kiralara, önceki yıllara göre ciddi anlamda zam gelmiş!..

Tıpkı satış fiyatları gibi kiralar da denize yaklaştıkça ve site içi güvenlikli evlerde oldukça yükseliyor, içerilere girdikçe azalıyor.

Site içi müstakil havuzlu villaların aylık fiyatı 30 bin TL’ye kadar yükselmiş!

En düştüğü ise 5 bin TL civarındaymış.

Bu arada aylık, yıllık, sezonluk kiralamaların yanı sıra haftalık kiralama modeli de giderek ilgi görmeye başlamış!..

Bilim Kurulu?

Bilim Kurulu’nu ayak bağı olarak görmek yanlışların en büyüğü olur.

Onları bir üst akıl olarak görüp, söyledikleri her şeyi ciddiye almakta yarar var.

Onlar da, ülke gerçeklerini göz önünde bulundurarak, bilimin el verdiği ölçülerde, esneklik getirebilirler. Nitekim, getiriliyor da. Yoksa, oldu bittilerle karşılaşılır ki, onun getireceği riskler çok daha ağır olabilir.

Normalleşmeye yönelik olarak alınan tüm kararlar, sanki turizm nedeniyle alınıyormuş gibi bir algı oluşuyor. Bu da turizmcileri günah keçisi noktasına doğru götürüyor! Böylesi bir algı ve bakış açısı ileri de derin yaralar açabilir, düzeltmek için elden gelen her şey yapılmalıdır!..