Yeni öğretim yılı dün coşkuyla başladı. Öğretmen, öğrenci ve velilere hayırlı uğurlu olmasını diliyoruz. Umarız, önceki yılların sorunları hep geride kalır...
"Perşembenin gelişi, çarşambadan bellidir" diye bir atasözü var. Yeni öğretim yılının sorunlardan arınmış bir çözüm yılı olduğunun anlaşılabilmesi için de, daha ilk günden sorun yaratıcı değil, sorun çözücü adımların atılması gerekiyor.
Bakan Uluğbay öncelikle şu sorunları çözerek yeni öğretim yılına iyi bir başlangıç yapabilir.
* Tek dersten kalanlara yeni bir sınav hakkı ya da sorumlu olarak bir üst sınıfa geçme olanağı, daha fazla zaman kaybetmeden bir an önce sağlanmalıdır.
* Alan değiştirme konusunda karmaşa devam ediyor. Örneğin Hukuk için Sosyal'i seçen ve 2.5'un üzerinde not ortalaması tuttaran öğrenciler şimdi TM'ye geçmek istediklerinde yine 2.5'un üzerinde ortalama isteniyor ki bu haksızlık. Geçen hafta yayınlanmasına rağmen halen okullara ulaşmayan "alan değiştirme genelgesi"ne bakanlığın yeniden bir açıklama getirmesi kaçınılmaz...
* Anadolu liseleri ve kolejlerin orta hazırlık sınıfında, sınıfta kalan öğrenciler, daha ikinci yıl okuma şanssını kullanmadan okuldan atılıyor. Onbinlerce öğrenciyi geride bırakarak sınav kazanıp bu okullara giren öğrencilerin müktesep haklarının gasbedilmesine Milli Eğitim Bakanlığı herhalde daha fazla seyirci kalmayacak.
* Ders kitapları ve kıyafet konusundaki dayatmacı tutum pek çok veliyi mağdur ediyor. Anlaşmalı mağzalarda iki katına satılan kıyafetler ve daha ucuz kitaplar varken pahalısına yönelme, çıkar tartışmalarına neden oluyor ki, bu da okul yönetimlerini yıpratıyor. Kitap ve kıyafet konusunda öğretmen ve veliler daha fazla özgürlük istiyorlar...
* İki yıllık lise 1'lerin durumu hala açıklığa kavuşmadı. Bakanlığın bu konudaki genelgesinin hala okullara gitmemesi ve meslek liselerinden atılanların durumlarının açıklığa kavuşmaması, bakanlığın müjdeli haberini gölgeledi...
* Bazı okularda 5 dersten kalanlar öğretmenler kurulu kararıyla bir üst sınıfa geçerken, 2, 3 dersten kalanların sınıfta bırakılması binlerce öğrenciyi mahkemelere yöneltti. Davalar ise en erken birkaç ay sonra sonuçlanacak, bu arada kaçırılan derslerin hesabını kim verecek belli değil...
* Öğretmen tayinleri tam bir muamma. İstanbul'da binlerce öğretmen açığı varken, İstanbul'u isteyenlerin tayinleri gerçekleşmedi. Üstelik aralarında eş durumu olanla da var...
* Lise ara sınıflarda olduğu gibi, lise mezunlarına da fark dersleri verme koşuluyla bir defalığına alan değiştirme olanağı sağlanamaz mı?..
* Türban ve zorunlu eğitim çağındaki öğrencilerin okula devamları konusunda neden yeterli takip yapılıyor. Bu konunun takipçisi kimler olacak?..
Evet Sayın Bakan söz sizde!..
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr