Lise seçiminde duygulara ya da dayatmalara göre değil aklımıza öncelik vermeliyiz.
Tüm adaylara ortak bir reçete sunarak “Puana ya da yüzdelik sıraya göre bir tercih sıralaması yapın” demek yanlışların en büyüğü olur.
Lise ya da üniversitelerde öğrenim gören ya da mezun olan gençlerin en önemli mutsuzluk nedenlerinden biri de bu! İşte tam da bu noktada yapılacak en iyi tercih sıralaması, sizin için en doğru okulları nokta atışıyla tespit etmek ve onları önceliklerinize göre sıralamaktır.
Puanı yüksek olanı değil, daha çok istediğinizi üste yazmalısınız. Bir başkası için doğru olan, sizin için yanlışların en büyüğü olabilir.
İlk tercih ne kadar önemli ise son tercih de bir o kadar önemlidir. Bu yüzden kazandığınızda sevinmeyeceğiniz, keyifli bir öğrencilik yapacağınıza inanmadığınız, mezun olduktan sonra pişmanlık duyacağınız okulları asla listenize almamalısınız. ”Yakınımızda istediğimiz okul var da biz mi gitmiyoruz” diyen çok olacaktır.
Haklılar hem de çok haklılar.
Bu bir dayatmadır ve asla kabul edilmemelidir. Gerekirse oturduğunuz “yakın çevre”yi değiştirin ama istemediğiniz bir okula kesinlikle yönelmeyin. Çünkü sizin için eziyet ve zaman kaybı olmanın ötesine geçemeyecektir.
Peki, sizin için en doğru okullar hangileri? Öncelikle buna karar vermelisiniz. Bunu yaparken de puana değil kendi ilgi, yetenek ve beklentileriniz ile okul türleri içerisinde buna en çok uyanları tercih etmelisiniz. Gelin bu okulları şimdi hep birlikte tanımaya çalışalım:
Fen liseleri
Fen liseleri üniversiteye girişte en başarılı okullar. Tıp ve mühendisliği düşünenler için en doğru adres. Sınav başarıları yüksek ancak sosyal bilimlere ve sosyal hayata biraz uzaklar. Ama yine de ille de üniversite diyenler için ilk sırada düşünülmesi gereken okullar. Eski fen liselerinden eser kalmadığı ve pek çoğunun tabela okullar haline geldiği de aklınızda bulunsun…
Sosyal bilimler liseleri
Sosyal bilimlere ve edebiyata ilgi ve yeteneği olan öğrenciler için önceliği olan okullar. İngilizce hazırlık sınıfları var. Sayıları arttıkça nitelikleri düşse de içlerinde çok iyi olanlar bulunabilir. Araştırmaya değer…
Anadolu liseleri
Yabancı dille eğitim yapıyor diye tercih ediliyor ama neredeyse yüzde 99’unda yabancı dille eğitime son verildi. Yüzde 70’ten fazlasının da iyi bir yabancı dil eğitimi verdiği söylenemez. Pek çoğu tabela okul haline geldi. Eski ve köklü olanlarını, sınavsız alıyor olsalar da tercih etmekte yarar var…
Kolejler
Sayıları her geçen gün hızla artıyor ama çok azı dışında kontenjanlarını dolduran yok gibi. Ücretleri çok yüksek ve veliler ödedikleri paranın karşılığını aldığına inanmıyor. Bu yüzden de sektör çok sıkıntılı. Başarı oranları okuldan okula değişiyor. Çok başarılı olanlar da var. O kadar para boşa mı gitti dedirtenler de var.
Yabancı kolejler
Yabancı dil konusunda en iddialı olan onlar. Üniversite başarısı, okuldan okula değişiyor ve çok yüksek değil. Pek çoğunun hedefinde zaten yabancı üniversiteler var. Çok fazla öğrenci almıyorlar. Parası ve yurt dışı hedefi olanlar için düşünülmesi gereken alternatiflerin başında geliyor. Ücretlerdeki artış mutlaka göz önünde bulundurulmalı.
Klasik liseler
Tümüyle kapandılar, tarihe karıştılar oysa önemli bir boşluğu dolduruyorlardı. Diğer okullara giremeyen ya da yakın okul arayanlar için önemli bir alternatifti. Kesinlikle yeniden açılmalılar…
Meslek liseleri
Kimilerine göre amele okulu, kimilerine göre de amele koleji ama hâlâ ilgi odağı. Özellikle de Anadolu meslek liseleri. Bir an önce hayata atılmak ve bir mesleğim olsun diyenler için cazibe merkezi. Katsayı krizinin çözülmesinden sonra üniversite yolu da açıldı. Ama ona rağmen başarılı öğrencilerin öncelikleri arasında bulunmuyor.
Oysa yeni nesil meslek liseleri, ilgilenenler için çok farklı bir gelecek sunabilir…
İmam hatip liseleri
İslami kolej olarak hâlâ tercih nedeni. Sayıları giderek artıyor. Katsayı nedeniyle azalan talep, artma eğilimi gösterse de üniversite başarılarının sorgulanıyor olması, iddialı öğrencilere diğer okulları da düşündürüyor.
Özetin özeti: Gözünüz arkada kalmamalı!..