Üniversiteye giriş sistemi önümüzdeki yıl kökten değişiyor. Ama yüzbinlerce öğrenci, maalesef bu önemli değişikliğin hala farkında değil... Sınav sistemindeki değişiklik sadece medyada tartışıldı. Milliyet dışında konuya fazla ilgi gösteren de olmadı. Bu açıdan bakıldığında Milliyet okurları, diğer gazete okurlarına göre bir hayli şanslı.
Baştan itibaren gelişmeleri en ince ayrıntılarına kadar en yakından onlar izledi.
Yeni sınav sisteminin getirdiği en önemli değişiklik: alan puanı uygulaması. Yani aday lisede öğrenim gördüğü alanla ilgili bir yüksek öğrenim kurumuna yöneldiğinde artı puan alırken, farklı alanlara yöneldiğinde kazanma şansı bir hayli azalacak.
Bu önemli değişiklik, oldu bittiye getirilip yapıldığı için önümüzdeki öğretim yılında onbinlerce mağdur yaratacak. Örneğin bugüne kadar Hukuk ve Kamu Yönetimi TS puanı ile öğrenci aldığı için, bu bölümlere girmeyi arzulayan öğrenciler, lisede Türkç / Sosyal bölümünü seçmişlerdi. Ama yeni uygulamayla Hukuk ve Kamu Yönetimi TM puanıyla öğrenci alınca ortalık karştı. Yine aynı şekilde teknik liselere giden öğrenciler de hala farkında değiller ama, büyük bir hak kaybına uğrayacaklar. Örneğin mühendisliği kafaya takan bir meslek lisesi öğrencisi için üniversite artık hayalinde ötesinde kaldı...
Bütün bu gelişmeler çok hızlı olduğu için ne liseler, ne öğrenciler, ne de veliler, kendilerini yeni duruma adepte edebildiler. En hızlı uyum sağlayan, sisteme karşı çıkan dersaneler oldu...
Yeni sistemin başarıya ulaşabilmesi için YÖK ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın dayatmacı katı tutumundan vazgeçmeleri gerekiyor. Mezun öğrenciler için şu aşamadan sonra yapacak birşey yok. Ama, hala lisede öğrenim gören öğrenciler için henüz herşey bitmiş değil. Örneğin, Milli Eğitim Bakanlığı, lise 2 ve 3'üncü sınıf öğrencilerinin canının daha fazla yanmaması için, bir defaya mahsus olmak üzere alan değiştirme serbestisi getirebilir. Fark derslerini verme koşuluyla, klasik liselerde öğrenim görenlere, kendi içlerinde alan değiştirme olanağı sağlanabilir, meslek liselerinde okuyanlara da klasik liselere geçiş yapma hakkı tanınabilinir. Eğer bu yapılmazsa, okulların açılmasıyla birlikte büyük bir kaos yaşanacaktır. Umarız, Bakan Uluğbay, bu konudaki katı tutumundan vazgeçer!..
KİTAP VE ÖĞRETMEN
Okulların açılmasıyla birlikte kitap ve öğretmen açığı kounusunda da büyük kaos yaşanacak. 14 Eylül'de yeni öğretim yılı başlayacak ama hala öğretmen tayinlerinden haber yok. Rotasyon ve kayıtlar ise henüz tamamlanmış değil. Ders kitapları konusu ise tam bir muamma. Hangi okulda hangi kitap okutulacak hala belli değil. Bu yüzden okullar açılmasına rağmen, eylül sonuna kadar randımanlı bir eğitim yapılamazsa hiç şaşırmamak gerekir.
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr