24.10.2021 - 09:35 | Son Güncellenme:
Facebook'un İş Bütünlüğü ve Platform Operasyonu ekibindeki bir eski çalışanı, şirket hakkında cuma günü ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu'na yaptığı şikayette çarpıcı iddialarda bulundu.
Şikayet metnindeki iddialar, ABD'nin önde gelen gazetelerinden Washington Post tarafından ifşacının kimliğini gizli tutularak yayımlandı.
Belgede Hilary Clinton ve Donald Trump'ın yarıştığı 2016 ABD Başkanlık Seçimleri'nde, Rusya'nın başta Facebook olmak üzere farklı kanallardan seçime müdahale ettiği iddialarına yer verildi.
Independent Türkçe'de yer alan habere göre Facebook iletişim yetkilisi olarak çalışan Tucker Bounds'un, seçimden sonra 2017'de şirket söz konusu iddialarla mücadele ederken düzenlenen bir görüşmede, "Bunlar kuru gürültü. Bazı yasa koyucular sinirlenecek. Sonra birkaç hafta içinde başka konular bulurlar. Bu sıradaysa biz bodrum katında para basıyor olacağız ve bir sorun olmayacak" dediği öne sürüldü.
PLATFORM KULLANICI KAYBEDEBİLİR
Şu anda Facebook'un iletişimden sorumlu başkan yardımcısı olan Bounds, Washington Post'a açıklamasında, "Boş bir suçlamadan başka kaynak gösterilmeden, 4 yıl önce kimliği belli olmayan bir kişiyle yapılan sözümona bire bir konuşmayla ilgili bana soru sorulması başıma ilk defa gelen bir şey" dedi.
Bounds, 2008 ABD Başkanlık Seçimleri'nde Barack Obama'ya karşı yarışan Cumhuriyetçi Arizona senatörü John McCain'in kampanyasında halkla ilişkiler sorumlusu olarak da çalışmıştı.
Şikayet metninde Bounds'un yaklaşımının şirketteki sorunlu içeriklere dair genel bir tutumu yansıttığı savunuldu.
Buna göre Facebook yetkililerinin, şirketin büyümesini sekteye uğratabileceği, platformun kullanıcı kaybetmesine neden olabileceği ve eski ABD Başkanı Donald Trump'ı ve müttefiklerini kızdırabileceği gerekçesiyle, defalarca gerekli güvenlik önlemlerini uygulamayı reddettiği ve nefret söylemleri bulunan içerikleri engellemediği öne sürüldü.
Benzer iddialar Facebook'un binlerce iç yazışmasını ve belgesini ABD'nin ileri gelen gazetelerinden Wall Street Journal'a sızdıran eski çalışanı Frances Haugen tarafından da dile getirilmişti.
Facebook'un önceliğinin, "nefret söylemiyle ve yalan haberle mücadele değil, kâr etmek olduğunu" iddia eden Haugen'ın yayımladığı belgelerde platformun, bazı ünlü ve çok sayıda takipçisi bulunan kullanıcılara, içerik kontrolü bakımından diğer kullanıcılardan farklı ve ayrıcalıklı davrandığı öne sürülmüştü.