'Mourinho efekti' yetmedi
İşin açıkçası Lille’in ne oynayacağını, neler yapabileceğini hepimiz Fenerbahçe planlarından daha iyi biliyorduk maç başladığında. Müthiş hızlı, atletik, dikine oynayan bir rakipti Lille ve gol atmak zorundaki Fenerbahçe için sayısız tehlikeler yaratabilirdi.
Set oyununda pek yoktu ama, ön alan presini kırdığında “tutmayın Lille’i”!
Peki Fenerbahçe?..
Bir kere Ferdi yoktu takımda. Resmi açıklama bacak kasında çekme olduğu idi ama muhtemelen transferi bitmişti. İnanılmaz fakat Ferdi’li sol arkada boşluk yaratmamak için Mourinho’nun kestiğini iddia edip Hoca’nın üstün zekasına kanıt yapmaya bile çalışanlar vardı o sırada. İfrat ve tefritte son nokta!
Hemen her atağını Maximin üzerinden başlatıp Maximin’in hızına ayak uydurarak o sırada Lille ceza sahasına kim yetişmişse onunla skor alma planı vardı Fenerbahçe’nin. Bu yüzden Dzeko’dan daha az yararlanmayı bile göze almıştı.
Maç, kaç periyod sürdü hesaplamak zor. Çok iyi başladı Fenerbahçe, ardından bir süre geniş ve riskli oynasa da adeta bunaltan rakibe teslim etti üstünlüğü. İlk yarıyı yarıladığında 5 şut atmış rakibin kalesine sadece bir şutu olan Fenerbahçe 15 dakika içinde rakibin şutunu pozisyonunu katladı. Çünkü her kontranın kontrasını yaratabiliyordu Maximin’e yollanan toplarla.
Açıkçası ilk yarıda bile tura yetecek kadar pozisyon buldu Fenerbahçe...
İkinci yarıya Dzeko’yu çıkarmadan En Nesyri’yi alan Mourinho’nun rakip kalede kafa hakimiyeti istediği belli oldu. Ancak hiçbir şey değişmedi. Fenerbahçe merkezi Maximin, Dzeko da dahil yorgunluk belirtileri göstermeye başlayınca İrfan Can’ı alıp sağa yerleştirdi Mourinho ve Tadic’i sola çekti. Fenerbahçe uzun topa döndü. Bitmeye çeyrek saat kala.
Osayi’nin direkten dönen topu gösterdi ki, zaman tükense bile Fenerbahçe’nin turu geçme şansı bitmemişti. Daha sırada “Mourinho efekti” vardı.
Maç bitmek üzere ve Fenerbahçe elenmek üzereyken Mourinho Cenk Tosun ile birlikte üç santrfora dönmekle kalmamış oyunun içine girmiş, gole adeta “telepatik” olarak katılmıştı! Bedenen değilse bile ruhen rakip ceza alanında, Çağlar ile Dzeko arasındaydı sanki. İlginç adam Mourinho; golden saniyeler sonra bir an sahaya, sevince ilgisini kesti ve bir parmağı ile şakağına dokunarak kendi zekasını kutladı.
Maçın uzatmaları gerçekten dramatikdi… Lille on kişi, Fenerbahçe’nin iştahı ise kursağında kaldı. Safralardan kurtulmuş gibi daha baskılı oynadı Lille… Bu baskı sırasında Oosterwolde’nin eline çarptı ve penaltı kazandı rakip. Defacto olarak turu atlamış duruma geçti. Cenk’in kafası da direkten dönünce Şampiyonlar Ligi ihtimaline veda Fenerbahçe’dendi. Ne dersiniz: bir gün önce bunu da tercih eden Mourinho.