Lugano 'başlangıç'tı Lille 'ara sıcak' olacak
Fenerbahçe’nin, Mourinho’nun Kadıköy’de, yeni sezonda taraftarla ilk “resmi” buluşması, kucaklaşmasıydı maç. Tribünlerin umduğu müthiş bir rövanş, 300 milyonluk takımın hakkını veren bir futbol, skor, coşkuydu.
Öyle ıslatılmış suni çim falan da yoktu ortada.
Ancak, maç İsviçre’dekinin “kopyası” gibi başladı… Hatta daha kötü bir kopyası!
Çünkü mücadele eden bir Szymanski yoktu sahada. Son saniye gol atana kadar el freni oldu takımın. Krunic ve Oosterwolde çok kötüydü. Çağlar’a önlem almışlardı ama o yine de sahanın en iyisiydi. İlk maçın kötüsü Fred, kötü bile oynamadı; yoktu. Sakatlanıp çıktı ilk yarı ortasında.
Ve Fenerbahçe henüz 7. dakikada erken golünü yemişti. Bir türlü ceza sahasından uzaklaştırılamayan topun Mahmut’un ayağında füze olup Fenerbahçe kalesinin çatalına girmesiyle. İlk devre 0-2 bitmediyse Livakoviç’in 24’de müthiş kurtarışına borçludur ilk şutunu 1-0 mağlupken 40. dakikada atan Fenerbahçe.
Genişlemesine uzunlamasına bir Fenerbahçe seyretti herkes ilk yarı. Yeteneklerin “gençlik” karşısında ezildiği, topu tutamayan, sete oturtamayan, telaşlı, yarım yamalak önde baskılı bir ev sahibi… Karşısında doğru ne varsa hepsini yapan Fenerbahçe’yi iyice öğrenmiş, sert, hırçın, dinç bir Lugano.
İkinci yarıda Mert Hakan’ı alıp “satılması için oynattıkça fiyatı düşen” Krunic’den kurtularak başladı Mourinho. Fred’in yerine girmiş İsmail de sahadaydı. Daha sonra Lugano’nun kilitlediği Osayi’nin yerine Mert Müldür girdi. Bunlar Mourinho’nun “oyunu yükselten” değil “hatayı düzelten” hamleleriydi. Normale dönmeye yetti.
Lugano ikinci yarıya daha sert başlayıp üst üste sarı kartlar görürken bu faullerin birini kullanan Mert Hakan “rakibin belalısı” Dzeko işbirliği beraberliği getirdi. Büyük futbolcu Dzeko. Vazgeçilemez adam. Bir tür garanti. Attı kurtardı takımı yine.
Tribünler sevindiyse ne skordan ne Fenerbahçe oyunundan ne kalitesinden; beraberliğin vaat ettiği 3. ön eleme turu içindi. İkinci gol hayatın doğal akışı gereğiydi… Zaten son saniyede Szymanski golünün yarısı Tadiç’e, diğer yarısı maçı uzatmaya götürmek için ailecek öne çıkan Lugano takımına aittir.
Fenerbahçe’nin onda bir değerindeki Lugano’dan turu zorlanarak da alması buruk bir sevinç tabi. Ama unutulmasın, Lugano “başlangıçtı”… Lille “ara sıcak”. Yalnız dikkat; çok sıcak. Canını yakabilir bir türlü rayına oturamayan Fenerbahçe’nin.