Futbolun bayrağı yarıya indi!
“Tribün efekti”nin haddini aşarak fiziksel boyuta ulaştığı, maç sonunda kaçınılmaz olarak futbolculara kadar bulaştığı “gırtlak gırtlağa” maçtan, şampiyonluk umudunu söktü çıkardı Fenerbahçe.
Hem de “linç” tehlikesine rağmen.
Tebrik hafif kalır; gazası mübarek olsun Fenerbahçe’nin!
Söz bitti; bu hale getirenler utansın.
Trabzon’daki Fenerbahçe aynı Fenerbahçe’ydi oysa… Hatta İrfan Can’ın oyununa bakarsanız bir kişi eksik bile sayılabilirdi! Zorlu deplasmanda onu güzelleştiren, verimli hale getiren iki unsurdan ilki Tadic - Fred ise diğeri Abdullah Avcı’ydı açıkçası!
Resmen kumar oynamıştı Trabzonspor’un hocası.
Avcı çalışan makinayı tamir etmeye kalkmış, Mendy’yi orta sahadaki orjinal yerine, Pepe’yi santrfordaki Enis’in arkasına on numara koymuş, Onuachu’nun yokluğunda en ofansif takımı kurmaya niyetlenip dizilişi 4-4-2 yapmıştı. Orta sahası yok hükmünde, rakibini üçüncü bölgede bile rahat bırakan temassız bir Trabzonspor çıkmıştı ortaya.
Fenerbahçe’ye “oyna yansın cepkenin” demekten farksızdı bu.
Tabi Fred hemen cezayı kesti. 13. dakikadaki golün ardından İsmail Kartal’ı hedef tahtasına çeviren ve omuzundan-kafasından isabet kaydeden Trabzonspor seyircisi, hem ayıp etti hem de maçın rotasını belirledi.
İlk yarı uzatmalarında Fred skoru 0-2 yapınca, maçı izleyen tüm sporseverler ya Abdullah Avcı’dan ya da “durumdan vazife çıkaran” Trabzonspor taraftarından bir hamle beklemeye başladı ki, ikincisi dehşetengizdi doğrusu.
Korkulan oldu. Fenerbahçe’yi durduran Trabzonspor takımı değil tribünlerdi.
Neden?.. Ne tahrik eden vardı tribünleri, ne de Trabzonspor’a haksızlık eden. Aynı iddianın paydaşı bile değildi iki takım. “Adet yerini bulsun” mu diyorlardı yoksa? “Batan Geminin Futboluydu” sahadaki! 90 dakika sürmemesi gerekirdi. Halil Umut Meler yumruk travması yaşamamış olsaydı, bu maçı keser oynatmazdı.
Fenerbahçe yere yatan rakip takımlardan kendisini nişanlayıp yere yatırmaya çalışan tribünlere evrildi Trabzon’da. Sahada meşale yanıyor hakem oynatmaya çalışıyordu. O sırada serbest vuruştan golü yedi Fenerbahçe.
Ardından Djiku’ya çalınan penaltı ile maç berabere oldu ve futbolun bayrakları yarıya indi. İsmail Kartal “insani bir tepki ile” korkup geri yaslanan Fenerbahçe’yi Serdar Dursun ile Batshuayi’yi oyuna alarak “şoklamasa”, üçüncü gol gelmese bir sezon zorbalığa kurban gitmişti.
Yazıklar olsun sebep olanlara!