18.05.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet - CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin TBMM Grup toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu konuşmasında özetle şunları söyledi:
AYNUR DOĞAN ÇIKIŞI: Hepimizin şarkılarını duygulanarak dinlediğimiz dünya çapında bir sanatçı. Kürtçe bir şarkı okudu diye nasıl yasak getirebiliriz? 21. Yüzyıl’da yaşıyoruz, her şarkı bizim şarkımız. Her türkü bizim türkümüz. Ben bunu söylediğim zaman trollerini harekete geçirdiler ‘Kılıçdaroğlu sus’ kampanyası açtılar. Sizin feriştahınız gelse ben susmam kardeşim. Rengarenk bir Türkiye’de yaşayacağız. Barışı, huzuru getireceğiz. Herkes türküsünü, şarkısını özgürce söyleyecek.
SİYASİ İNTİKAM: Geçen hafta Erdoğan’ın bir siyasi intikamına tanık olduk. İstanbul il Başkanımız Canan Hanımı mahkum ettiler. Mahkum etmekle kalmadılar, bir de siyasi yasak getirdiler. Parti kapatmakla, farklı düşündü diye insanları hapse atmakla bir ülkeye demokrasi gelmez. Canan Hanım’ın hapse atılmasını isteyenler, seçilmiş mahkemeler, seçilmiş hakimler, o mahkemelerde görev yapan hakimler şunu unutmasın, bu ülkeye demokrasiyi, özgürlüğü size rağmen getireceğiz, bu ülkeye kardeşliği saraya rağmen getireceğiz.
ADALETSİZLİK KOVİD GİBİ: Adaletsizlik aynen kovid gibidir, süratle yayılır ve bütün alanı enfekte eder. Genç muhafazakar seçmenlere de seslenmek isterim. Eğer adaletsizlik karşısında tarafsız ve kararsız kalırsanız zalimin tarafını seçmiş olursunuz. Net ifade edeyim, İl Başkanımızın siyasi yasak kararını asla tanımıyoruz. Mahkemeyi de tanımıyoruz. Verdiği kararı da tanımıyoruz. Canan Kaftancıoğlu İstanbul il başkanımızdır.
SADAT ZİYARETİ: Bir danışman, ordudan atılmış, Erdoğan bunu kendisine baş danışman olarak alıyor. Engin Bey zile bastı. Bu SADAT’ın görevi nedir, amacı nedir, bilgilenmek istiyoruz. İki kişi geldi, ‘haber verelim’ dediler. Gittiler bir daha gelmediler. Bu kadar da korkak bir yapı.
MÜTEDEYYİN KESİM UYANMALI: Milletimiz özgürlüklerine yönelik bir tehdit ile karşı karşıyadır. Mütedeyyin kesim de artık uyanmalıdır. Karşımıza kendi uydurdukları din zırhına bürünmüş bir yapı vardır. Bu yapı Anadolu’nun tertemiz İslam anlayışına büyük bir tehdittir. Samimi Müslümanlar bunun karşısında dimdik durmalıdırlar. Buradan benzer bütün yapılara, kendini derin devlet ilan etmiş müptezellere milletimizin özgürlüklerini tehdit etme gafletinde bulunanlara da sesleniyorum, haddinizi bilin.
‘Yolunu kaybeden bir MHP var’
BAHÇELİ NE DİYOR: SADAT ideolojik bir zırh tanımlamış kendisine. Bir devlet kuracak. O devletin içinde Türkiye de olacak. Herhalde bu bölümü Sayın Bahçeli yakından dinliyordur. Devletin adı asrika devleti. Asya Afrika sentezi olacak konfederal bir cumhuriyet olacak. Başkenti İstanbul, resmi dili de Arapça olacak. Bahçeli ne diyor? ‘Ben milliyetçiyim ‘diyor. Bunlara ne diyorsun o zaman? Açıkça ifade edeyim yolunu kaybeden bir MHP var. Erdoğan’a da soru sormak isterim; sen bunları ne için kullandın? Bunlarla mı bizi korkutmaya çalışacaksın. Sen kim olursan ol CHP’yi, onun bireylerini asla korkutamazsın.
‘Makineleri çek pistlere dokunma’
PSİKOLOJİK HARBİN İÇİNDEYİZ: (Atatürk Havalimanı ile ilgili attığı tweeti hatırlatarak) Biliyorum ki beyler çok rahatsız oldu. En çok rahatsız olanlar paralarını yurt dışına kaçıranlar ve kaçırmak için sıraya girenlerdir. Ve bunlar derhal bu psikolojik harp metodlarından birini devreye soktular. Neymiş ben havalimanının tümüyle park yapılmasını ve pistlerin hemen kırılmasını önermişim. Asimetrik psikolojik harp buna deniyor. Gerçek şu ki 26. Dönem milletvekilliğimizi yapan Sayın Gülay Yedekçi iyi bir mimar aynı zamanda bura için bir program plan hazırlamıştı. Atatürk Kent Parkı ve Uygarlık Kütüphanesi olacaktı. Atatürk Havalimanı’nın binaları, pistleri tümüyle korunuyor. Amacımız elbette pistleri kırmak falan değil, ama yandaşların işi bu. Manipülasyon yalan dolan ile milleti kandırmak istiyorlar.
İZİN VERMEYECEĞİZ: Geliyoruz. Adalet için, hak hukuk için geliyoruz. Makineleri çek pistlere dokunma. Tıpkı Kanal İstanbul gibi. Oraya birisi girerse birisi ihaleye katılırsa göreceği vardır. Asla buna izin vermeyeceğiz.