07.03.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet l AA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ülkemiz açısından güçlü bir donanmaya sahip olmak bir tercihten öte zorunluluktur. Kendi vatandaşlarımız ve Kıbrıs Türkleri başta olmak üzere bölgemizin her köşesindeki dostlarımızın haklarını korumak için buna mecburuz. Zira en küçük bir sendelemede, en ufak bir zafiyette, bize üzerinde yaşadığımız şu vatan topraklarını bile çok göreceklerini biliyoruz” dedi.
Mavi Vatan 2021 Taktik Tatbikatı’na, videokonferansla katılan Erdoğan, özetle şunları söyledi:
ÖZELLİKLE HATIRLAYACAĞIZ: Önceki gün Bitlis’te kaza kırıma uğrayan helikopterimizde şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Kahraman askerlerimizin ailelerine, TSK’ya, aziz milletimize başsağlığı diliyorum. Şehitlerimizin arasında yer alan 8. Kolordu Komutanımız Korgeneral Osman Erbaş’ı hem askeri kabiliyeti ve başarıları hem de devletinin ve milletinin yanındaki tavizsiz duruşu sebebiyle özellikle hatırlayacağız.
DAHA GÜÇLÜ: İlkini 2019’da icra ettiğimiz Mavi Vatan Tatbikatı’nı maalesef geçen yıl koronavirüs salgını nedeniyle gerçekleştiremedik. Bu yıl çok daha güçlü, kapsamlı, organize bir şekilde yaptığımız tatbikatla yerli ve milli silah sistemlerimizi test ediyoruz. Tatbikatın, kuvvetlerimiz arasındaki eş güdüm ve işbirliğinin ayrılmasına büyük katkı sağlayacağına inanıyorum.
BİR ZORUNLULUK: Tarih boyunca milletimizin bu zorlu coğrafyada bekasını korumak için deniz gücüne önem verdiğini görüyoruz. Preveze Deniz Zaferimizle Akdeniz’i bir Türk gölüne çevirmenin ötesinde asırlarca sürecek bir barış, huzur ve istikrar iklimini de tesis ettik. Donanmamızın güçlü olduğu dönemlerde Akdeniz havzasıyla beraber Balkanlar, Orta Doğu ve Kuzey Afrika da altın çağını yaşamıştır. Deniz gücümüz bizi dünya siyasetinde zirveye taşıdığı gibi denizlerdeki kan kaybımız da beraberinde çok ciddi toprak kayıplarını getirmiştir. Osmanlı’nın adalet sancağının gölgesi zayıfladıkça gönül coğrafyamızda sömürgecilik ve zulüm egemen olmuştur. Ülkemiz açısından güçlü bir donanmaya sahip olmak bir tercihten öte zorunluluktur. Sadece ekonomik ve siyasi bakımdan değil, askeri ve savunma alanında da güçlü olmak durumundayız.
TAVİZ VERMEDİK: Ülkemiz açısından özellikle bir terör koridoru marifetiyle Suriye sınırı boyunca kuşatıldığımız unutulmamalıdır. Milletimizin ve Kıbrıs Türklerinin Doğu Akdeniz’deki hakları gasp edimeye çalışılmıştır. Buna benzer pek çok hukuksuzluğa, gizli-açık yaptırımlara maruz kaldık. Karşılaştığımız sayısız çifte standarda rağmen menfaatlerimizi koruma kararlılığımızdan asla taviz vermedik. Gerçekleştirdiğimiz sınır ötesi harekâtlarla Suriye’nin kuzeyindeki terör zincirini 3 farklı yerde parçaladık. Operasyonlarımızla 8 bin 200 kilometrekareden fazla alanı DEAŞ’lı ve YPG’li teröristlerden arındırdık. KKTC’de oldu bittilere müsaade etmeyeceğimizi gösterdik.
GÖZÜMÜZ YOK: Biz tüm bu adımları atarken, kesinlikle yayılmacı, müdahaleci bir zihniyetle hareket etmedik, etmiyoruz. Hiçbir ülkenin toprağında, denizinde, egemenliğinde gözümüz yoktur. Biz sadece ecdadın rehberliğinde vatanımızı ve haklarımızı korumaya çalışıyoruz. Vatandaşlarımızın güvenliğiyle beraber bölgemizin ve coğrafyamızın da istikrarına katkı sunmaya gayret ediyoruz. Sahil güvenliğimizle kendi kara sularımızda, donanmamızla dünyanın dört bir yanında tüm insanlığın barış ve huzuru için varlık gösteriyoruz. Deniz, kara ve hava kuvvetlerimiz, sahil güvenliğimiz, jandarmamız, polisimiz, istihbaratımız gerçekleştirdiği operasyonlarla milletimize güven aşılıyor. Güvenlik birimlerimiz arasındaki işbirliği ve koordinasyon arttıkça her alanda başarı çıtamız da yükseliyor.
ÜÇ ÜLKEDEN BİRİYİZ: Bugün insansız hava araçlarında dünyanın en iyi üç dört ülkesinden biriyiz. Savunma ihracatımız 248 milyon dolardan 3 milyar dolar seviyesine geldi. Askeri gemi inşaat sektörümüzün kabiliyetleri artık dünya çapında biliniyor. Şu ana kadar tersanelerimizde üretilen bedeli 3 milyar doları aşan 130’dan fazla deniz platformunu ihraç ettik. 4 yıl önce dünyanın ilk 100 savunma şirketi listesinde sadece iki firmamız varken bugün aynı listede yedi firmamız bulunuyor. Kendi savaş gemisini tasarlayan, inşa eden ve idamesini yapabilen 10 ülke içinde yer alıyoruz.
KARARLIYIZ: Deniz kuvvetlerimizin caydırıcılığının artırılmasına büyük önem veriyoruz. Bu sene içinde test ve eğitim gemimiz Ufuk’u ve çok maksatlı amfibi hücum gemimiz Anadolu’yu deniz kuvvelerimize kazandıracağız. Önümüzdeki yıl ise yeni tip denizaltılarımızın ilki olan Piri Reis’i hizmete almayı planlıyoruz. MİLGEM İstif sınıfında 6, 7 ve 8. fırkateynlerin inşasıyla ilgili süreci de yakında başlatıyoruz. Türkiye’yi, denizcilik alanında dünyanın süper ligine taşımakta kararlıyız.
Stoltenberg’e teşekkür
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in Türkiye’nin NATO için önemini vurgulayan açıklamalarına ilişkin Twitter’dan paylaşımda bulundu. Objektif değerlendirmeleri dolayısıyla Stoltenberg’e teşekkür ettiği paylaşımında Erdoğan, Türkiye’nin bir NATO müttefiki olarak tüm sorumluluklarını yerine getirmeye ve küresel barış ve güvenliğe hizmet etmeye devam edeceğini vurguladı.