13.04.2022 - 21:10 | Son Güncellenme:
Bakan Kurum CNN TÜRK'te Ahmet Hakan ile Tarafsız Bölge programında çevre, şehircilik, iklim değişikliğiyle mücadele çalışmaları ve gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Bakan Kurum'un açıklamalarından öne çıkanlar özetle şöyle: Her yıl arz talep dengesine göre konut yapılıyor. Geçmiş yıllara baktığımızda bu sorunun tersi vardı, konut fazlalığı vardı. Tam o dönemlerde bir kampanya yaparak konut stoğunu kırdık. Aslında talep kadar piyasaya sürülüyor. Salgın piyasaları alt üst etti. Konut geliştiricilerin ham maddelerinde artışlar söz konusu. Tedarik zincirindeki fiyat artışları, fiyatlara da yansıyor. Üretim eskiye nazaran dünya çapında az olduğu için böyle bir durum var. Konut ham maddelerindeki artış etkili oldu. Elbette fırsatçılık yapanlar vardır ama bunu genele mal etmemek gerekli diye düşünüyorum. Artışları biz bakanlıklar olarak denetimlerimizi düzenli olarak yapıyoruz.
"1 MİLYON 200 BİN KONUT ÜRETTİK"
TOKİ konut sektöründe bu yüzden var. Son 20 yılda bir milyon 200 bin konut ürettik. TOKİ'nin serbest piyasadaki payı yüzde 8'di. Bunu yüzde 14'e çıkardık. Alt gelir grubu konut alması zor olan vatadandaşlarımız için. Biz TOKİ ile yakın zamanda Cumhurbaşkanımız paylaşacak, sosyal konut projesini 81 ilde hayata geçireceğiz. Bugün Türkiye'nin her yerinde kentsel dönüşüm projelerini yürütüyoruz. Kirada doğrudan bizim bir rolümüz olmuyor ancak arz talep dengelendiği zaman fiyatlar da normal seviyelere gelecektir.
Son 20 yılda bir milyon 200 bin konut ürettik. TOKİ'nin serbest piyasadaki payı yüzde 8'di. Bunu yüzde 14'e çıkardık. Sosyal konut projesini 81 ilde hayata geçireceğiz
FİKİRTEPE'DE KENTSEL DÖNÜŞÜM
Fikirtepe'de 15 bin konutluk bir kentsel dönüşüm problemi vardı. Bu sorun tamamen çözüldü Cumhurbaşkanımız bu Fikirtepe problemini halledelim diye talimat verdi. Kentsel dönüşümdeki bu sorunları düzeltmek için Meclis'te de düzenlemeler getirdik. 2020 yılında burada yarım kalan işlere el koyarak sürece dahil olduk. Fikirtepe 60 bin vatandaşı ilgilendiren bir proje. Bitiyor, 2023'te teslimatları yapacağız. Vatandaşlar evlerinde oturmaya başlayacak. Bu süreçte de onlara kira va taşınma yardımı veriyoruz. İçinde cazibe merkezleri olacak. İçinde parkları bahçeleri olacak.
YABANCIYA KONUT SATIŞI
Yılda 40-45 bin yabancıya konut satışımız var. Geçtiğimiz yılda da 59 bin bir satış söz konusu. Aslında bu yabancıya konut satışı fiyatlarını artıran bir şey değil. Önceki yıllara göre çok büyük bir artış yok. Bu satışların fiyatları 3-5 kat arıtma ihtimali yok. Türkiye güvenli bir liman olarak görülüyor. Muhalefet bizi eleştiriyor, dünya ile kavgalıyız diye. İnsanların hür özgür olduğu ülkelerde yaşamak istemesi kadar doğal bir şey olabilir mi? Bizim vatandaşlarımız yurt dışından ev almıyor mu? Biz istiyoruz ki insanlar bizim ülkemize yatırım yapsın gelsin.
"HAZİRAN'DA CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN TOKİ MÜJDESİNİ VERECEK"
Bir konut arzı söz konusu değil. Sonuçta talep olduğu sürece arz olur. Bu sene de Haziran veya Temmuz ayında TOKİ müjdesini Cumhurbaşkanımız verecek. İnsanlarımız bu konutlara erişebilsin diye evi olmayanlara veriyoruz. Şehit ailelerimize, gazilerimize veriyoruz.
Deprem bizim gerçeğimiz, bununla yaşamayı öğrenmek zorundayız. Nüfusumuzun yüzde 70'i deprem bölgelerinde yaşıyor. Biz bu dönüşümü vatandaşımızla birlikte yapmak zorundayız. 81 ile 400 kere ziyaret yapmış biri olarak dertliyim. Dönüştürelim. Herkes elini taşın altına koysun. Tüm tarafların el birliği içinde bu süreci yürütmesi lazım. Çok büyük bir iş bu. Bugüne kadar 3 milyon konusu dönüştürük. 2035'e geldiğimizde dönüştürülmemiş bir konut kalmasın istiyoruz.
"PROJELER ZEMİN ARTI 4 KAT OLACAK"
Pandemi süreci gösterdi. Herkes daha az katlı evlerde, daha yeşil yerlerde oturmak istiyor. Yatay mimari bizde artık kanun gibi. Projeleri zemin artı 4 kat olarak şekilde ilerliyor. Piyasadaki en iyi mimar ve mühendisler ile çalışıyoruz.
KANAL İSTANBUL PROJESİ
Biz sadece Kanal İstanbul Projesi'nde değil yapılacak her işte çevre etki raporu hazırlıyoruz. Belli büyüklükteki projede bu ÇET raporu hazırlanıyor. Buradaki ekolojik duruma zararı olup olmayacağı, deprem riskinin olup olmayacağı, atık su, kanalizasyon hatlarının nereye bağlanacağı, ekolojik yaşantının devam etmesi için atılacak adımların yer olduğu bir rapor. Bu tüm dünya ülkelerinde böyle. Bir yatırım yapılacaksa çevre etkilerine bakarsınız. Bilim insanlarımız, akademisyenlerimiz neden güvenmiyorsunuz? İstanbul'da 2 tane fay hattı geçiyor. İstanbul'da beklenen deprem nedir? Yerin 20 km altında, 7 ve üzerinde şiddetli bir deprem bekleniyor. 20 metrelik kanal nasıl oluyor da depremi tetikliyor?
Böyle bir şey olmadığını bilimsel olarak söylüyoruz. Buraya ilave şehir gelmeyecek. 500 bin ilave nüfus gelecek. 500 bin ilave rezerv konut yapıp, Bağcılar'daki Başakşehir'deki insanları güvenli şekilde buraya getireceğiz. Kentsel dönüşüm anlaşması çerçevesinde bu vatandaşlarımızı buraya taşıyoruz. Sonra Kanal İstanbul projesinde yüzde 52'si terk edilmiş. İstanbul'da ne kadar riskli konutumuz varsa onları yenilemiş olacağız. Su kaynaklarına etkisi var diyor. Orada Sazlıdere ve Terkos barajı var. Sazlıdere İstanbul'un yüzde 2 ila 3'ünü karşılıyor. Melen projesi bundan katbekat fazlasını ikame edecek.
KAÇAK YAPILARLA MÜCADELE
Daha 3-4 gün önce yine yıkım gerçekleştirdik. Kaçak yapıyla mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Kıyılarımızda, koylarımızda o sit alanlarımızda bu mücadeleyi yapacağız. Bunlar geleceğimize, çocuklarımıza bırakacağımız bir emanet.
MÜSİLAJ İLE MÜCADELE
Müsilajla ilgili etkin bir süreç yürüttük. Cumhurbaşkanımızın talimatıyla afet koordinasyon bilinciyle süreç yürüttük. 25 milyon Marmaralıyı ilgilendiren bir konuydu. Yaklaşık 11 bin metreküp müsülajı bertaraf ettik. 22 maddelik Marmara Denizi'ni koruma eylem planı ortaya koyduk. Bunun başlıca sebepleri var 1- iklim değişikliği 2- kirlilik. Bunlar öncelikli konular. Kirlilik yüklerinin tamamını, Fabrikalar, Atölyeler, Belediyelerin arıtma tesisleri ne kadar kirletici yük varsa tespitini yaptık ve yönetmeliği değiştirdik. Bin metreküp ve üzerindeki tüm tesisleri anlık izlemeye başladık. Bizim verilerin üzerindeyse anlık müdahale ediyoruz. Arıtma tesislerini inceledik. Kısa vadede adımlarımızı attık şuan için Marmara'da herhangi bir risk yok ama bu yine müsilaj çıkmayacak anlamına gelmiyor. Bunlar kısa vadede attığımız adımlar. Ama uzun süreçte atılacak adımlar da önemli.
Şuan bizim Marmara koordinasyon ekibimiz var bunun içinde biliminsanları da var. Şuan biliminsanları yakın zamanda bize böyle bir risk olmadığı hakkında görüş beyan etti. Marmara Denizi bizim iklim değişikliği önlemleri arasında en dikkat ettiğimiz konu. Müsilajla ilgili yürüttüğümüz çalışmalar aynı şekilde devam edecek.