Somali uçağında panik

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın heyetini taşıyan iki uçaktan biri olan ve bizim de içinde olduğumuz ‘Ordu’ isimli THY uçağı önceki gece 23.30’da Ankara’dan kalktı. Uçakta sanatçılar, milletvekilleri, işadamları ve bürokratlar da yer alıyordu. Uçak kalkışından 4.5 saat sonra yakıt ikmali için Yemen’in Aden şehrine indi. Uçak saat 05.30 sularında Yemen’den ayrılarak Somali’ye yöneldi. Yaklaşık 2 saatlik Somali yolculuğu boyunca Ajda Pekkan vakit geçirmek için el bilgisayarında tavla oynarken Nihat Doğan gazete okudu, Sertab Erener ise elindeki kağıtlara Somali ile ilgili bir şeyler çizerek vakit geçirdi. Muazzez Ersoy ise uçakta dolaşmayı tercih etti.

Önce anons geldi
Saat 07.30 sularında uçak ineceği Mogadişu üzerinde bir tur attı. Pilot yaptığı anons ile ineceğimiz pistin kötü durumda olduğunu, ani dönüşlü sert bir inişe hazır olmamızı, sıkı tutunmamızı istedi. Pistin kısa olduğu görüldüğü için inişin ani olacağını tahmin ettik. Bu sırada pilot, okyanusun üzerinde ani bir dönüşle piste yaklaşmaya çalıştı. Kanatların okyanusa değmek üzere olduğunu gördük. Sallanmaya başlayan uçak piste okyanus üzerinde dönüş yaptı ve birden bire inişe geçti. Sağ kanat piste çarptı ve uçak sarsıldı. Heyettekilerin çoğu heyecanını belli etmedi ve uçaktaki sükunet bozulmadı. Heyecandan birbiriyle konuşmakta zorlanan yolcular bir yandan da ne olduğunu anlamaya çalıştı. Sonunda iniş yapılmasının ardından uçaktan inenler hemen sağ kanadın yanına koştu. Kanatta küçük bir ağaç parçası ve çatlaklar olduğu görüldü. Bir THY görevlisi, uçağın alçak iniş yapmasının nedeninin pistin kısa olması ve iç çatışma yaşayan Somali’de kurşun sıkılması riski olduğunu anlattı.

‘Hâlâ titriyorum’
Heyecanını gizleyemeyen Ajda Pekkan, “Böyle olacağını bilseydim gelmeye çekinirdim. Zor bir iniş oldu. Hâlâ titriyorum. Böyle radikal bir iniş beklemiyorduk. Heyecanlı şeylerin sonunda güzel şeyler de olur” dedi. Nihat Doğan ise Survivor yarışmasında 50 metreden helikopterden denize atladığını anlatırken, “Korkmadım, alışkanım. Ama yanımdakilerin çığlığını duyunca endişe etmemekte mümkün değildi” dedi. Ak Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ise, “Uçak suya inecek sandım. Kanatların suya değmesine az kalmıştı” diye konuştu.

Başbakan bilgi aldı
Heyetten yaklaşık 1 saat sonra gelen Başbakan Erdoğan ise hemen olayla ilgili bilgi aldı. Erdoğan, daha sonra heyeti geri götürmek için yeni bir uçağın getirilmesini istedi. Uçağımızda, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Doğan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, milletvekilleri, gazeteciler ve koruma ekibi de bulunuyordu. Kanadı hasar gören uçağın yerine Atatürk Havalimanı’ndan THY’nin Airbus 340 tipi “Mersin” isimli uçak gönderildi.

‘Köpekler yüzünden’
Anadolu Ajansı’nın haberinde uçağın, piste çıkan 4 köpeğe çarpmamak için tehlike atlattığı öne sürüldü. Buna göre; uçak teker koyacağı sırada 4 köpeğin piste fırladığını gören pilot çarpmamak için uçağı sağ tarafa yönlendirdiği sırada sağ kanat piste yakın ağaç dallarına çarparak hasar gördü.

Crosswind mi?
Ali Faruk Yalap (Havayolu Pilotları Derneği Genel Sekreteri): Uçakların iniş kalkışlarda rüzgarı önden alması tavsiye edilir. Sağlıklı bir iniş için bu önemlidir. Ama bazen pistin konumunu değiştiremeyeceğiniz için rüzgarlara göre tedbir almaya mecbur kalırsınız. Yani rüzgar önden değil yandan gelir. Crosswind yandan gelen rüzgar demektir. Bu rüzgarlar uçağı dik bir açıyla etkileyebilir. Burada rüzgarın şiddeti de önemlidir. Crosswind durumuna uygun bir niş tekniği vardır ve bu teknik uygulanır. Somali’deki uçağın yaşadığı durumun Crosswind’den kaynaklanıp kaynaklanmadığını bilmiyorum.

Başbakan Erdoğan, görevli Türk doktorlardan Somalili çocukların sağlık durumu hakkında bilgi aldı.

Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, kucaklarına aldıkları çocuklara büyük ilgi gösterdi.

Koruma ordusu
Erdoğan’ın güvenliğini 37 araçlık konvoyla 50’ye yakın koruma sağladı. Somali ordusu ve AMİSOM kuvvetleri (Afrika Birliği Barış Gücü) de Erdoğan’ın uzun mesafe ve çevre güvenlini sağladı. 1991’den bu yana süren iş savaş nedeniyle harabeye dönen Mogadişu’da güvenlik önlemleri üst düzeye çıkarıldı. Şehrin bütün sokaklarını ağır silahlarla Somali ordusu ve AMİSOM kuvvetleri sardı. Türk heyetinin Somali çıkarmasında yoğun güvenlik önlemi alındı. Türkiye’den giden 80 kişilik koruma ekibi Somalili güvenlik güçleri ile birlikte görev yaptı.

Mogadişu’da dans
Sanatçılar Sertab Erener ile Ajda Pekkan kamp ziyaretlerinin yanı sıra Somalili kadınların dansına da katıldı. Pekkan; Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde eylül başında Kuruçeşme Arena’da bir yardım konseri vereceğini belirtti. Bu konser için görüşme yaptıkları sırada, son dakikada Somali gezisine dahil olduğunu anlatan Pekkan, “İyi ki de gelmişim” diye konuştu.

‘O çocuk’ öldü!
Başbakan Erdoğan Somali’de bir dramın şahidi oldu. Erdoğan, Howlada kampında hastaneye götürülmesini istediği çocuklardan birinin de yolda hayatını kaybettiğini açıkladı. Cezire bölgesinde Kızılay tarafından oluşturulan kampı ziyaret eden Erdoğan, Kızılay Genel Müdürü Ömer Taşlı’dan 250 kişilik kamp hakkında bilgi aldı. Gıda kolilerini ihtiyaç sahibi Somalililere dağıtan Erdoğan, durumu iyi olan kampta kalanların yıkanmaları için su imkanı sağlanmasını istedi. Ardından Medine bölgesinde derme çatma çadırlardan oluşan Howlada kampına geçen Erdoğan, ilk yardımda bulunan ve ilaç dağıtan dernek yetkililerinden bilgi aldı. Kamp ziyaretinin ardından Cumhurbaşkanı Şeyh Şerif Ahmed ile ortak basın toplantısı düzenleyen Erdoğan,”Kuraklık ve kıtlık tehdidiyle karşı karşıya. Ortada felaket tablosu var. Özellikle insanlar sağlık tehdidi ile karşı karşıya. Yavruların bu halini görmek insan olarak bizi üzüyor. Kamptaki yavruların gıdasızlık ve susuzluktan ne hale geldiğini bizzat gördük. Hastaneye yetiştirmeleri için arkadaşlardan ricada bulunduk. O yavrulardan bir tanesi yolda vefat etti. Somali’de annelerin babaların yürekleri yangın yeri. Buradaki durumu dünyaya duyurmak istiyorum. Burada yaşanan dram insanlığın, çağdaş değerlerin test edilmesidir. Batılı değerlerin içi boş bir retorik olmadığını ispatlaması gerek. İnsanlığın şeref ve haysiyeti için herkes bu testi geçmek zorundadır” dedi.

Hastane talimatı
Emine Erdoğan, Kızılay çadırlarında kalan çocukların güneşte tutulmamasını isterken, ishal olduğu söylenen çocuklara bol su içirilmesini tavsiye etti. Kamp yetkilileri, “Burada iklim çok güzel” derken, Başbakan Erdoğan, “İşte bu güzel iklime uygun çok güzel bir şeyler yapalım” dedi. Başbakan Erdoğan, hastane, hamam ve tuvalet yapılması için de talimat verdi. Erdoğan’ın kızı Esra Albayrak da gazetecilerin sorusu üzerine, bu ziyaretin insanlığın dikkatini bölgeye çekmesi açısından bir fırsat olmasını diledi. Esra Albayrak, Kızılay’ın çadır kentinin gayet iyi durumda olduğunu da söyledi.

Erdoğan çiftinin gözleri doldu
Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan Kızılay’ın Hayat Kampı’nı ziyareti sırasında duygulu anlar yaşadı. Hüseyin Ali ve Nur Amur isimli çocukların Kuran-ı Kerim’den sureler okuması üzerine Erdoğan çiftinin gözleri doldu. Çocuklarla Arapça konuşan Erdoğan, çocukların takıldığı yerlerde sure okumalarına yardımcı oldu. Erdoğan, çocukların kaldığı çadırların içine yatak konulup konulmadığını tek tek kontrol etti. Kimse Yok mu Derneği’nin sağlık hizmeti vermek için oluşturduğu reviri de gezen Erdoğan, burada, Somalilere ilk yardımda bulunan ve ilaç dağıtan dernek yetkililerinden bilgi aldı.

Evlatlık düşünüyor
Sanatçı Nihat Doğan, ‘Faysal’ isimli 2 yaşındaki çocuğu kucağına alınca ağladı. Doğan, “Bu çocuklar ne olacak?” diye hüngür hüngür ağlarken, çocuklardan evlatlık almayı düşünebileceğini söyledi. Türkiye’den 300 ailenin Somali’den evlatlık almak için başvuruda bulunduğu bildirildi.