10.03.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün çok sayıda sivil toplum kuruluşundan kadın temsilcilerin de katıldığı partisinin grup toplantısındaki konuşmasında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kılıçdaroğlu, özetle şunları söyledi:
KADINLAR NE İSTİYOR?: Burayı bir kır bahçesine döndürmüşsünüz. Çiçekler var aramızda. Kadınlar var. Sizleri burada görmekten son derece mutluyum. Kadınların taleplerini birileri duymak istemiyor. Ben de alt alta yazdım; neler istiyorlar kadınlar diye. Diyorlar ki; çalışmak, üretmek istiyoruz. Ama kayıt dışı değil, sigortalı çalışmak istiyoruz. Son bir yılda 571 bin kadın işinden oldu. İşkur’dan iş bekleyen üniversite mezunu kadın sayısı 472 bin. İşkur’da bekleyen ve çalışmak isteyen bütün kadınların toplamı 1 milyon 400 bin. Kadınlar iş güvenliği istiyor. 2013-2020 arasında 965 kadın iş kazası sonucu hayatını kaybetti. Kadınlar sendikalı olmak istiyorlar. Kadınlar şiddete uğradığında veya evden ayrılmak zorunda kaldıklarında gidecekleri yer bulamıyorlar. 83 milyon nüfusumuz var. Kadın konukevi dediğimiz evlerin kapasitesi 3 bin 482. 10 bin kadına bir kişilik yer var. Kadınlar kendilerine yönelik şiddetin sonlandırılmasını istiyorlar. Yasa gayet güzel. Ama maalesef gereği yerine getirilmiyor.
VİCDAN KABUL ETMİYOR: Samsun’da şiddete uğrayan kadının görüntülerini emin olun sonuna kadar izleyemedim. O küçük kız çocuğu sağa sola nasıl kaçtığını, nasıl şaşkınlık içinde olaya baktığını, annesine uygulanan şiddet konusunda nasıl çaresiz kaldığını görüyorsunuz. Sosyal medyanın en büyük yararı bu. Bir görüntü Türkiye’yi salladı. Bir insana bu yapılır mı? Böyle bir şiddet uygulanır mı? Hiçbir vicdanın kabul etmeyeceği bir olaydır. Hukukun, yasaların gereğinin yerine getirilmesi lazım. Ne demek hakimin karşısına çıkınca kravat takınca iyi hal indirimi, ne demek iyi hal indirimi?
RAFLARDA KALDI: Kadınlar ne istiyorlar, toplumsal cinsiyet eşitliği istiyorlar. Bu konuda 2008 yılında çalışmalar yapılmış. Bunların hepsi tozlu raflarda kaldı. 81 il valisinden sadece ikisi, 1058 kaymakamdan 50’si kadın. Bu tabloyu sizlerle beraber değiştireceğiz. Yoksulluğu bitirmenin yolu aile destekleri sigortasının çıkmasıdır. Belediyelerimize şu talimatı verdik; kadın kooperatiflerinin kurulmasına mutlaka öncülük yapın.
CİNSİYET KOTASI TEKLİFİ: Kadınlar siyasette eşitlik istiyorlar. Kanun teklifi hazırladık. Yüzde 50 cinsiyet kotası. Ama tabi listenin sonlarında değil. (Kadınların ayakta alkışlaması üzerine) Beyler kalkmıyor dikkatinizi çekerim. ‘Fermuar sistemi olsun’ diyor kadınlar. Yeni bir öneri geldi. 8 Mart tatil olsun. Onu da sağladık.
BEN YALAN SÖYLEMEDİM: Erdoğan eline almış mikrofonu, prompter yok. Çıkmış sahnenin önüne, konuşuyor. Kimden bahsedecek. Doğal olarak benden. Erdoğan, ‘Ey ana muhalefet partisinin başındaki adamcağız’. Buyur. ‘Sen ne zamandan beri devletin aşıları parayla sattığını söylüyorsun?’. Hiç öyle bir şey söylemedim. Ama nereden duydu onu da anlayamadım. Devam ediyor. ‘Bu ne utanmazlıktır, ne vurdum duymazlıktır’. Yalan söyleyenler utanırlar. Ben yalan söylemedim. Bu kişi devleti yönetiyor. Devam ediyor. ‘Vatandaş Kemal diye söylüyordun, sıra bana gelirse gidip aşımı yapacağım, sıram gelirse aşı olacağım diyordun, neden gidip aşı oldun?’. Sıram geldi de onun için gidip aşı oldum. Allah akıl fikir versin, ne deyim, bu zihniyet devleti yönetiyor.
ÖZGÜR MEDYAYA İHTİYACIMIZ VAR: Levent Gültekin saldırıya uğradı. Saldırıya tepki veren öncelikle iki kadın. O iki kadına da yürekten teşekkür ediyorum. Gazeteciye kalkan her el demokrasiye kalkmış demektir. İnsan Hakları Eylem Planı’nın açıklandığı bir ortamda halen bu saldırılar oluyor ve saldırıyı yapanlar bir şekliyle elini kolunu sallayıp sokaklarda geziyorlarsa bu eylem planının bir şeye yaramadığı da açıkça anlaşılmış oluyor. Müyesser Yıldız ve İsmail Dükel iki gazeteci arkadaşımız ikisi de ceza aldılar. Olmayan belgeden ve olmayan devlet sırrından ötürü yargılandılar ve mahkum edildiler. İnsan Hakları Eylem Planı’nın açıklanmasından hemen sonra böyle bir tablonun ortaya çıkması gerçekten son derece acı. Bizim özgür medyaya ihtiyacımız var.
Şehitler için saygı duruşu
CHP grup toplantısında, Kılıçdaroğlu’nun konuşması öncesi, Bitlis’in Tatvan ilçesindeki helikopter kazasında şehit olan askerler için saygı duruşunda bulunuldu. Kılıçdaroğlu, önceki gün yaşamını yitiren sanatçı Rasim Öztekin’i de anarak, “Tiyatronun ve sinemanın çok değerli bir aktörüydü. Herkes sanatçı olamaz. Sanatçıları kaybetmek bir toplum için gerçekten de acı bir tablodur” dedi.