29.11.2010 - 01:20 | Son Güncellenme:
HAFTANIN SÖYLEŞİSİ - SONGÜL HATISARU
Düğün, cenaze, kokteyl, mağaza açılışı, futbol maçı... Etkinlik ne olursa olsun, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül oradadır. Günde 17 saat çalışıyor, her yere yetişiyor. “Vatandaşın yolunu da, yaparım gönlünü de” diyor.
Mustafa Sarıgül ile Berlin modelini uygulayacağım dediği Feriköy’de buluştuk. Yolda herkes onunla konuşmak istedi, o da herkesle. Girdiğimiz ilk sokakta 20 dakika kaldık; manav, eczacı, su tesisatçısı, herkesle sohbet etti. Ben, “Bu röportaj böyle gitmez. Nasıl yapsak?” diye söylenince, “Haklısınız, gelin röportajı benim evde yapalım” dedi. Ama evde de Sarıgül’ün telefonu susmak bilmedi. O konuşurken, ben evin hizmetlisinden başkan hakkında özel bilgiler topladım. Nihayet telefonu kapattığında, Sarıgül’ün gözyaşlarını koyuverdiği sohbetimiz başladı. Sarıgül, CHP ile ilgili olanlar dışında tüm sorularıma samimi cevaplar verdi:
Çalışmazsanız seçmezler
İstanbul’un bazı ilçeleri, belediye başkanlarına gözü kapalı oy atıyor. Tabii ki çok çalışıyorsunuz ama başka bir şeyler de olmalı, nedir sizin sırrınız?
Gözü kapalı oy atılan yerlerde babadan kalma anlayışlar var. Şişli öyle değil. Burada kesinlikle yaptığınız işlerle imtihan ediliyoruz. Seçmenlerimizin büyük bölümü gecekondu bölgesinde yaşıyor. Kuştepe, Okmeydanı, Feriköy bizim seçmenimiz. Abdi İpekçi ve Büyükdere’nin büyük bölümü iş yeri oldu artık, oralarda daha az seçmenimiz var. 300 bin seçmenimizin yüzde 80’i daha çok mütevazı mahallelerden. Yani genel seçimlerde Ak Parti’ye, yerel seçimlerde bize oy vermiştir seçmenimiz.
Bölgemizde Ak Parti ve CHP arasındaki oy farkı genel seçimlerde 10 bin kadardır. Ama yerel seçimlerde biz onu yüzde 70’lere çıkarıyoruz. Camiye de, sinegoga da, kiliseye de aynı ölçüde destek veren bir başkanım. Vatandaşın yolunu da yaparım, gönlünü de. Sabah 06.00’da kalkarım, gece 23.00’e kadar çalışırım. Çalmadığım kapı, sıkmadığım el yoktur. Çalışmazsanız, kimse üç defa seçmez sizi.
AVM’ler için yasa lazım
Okul yaptırmak belediyenin görevi mi?
Yasaların belediyelere yüklemediği, ancak yurttaşların bizden beklediği görevleri de üstlendik. Depremden hasar gören okulların güçlendirmesini yaptık, kapasitesi yetersiz okullara el attık. Şişli’deki 56 ilköğretim okulunun tamamının bakım ve onarımını yaptırdık. 56 bin öğrencinin okuduğu, 30 tane okulu yıkıp dev okullar yaptım. MEF Okullarında ne eğitim varsa bizde de eğitim aynıdır. Emekli evleri, kreşlerle övünürüm. Bayanlara SPA merkezi açtım. Kadın Kent Konseyi açtık, 14 bin kadın kursiyerimiz var.
Rahat ilişki kurabildiğiniz için mi siyasetçi oldunuz, gençken de böyle miydiniz?
Biz siyasetçiyiz, karşı taraf çekinir yanımıza gelmeye. Karşıdaki selam vermiyorsa bunu dert etmem, ilk selamı ben veririm. Ama sanırım ilkokul dörtten sonra esnafların yanında çalışmam etkili oldu. Mobilyacıda, matbaada çalıştım çocukken. Esnaflık önemli, insanı girişken yapar.
Büyükdere Caddesi üzerinde 30-40 metre aralıklarla 3 AVM var. Caddede akşam çekilmez bir trafik oluyor...
Bunu yatırımcının da düşünmesi ve bizi zorlamaması lazım. Bu konuda bir yasa çıkması lazım. AVM’lerdeki yoğunlaşma dikkate alınıp hastanelerde olduğu gibi ihtiyaca göre izin verilebilir.
Büyük gurur duyuyorumİyi bir Galatasaraylısınız, Seyrantepe Stadı için çok emeğiniz geçti. Yakında hizmete açılacak. Hisleriniz nedir?
Emeğim geçti değil, ben planladım, ben yaptım. Özhan Canaydın’ı oraya ilk ben götürdüm, anlattım. Konuyu TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar’a ilk açan benim. Bayraktar, muazzam bir enerji verdi orası için. Projenin babasıyım, çok emek verdim. Herkes, “Hayal, fiyasko, bundan bir şey olmaz” dedi. Ama bugün o eser orada gururla yükseliyor. Projeyi gündeme getiren kişi olarak bundan çok büyük keyif duyuyorum.
Ama Galatasaray kötü gidiyor. Sizce Adnan Polat, stattaki ilk maça çıkabilecek mi?
Galatasaray kongre üyeleri vefalıdır, fedakardır. Adnan Polat, ilk maça elbette çıkacak. Ama o maça iki kişiyle çıkması lazım. Mastafa Sarıgül ve Erdoğan Bayraktar. Bir de yaşasaydı rahmetli Özhan Canaydın.
Polat’ı destekliyorum
Galatasaray’da yeniden yönetici olmayı ister misiniz?
Dört yıl yönetici oldum ve dört kez üst üste şampiyon olduk. Şu anda arzu etmiyorum yaptık, siyasi hedeflerim var.
Adnan Polat yönetimi nerede hata yaptı?
Haldun Üstünel’i göndermekle önemli bir hata yaptılar. Antrenör değişikliğinde geç kaldılar. Ama Sarıgül olarak Polat’ı destekliyorum. Çok iyi niyetli, duygusal bir insan. Hızlı karar alması ve Galatasaray camiasıyla daha sıcak olması lazım.
Sarıgül’ün ağladığı an
Sarıgül “Allah kimseyi annesiz bırakmasın. Annesiz bir çocuğun işi zordur. Bir gün Emir’i yıkıyordum...” dedi ve gözlerinden yaşlar akmaya başladı
Mustafa Bey, başarılı bir iş hayatınız var, iç huzurunuz ne durumda?
Sokağa çıktığımda, Şişli’yi dolaştığımda, yurttaşlar mutlu ise ben de huzurlu oluyorum. Aslan gibi iki oğlum, gelinim, torunum var. Allah’a çok şükür, çok dostum var.
Oğullarınızla ilişkileriniz nasıl? Daha çok büyük oğlunuzu merak ediyorum.
İlk eşimi kaybedince, Emir dokuz aylıkken benim ellerime kaldı. Hayatımın büyük bölümünü Emir’e verdim. Çok zor koşullarda büyüdü, ona hem ana hem babaydım. Kolay değildi, rahmetli hacı annem çok ilgilendi. Allah kimseyi annesiz bırakmasın. Annesiz bir çocuğun işi zordur. Bir gün Emir’i yıkıyordum... (Birden Sarıgül’ün gözlerinden yaşlar akıyor.)
Neydi hatırladığınız?
Yetim büyümek çok zordur. Hep üşür yetim çocuklar. Bu yüzden annesinin eksikliğini hiç hissettirmemeye çalıştım. Onu yıkarken daha da yakınlaşırdım sanki. Ama o sekiz yaşındayken milletvekili oldum, beş yıl Ankara’da kaldım. Çok zordu, hep atlar gelirdim. Üstünü hep ben örterdim. Fatoş’la evlendiği gün, “Artık sen örteceksin, sana emanet ediyorum” dedim. Emir’in kırılgan olmasından korkuyordum ama çok sağlam, çok sosyal bir adam oldu. Bütün dünyam oğullarım Emir ve Ömer. Ömer’le günde dört defa konuşmadığımda rahat hissetmiyorum. Lise üçe gidiyor ama haftada bir gün mutlaka ben gidip alıyorum.
Giyim kuşam konusunda bir modacıya danışıyor musunuz?
İlk başlarda Cemil İpekçi çok yönlendirdi. Bir de Rahmi Koç ve Faruk Süren’den çok etkilendim. Günde bazen üç takım değiştirdiğim oluyor. Belediye başkanlığı örnek bir iştir, oturmanıza, kalkmanıza, giyiminize dikkat etmeniz lazım. Mahalledeki çocuk sizi bir lider olarak görüyor. Artık gelinim de çok müdahale ediyor, gardırop ona emanet. Anlaşma yaptık onunla, torunum Ayşe Naz (14 aylık) Ali Altınbaş’a dede, bana ağabey diyecek! Dedelik kariyerimi erteledim.
Yakışıklı, popüler ve bekar belediye başkanı olmak nasıl bir his?
Çocuklarıyla mutlu olan birisiyim. Çocuklarımı ve bana oy veren vatandaşlarımı düşünmekle mükellefim. Attığım her adımda çocuklarımın mutluluğu ve yurttaşlarımın hassasiyetini dikkat almakla mükellefim. Yakışıklı olmak önemli değil, adam olmak önemli. Çok yakışıklı ama bencil bir adam neye yarar.
‘Twitter’a ruhumu koyacağım’
- Teknolojiyle aranız nasıl, neden twitter’da yoksunuz?
Dört ay sonra twitter’da olacağım. Göstermelik olarak bulunmak önemli değil. Palavradan twitter’dayım, olur mu öyle şey? Biz siyasi kimlikleriz, twitter’a girmek önemli değil, onu sürdürmek önemli. Öyle “başkaları benim adıma yazsın” yok. Kendim yazacağım, izleyenler nerede olduğumu, ne yaptığımı saniye saniye görecek. Bugüne kadar ruhu olmayan hiçbir işi yapmadım.
Yeter ki yüksek topuklar kırılmasın
- Feriköy Projeniz nedir?
Abdi İpekçi konseptini Feriköy’e uygulayacağım. Berlin gibi olacak. Yollardaki asfalt, taşlar kalkacak. Anket yaptırdık kadınlar istemiyor. Hanımefendiler yürürken zorlanıyorlarmış. Kilit taşlardan topukları kopuyormuş. Tamamen granit yaparak hanımefendilerin rahat yürümesini sağlayacağız. Binalardaki reklam tabelalarını, klimaları kaldıracağız. Görünüm düzelince markalar da buraya kayacak.