24.02.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CNN TÜRK-Kanal D ortak yayınında, Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat ve Posta Gazetesi Ankara Temsilcisi Hakan Çelik’in sorularını yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
MEYDANLAR GAYET İYİ: (Yerel seçim çalışmaları) Gerçekten meydanlar şu anda gayet iyi. Ama tabi bunun yanında; vatandaşın özellikle verilen mesajları alması, verilen mesajlar üzerinden istikametini belirlemesi bir bunlar var. Bir de ideolojik bir formatlamayla siyasi partileri değerlendiren kesim var. Benim aziz milletim diyoruz ki; yapılan yatırımlarla, bu ülkeye en ufak yatırımı olmayan, kazanım sağlamayanların ideolojik formatlamasına benim halkım bu tuzağa düşmemeli. Bize hangi yerel yönetim ne kazandırdı diye bakılması gerektiğini düşünüyorum. İzmir’de, Ankara’da, Adana’da, Mersin’de kimler kazandırdı bakılması gerekiyor.
PLANLAR UZUN VADEDE OLACAK: Manifestodaki başlıkların tekrarında çok çok büyük faydalar var. Birinci sırada şehir planları büyük önem arz ediyor. Plansızlık, kaçak yapılaşma vs bütün bunlar uzun vadeli ve hakkaniyete uygun şekilde hazırlanmadığı için çok bedel ödedik. Bundan böyle uzun vadeli ve kesinlikle hakkaniyete uygun şekilde bu planlar hazırlanacak. İkincisine gelince alt yapı ve ulaşım sorunları.
HER YERDE KAÇAK YAPILAŞMA VAR: İşte en son bir felaket yaşadık Kartal. Buraya 3 kat izin almış, 3 kat izni 10 kata çıkarmış. Bu tamamen kaçak yapılaşma. Ama sadece o değil ki. İstanbul’un da Türkiye’nin de değişik yerlerinde buna benzer kaçak yapılaşmalar var. İzmir, Ankara, aklınıza neresi gelirse. Bu kaçak yapılaşmalar bizi tehdit ediyor. Hele hele deprem bölgelerinde. Bu tehdidin bir büyük depremde faturası ne olur belli değil. Ben bundan endişeliyim. Onun için de sürekli bu uyarılarımızı yapıyoruz.
KENTSEL DÖNÜŞÜM: Kentsel dönüşümde biz dedik ki burada oturanlara kiralarını verelim, kendileri hemen kiraya geçsinler. Ondan sonra da biz burayı gönüllülük esasına göre yıkalım, TOKİ ile olmazsa müteahhitler ile ama TOKİ’nin koordinesinde burada konutları yapalım ve bu konutlara kendilerini oturtalım. Çünkü bu kentsel dönüşüm aynı zamanda şehirlerimizin güzelliğini de getirecek. Bir diğer konu ‘benzersiz şehirler anlayışı’ ile bizim çok daha ilginç şehirlerimizi ile de tarihten gelen kendi hikayelerine uygun inşa edelim. Eğer bunu da yaparsak bu bir başka güzellik katacak.
AKILLI ŞEHİR: Bir başka adım olan “akıllı şehir uygulamaları” ile de teknolojinin tüm imkanlarını da insanımızın ayağına getirelim. Burada internet bağlantılarına varıncaya kadar her şey olacak. Altyapıyı da ona göre fiberoptik vs. ne gerekiyorsa oraya getirmiş olacağız. Bir başka adım da “çevreye saygılı şehirler” yapalım diyoruz. Millet Bahçeleri, Millet Kıraathaneleri bütün bunlar… Şu anda düşünün siteleri. Aynı binada komşular birbirini tanımıyor. Fakat geçmişe bakalım çocukluğumuza... Biz bırakın apartmanı falan o zaman tabi dikey mimari yok, sokaklarda hep beraber oynardık, çocukluğumuzu yaşardık. Ama şimdi çocuklar çocukluğunu yaşayamıyor. Millet Bahçeleri tuttu. Bu bahçelerin bir köşesinde Millet Kıraathaneleri yapılıyor. İnsanlar burada bir araya geliyor.
BÜYÜK ORANDA HALLETTİK: İstanbul’da bütün sıkıntılı ulaşımı, gerek metroyla metrobüs anlayışı getirmek suretiyle toplu taşımacılığı öne çıkararak büyük oranda hallettik.
SOSYAL BELEDİYECİLİK: Sosyal belediyeciliği çok önemsiyorum. AK Parti belediyeciliği zaten doğrudan insana dokunan, saygılı olan bir belediyecilik anlayışıdır.
DİKEY MİMARİ: Dikey mimariden bir an önce sıyrılmak gerek. Bizim kültürümüzde yatay şehirleşmeyi görürsünüz. Süleymaniye’nin etrafı şu an yenileniyor. Aslına uygun olarak inşa edilecek. Gerçekçi olmak lazım. Bazı konularda, belediye başkanları, belediye meclisleri sizler gibi düşünmeyebilirler. Benim arsam buradaki nüfusa cevap vermiyor. Onun için burada zemin +3 ile hareket edersek, buradaki vatandaşın konut ihtiyacını karşılayamayız diyorlar. Bunun için mecburuz diyorlar. Burada haklı oldukları yerler de var ama TOKİ aracılığıyla bazı farklı adımlar atılabilir.
KONTROLLÜ DARBE TARTIŞMASI: Bu ‘kontrollü darbe girişimi ise Bay Kemal senin 7 Ağustos’ta Yenikapı’da ne işin var? Cuma akşamına kadar zaten gelmeyeceğini bildirdin. Ama seni o kadar sıkıştırdılar ki dayanamadın ve Cumartesi günü Yenikapı’ya geldin. Bay Kemal’in 15 Temmuzla alakalı olarak söylediği bu sözü, FETÖ elebaşısı da kullandı. 16 Temmuz’da ‘kontrollü darbe’ dedi, işte orada kendisi açığa çıktı.
TRUMP İLE GÖRÜŞME: Sayın Trump ile ikili görüşmelerimiz olumlu geçer, olumlu geçmektedir. İş Suriye konusuna gelince olumlu bir görüşme yaptık diyebilirim. Savunma Bakanımız Washington’daydı. O da görüşmelerini yaptı. Bu görüşmeler ile birlikte iş daha iyi noktaya gelecek. Net bilgileri Sayın Bakan’dan alacağım. 75 milyar dolar hedefimiz de çok çok önemliydi. Patriotlar meselesi... “Sizin döneminizin değil Obama döneminin getirdiği neticedir. O zaman biz talep ettik. Obama Kongre’den bunu halledebilseydi bu noktaya gelmeyecektik.” Kendisi de bana ‘çok haklısınız’ dedi. Trump, Amerika’ya davet etti. Önce ‘ben sizi bekliyorum’ dedim. 31 Mart’tan sonra belki bir Washington ziyareti yapma durumum olabilir, belki kendisi (Trump) Türkiye’ye bir ziyarette bulunabilir.
BÜYÜKELÇİ ATANACAK: Uzun zamandır Amerika’nın Türkiye’de büyükelçisi yoktu. Şu anda çok önem verdikleri bir ismi Türkiye’ye büyükelçi olarak atıyorlar. Belki 1-2 hafta içerisinde büyükelçi göreve başlayacak.
GÜVENLİ BÖLGE: Güvenli bölge konusunda Sayın Trump ile aslında olayı belli bir noktaya taşıdık. Güvenli bölgeyi bizim stratejik anlayışımız dışında bir yere taşınırsa kabul etmemiz mümkün değil. Bizim sınırımızda bir güvenli bölge olacaksa, o bizim kontrolümüzde olur.
ÖNCÜ KONUMDAKİ FETÖ’CÜLERİ TOPLUYORUZ: Şu an itibariyle bize net ulaşan bir şey yok. Biz elimize geçen her belgeyi ABD’ye ulaştırıyoruz ve takipçisiyiz. ABD dışındaki ülkelerde de takibini yapıyoruz. Öncü lider konumundaki FETÖ’cüleri de toparlıyoruz. Yargılanmaları devam ediyor.
ERDOĞAN, BEKA TARTIŞMALARINI DEĞERLENDİRDİ: DEMOKRASİ YERELDEN BAŞLAR
Ankaralı kardeşlerim vatandaşlarım, sayın Özhaseki ile bu yola devam etme kararı verirse Ankara çok şey kazanacak. CHP’nin adayının afişlerinin altında CHP’nin logosu yok. CHP’nin adayı olduğu bilinirse oy alamayacağını biliyor. Siyaset bir kere şeffaf olarak yapılır. Gizli olarak yapılmaz. CHP’nin yanında kim var HDP var. HDP’nin arkasında kim var PKK var. İYİ Parti kimlere destek veriyor, bunlara destek veriyor. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Mehmet Özhaseki ise Cumhur’un adayı olarak ortada.
KAYYUM ATAMALARI: Terörle ilişkisi olmayan seçim kazanmışsa, o insanlara adımımız olmaz. Ama terörle ilişkisi seçim öncesi tespit edilememişse, daha sonra tespit edilirse onu orada tutmayız. Bunu ben değil yasalar söylüyor. Devletten aldığı parayı Kandil’e boca ediyorlar. Biz bu milletin parasını yatırım yapsınlar diye ödüyoruz. Tabii ki kayyumlar atanabilir. Bu kanunun, hukukun verdiği bir haktır. Biz halkımızı zulme teslim edemeyiz. Kayyum atamalarında geç kaldık. Daha zamanlı yapsaydık Güneydoğu çok farklı bir konumda olurdu.
ZİLLET İTTİFAKI KOLTUK KAVGASINDA: Demokrasi nereden başlar, yerelden başlar. Yerelde demokrasi yoksa genelde hiç olmaz. Yerelde beka meselesi hallolmadıkça genelde o sıkıntı yaşar. Dolayısıyla yerelde de biz beka meselesini çözüme kavuşturmamız lazım. Cumhur İttifakı bunu kanıtlamıştır. Ülkenin bekası için taban ve teşkilatlar uyum içinde çalışmaya devam ediyor. Zillet İttifakı kendi içinde koltuk kavgasında.
HDP’NİN ADAY GÖSTERMEMESİ: HDP, Güneydoğu’da aday gösteriyor. Onun aday gösterdiği yerde CHP, İYİ Parti aday gösteriyor mu? İYİ Parti’nin aday gösterdiği yerde HDP, CHP aday gösteriyor mu? İzmir aynı durumda. Mersin’de Adana’da durumlar aynı. Birinin olduğu yerde bir diğeri yok. Bazı yerlerde hesap şaşırması oluyor, buna girmedikleri oluyor. Olay çok daha ileri gidiyor. Pensilvanya’nın talimatları, Kandil’in talimatları var. ‘Güneydoğu’da Doğu’da kendi adaylarımızı destekleyeceğiz ama Batı’da AK Parti’nin MHP’nin kazanmaması için biz aday göstermeyeceğiz’ diye çok açık net kendi ekranlarından da bunu dinledik.
ANKET AÇIKLAMASI: Anketlere pek güvenim kalmadı. Geçtiğimiz seçimlerde gördük, yaşadık. Şimdi Ankara’da tecrübe ve dürüstlük önem arz ediyor. Biz Ankara’ya çok önemli bir ismi aday koyduk.
AFİŞLERDE CHP’NİN LOGOSU YOK: Ankara’da Özhaseki Bey yoğun bir çalışman
FETÖ VE KANDİL KOORDİNELİ: Bu tür şeylerde Kandil de Pensilvanya da iletişim ağları kesilmiş değil. Yeri geliyor Pensilvanya bunlarla koordine vaziyette. Bunların siyaset etme anlayışını etkiliyor. Aynı şekilde Kandil’de verdiği mesaj ve isimlerle bunları etkiliyor. Nerede aday çıkaracağız, çıkarmayacağız bunu belirleme noktasında kalıyor.
‘Kaşıkçı talimatını veren belli’
Cemal Kaşıkçı cinayetini örtbas etmek mümkün değildir. Biz bunu Suudi Arabistan yetkililerine dinlettik. Feveran ettiler. Bunu biz özellikle Kral Selman’la da görüştük. Veliaht Prens’le konuştuk. Biz bunlara verilecek ceza ne ise vereceğiz diyorlar. 2 uçakla gelen 15 kişinin ortak eylemi var. Veliaht Prens diyor ki: Kaşıkçı arkadan kaçıp çıktı. İşin ileri boyutlarını kendileri daha iyi biliyor. ‘Kesmeyi çok iyi bilirim’ diyen bir ahlaksız var. Bu isimler ortada olduğuna göre bunu Veliaht Prens bilmeyecek de kim bilecek? Talimatı veren belli? Bunu Amerika’da gelen heyet kararı adeta kendi aralarında vermiş durumdalar. BM’den gelene, CIA’den gelene dinlettik. Şimdi Suudi Arabistan Türkiye ile olan ilişkilerine yönelik farklı tavırlar içine girmeye başladı. Biz sizin lekelenmemeniz için adil davranmanızı istiyoruz.
YENİ ASKERLİK SİSTEMİ YAKIN
Tarih vermeyeyim de, yakın. Seçim sonrasına kalır. Savunma Bakanımız yurt dışında. O da gelecek. Yarın (bugü) Meclis Başkanlığı seçimi var. Saat 17.00 gibi biter diye düşünüyoruz. Sayın Bahçeli zaten bu noktada açıklamasını yaptılar. Biz de gerekli çalışmalarımızı yaptık.
‘AB’NİN AVRUPA’YA BİLE FAYDASI YOK’
Her şeyden önce Avrupa Parlamentosu’nun almış olduğu bu kararın kıymeti yoktur. Burada AB aslında büyük bir kriz içerisinde. Bunun ilk adımı Brexit idi. Bu Fransa’da yaşanan olaylar sıradan değil. Demek ki bir yerde boşluk var. Boşluk nedeniyle bunlar yaşanıyor. AB’nin maalesef şu anda Avrupa’ya bile faydası yok. Bunu ben neye benzetiyorum? Dünya 5’ten büyüktür diyoruz. AB bir defa bunu yakalayamadı. Türkiye’yi niye almıyorsunuz arkadaş diyoruz sizin nüfusunuz çok diyorlar. Fransa’nın Dışişleri Bakanı bana söyledi; siz Müslümansınız sizi AB’ye almazlar dedi. O günden bugüne kadar hep oyalama! Vizede aynı şeyleri yaptılar. Tabii burada milletim son sözü söyleyecek. Devam mı diyor devam. Tamam mı diyor tamam. Burası bir kabile devleti değil burası Türkiye ya.
‘İstanbul 1994 öncesi yaşanır halde değildi’
Erdoğan şunları kaydetti: 1994 öncesi İstanbul yaşanır İstanbul değildi. Çöp dağları vardı. Çukurlar vardı, çamurdan geçilmiyordu. Ben bot giyip bağcılarda seçim kampanyası yaptım, Güngören’de seçim çalışması yaptım. Biz oradaki seçimleri de 5 ilçeyi de bir arada kazandık. Ondan sonra oralar süratle değişmeye başladı. Bu başarı bir şeye inanmanın neticesidir. Büyükşehir Belediyesi olarak ilk hamleyi çöp üzerinden yaptık. Bir yıl içinde biz neticeye vardık. Habitat bildirgesine en temiz şehir olarak İstanbul girdi. Biz geldiğimizde İstanbul’da doğalgazın girdiği ev sayısı 50 bindi. Ben belediye başkanlığını bıraktığımda 1 milyon 250 bin eve doğalgazı verdik. Bu hava kirliliğinin azalmasını getirdi. Hava kirliliğinin en önemli sebebi kömürlerdi. O zaman gazeteler maske dağıtıyordu. O zaman en büyük sorunlardan birisi de susuzluktu. Gidiyorlardı tankerden verilen suyu alıyorlardı. İstanbul’un 2050’ye kadar su ihtiyacı giderilmiş vaziyette.
İSTANBUL DEPREMİ: Biz kaçak yapılaşmayla devam edersek deprem faturası bize çok ağır olur. Bugün Japonya’ya bakıyorsunuz 8-9 şiddetinde deprem oluyor, ağır bir durum söz konusu değil. Zemin etütleri ona göre, inşaatlar ona göre yapılıyor. Bizde ise kullanılan malzeme; Kartal’da gördük, deniz kumundan tutun, inşaat demirlerine kadar, bunların hepsi hurda. 3 kat olması gereken yer 8 kat 10 kat olursa bunlar karşınıza bedel olarak gelir. TOKİ bu hassasiyetlerin içindedir. Biz de bu konuda arkadaşlarımızı sıkıştırıyoruz. En ufak bir taviz, fire vermememiz lazım. TOKİ’yi biz para kazansın diye değil, şehirleşmede güveni, güzelliği yakalayalım diye kurduk.
EKONOMİDEKİ SPEKÜLASYONLAR: Bu yeni bir kampanya değil. S&P’nin Türkiye’ye karşı politik bir davranışı söz konusu. Bu değerlendirmeler ekonomik gelişmelerden uzak, siyasidir. Bankacılık sistemimiz sağlam bir şekilde yoluna devam ediyor. Rakamlar da bunu ortaya koyuyor.
TANZİM SATIŞ NOKTALARI: Bundan özellikle zincir marketler rahatsız oluyor. Biz nereden bu işe girdik. Baktık ki patatesler, soğanlar depolanıyor. Üreticiden 2-3 TL’ye alınıyor. Benim vatandaşıma geldiğinde 8-9-10 TL’ye geliyor. Zincir marketlerde bunun daha ileri seviyede olduğunu söylediler. Ben özel olarak bazı arkadaşlarımı gönderdim. Biz AK Parti belediyelerle bu işe girelim, hemen süratle çadırları kuralım dedik, bir anda fiyatlar yüzde 50 düştü. Fiyatlar düştükten sonra bu dediğiniz gündeme geldi. 31 Mart’a kadar bu süreci devam ettireceğiz. Et-kıymada da aynı oyunlar oynandı. Biz sthale girince fiyatlar düştü. Biz devletsek bu zulmü ortadan kaldıracağız. O zaman 81 vilayette tanzim satışları oluştururuz.