21.12.2013 - 16:03 | Son Güncellenme:
Aydın HASAN -milliyet.com.tr
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yolsuzluk operasyonunun siyasi boyutunun ardından hükümet, karşı atak çerçevesinde önemli bir adım daha attı. Hükümet, emniyet müdürlerine yönelik atama operasyonunun ardından 2005'ten bu yana yürürlükte olan adli kolluk yönetmeliğinde de önemli değişiklikler yaptı. İstanbul'daki yolsuzluk operasyonunda, emniyet müdürü ve valiye bilgi verilmediği iddia edilmişti. Yeni düzenleme ile savcıların emrinde polis ve jandarma tarafından yürütülen operasyonların emniyet müdürü, vali ve başsavcılara bildirilmesi zorunluluğu getirildi.
Yönetmelik değişikliğiyle adli kolluk görevlilerinin yürüttükleri operasyonları, Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirme zorunluluğu getirildi. Böylece Başsavcı, adli kolluk sorumlusu duruma getirildi.
Zekeriya Öz'ün koordine ettiği operasyon sürecinde, şu andaki yönetmelik yürürlükte olsaydı yolsuzluk operasyonuyla ilgili emniyet müdürünün yanısıra başsavcıya da bilgi verme zorunluluğu olacaktı. Öz'ün koordine edeceği yeni operasyonlarda, bu yolla başsavcıya polisin bilgi vermesi zorunluluğu getirildi.
Bugün yürürlüğe girdi
Yolsuzluk operasyonun yankıları sürüyor. Emniyet kadrolarında önemli değişiklik yapan hükümet, bugün de önemli bir düzenlemeyi hayata geçirdi. Adli kolluk yönetmeliğindeki önemli değişiklikler bugün Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Yönetmelikte, yapılan değişikliklerin, soruşturma kapsamında oğlu Barış Güler de tutuklanan İçişleri Bakanı Muammer Güler ile Adalet Bakanı Sadullah Ergin eliyle yürütüleceği belirtildi.
İçişleri Bakanı televizyondan öğrenmişti
İstanbul'daki yolsuzluk operasyonunun; emniyet müdürü, vali ve başbakan tarafından gözaltıların kamuoyuna yansımasından sonra öğrenildiği iddia edilmişti. Başbakan Yardımıcısı Bülent Arınç, "Bir İçişleri Bakanı'nın oğlunun gözaltına alındığını televizyondan öğrenmesi kadar acı bir şey olabilir mi?" demişti.
2005 yılından bu yana yürürlükte olan yönetmelikte önemli değişiklik yapan düzenlemelerle, benzeri bir durumun yeniden yaşanmasının önüne geçildi. Yeni düzenlemeye göre; adli kolluk görevlileri bir suça ilişkin ihbarı, el koydukları olayları, yakaladıkları kişileri, uygulanan önlemleri Cumhuriyet Başsavcılığı ile polis bölgesinde emniyet müdürüne, jandarma bölgesinde il jandarma komutanına, sahil güvenliğin sorumluluk alanında birlik komutanına, gümrüklerde ise gümrük muhafaza kaçakçılık ve istihbarat müdürüne bildirmek zorunda olacak.
Yeni yönetmelikte şu ifadeler yer aldı:
* Adlî kolluk görevlileri, kendilerine yapılan bir suça ilişkin ihbar veya şikâyetleri; el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri derhâl Cumhuriyet başsavcılığına ve en üst dereceli kolluk amirine bildirir ve ilgili Cumhuriyet savcısının emri doğrultusunda işin aydınlatılması için gerekli soruşturma işlemlerine başlar.
* Ceza Muhakemesi Kanununun 135. maddesinin altıncı fıkrasında sayılan suçlar nedeniyle yapılan soruşturmaların aşamaları hakkında Cumhuriyet savcısı tarafından doğrudan veya varsa ilgili Cumhuriyet başsavcı vekili aracılığıyla Cumhuriyet başsavcısına yazılı olarak bilgi verilmesi zorunludur. Bu bildirim yazıları görüldü şerhinden sonra soruşturma dosyasında muhafaza edilir.
En üst dereceli kolluk amiri, adlî kolluk hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi amacıyla adlî kolluk görevlileri üzerinde gözetim, denetim, planlama ve gerektiğinde diğer idari tedbirleri almaya ve iş bölümünü yapmaya yetkilidir.
* Aynı Yönetmeliğin 11. maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Cumhuriyet başsavcıları her yılın sonunda, bu Yönetmeliğin 3. maddesine göre belirlenmiş adlî kolluk sorumluları hakkında değerlendirme raporu düzenleyerek, mülki idare amirlerine gönderir.