24.12.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) nihai karar organı olan Büyük Dairesi’nin Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması gerektiğine yönelik kararına AİHM’nin İspanya’daki Batasuna Partisi kararını hatırlatarak tepki gösterdi. TBMM’deki bütçe görüşmelerinin ardından yapılan ilk AK Parti grup toplantısında konuşan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu da sert sözlerle eleştirdi. Erdoğan, özetle şunları söyledi:
MİLLETİN GÖZÜNE BAKA BAKA: Üslub-u beyan, ayniyle insan. Bunların da üslupları kişiliklerinin yansımasıdır.. Kendilerine itibar etmeyen işçi, çiftçi, öğretmen, yargı mensubu, polis, asker kim varsa herkese hakaret etmekten de çekinmiyorlar. Sanıyorum bunlar kendilerini halen herkesi karşılarında hizaya diktikleri tek parti devrinde sanıyorlar. Öğretmen CHP’liyse ‘makbul’, değilse ‘kötü.’ Çiftçi CHP’ye oy veriyorsa ‘iyi’, vermiyorsa ‘cahil.’ Bu listeyi her meslek grubu, her fert için uzatmak mümkündür. Sanıyorum bu zatlara Türkiye’nin 70 yıldır demokrasiyle yönetildiğini sık sık hatırlatmak gerekiyor.
CHECK-UP’TAN GEÇMELİ: (CHP) Kendi partilerinin içini bir ur gibi sardığı anlaşılan taciz, tecavüz ve hırsızlığa karşı erdemli bir duruş sergilemek yerine yalan ve iftira çıtasını yükselterek gündem saptırmaya çalışanlar beyhude yere çırpınıyorlar. CHP’nin eğer azıcık ar, haya duygusu varsa tüm bu taciz, tecavüz ve hırsızlık iddialarından temizlenmeden milletin karşısına çıkmaması lazımdır. Utanmadan, sıkılmadan, arlanmadan çıkıyor ‘Bizim başkanlarımız şöyle temizdir, böyle temizdir’ diyor. Ya şu anda adliye adliye dolaşıyorlar, bunların neresi temiz? Ciddi manada ruhsal ve fiziki olarak check-up’tan geçmesi lazım.
YENİ SAYFA: 2020 Avrupa ve Amerika ile ilişkilerimizin suni gündemlerle sınandığı bir yıl oldu. Türkiye hem Doğu Akdeniz meselesinde, hem de S-400’ler konusunda hak etmediği çiftçe standartlarla karşılaştı. Yeni yılda Amerika ve Avrupa’yla olan münasebetlerimizde yeni bir sayfa açmayı arzu ediyoruz. Uzattığımız eli tutan tüm dostlarımızla birlikte barış, adalet, refah, özellikle de bölgemizdeki gerilimlerin azaltılması için çalışmayı sürdüreceğiz.
İKİYÜZLÜLÜK: (Demirtaş kararı) AİHM bizim mahkemelerimizin yerine geçecek şekilde karar veremez. Sadece, burada verilen kararlar mahkemelerimizce değerlendirilir. AİHM bu kararı iç hukuk yolları tüketilmeden alarak istisnai bir uygulama yapmıştır. Kaldı ki biz bireysel başvuru adımını attığımız zaman Türkiye’de AYM’nin bir defa bütün yolları tüketme unsuru olarak gördük, ondan sonra AİHM devreye girebilir. Ama şimdi görüyoruz ki burada bütün yollar tüketilmeden AİHM bu tür kararları alma yoluna tevessül etmiştir. Tamamıyla bu adımlar siyasidir, bunun da gerekçesini biliyoruz. Demirtaş’la ilgili hüküm aynı mahkemenin İspanya’daki Batasuna Partisi kararındaki gerekçelerle açıkça çelişmektedir. Terör örgütünün şiddet eylemini kınamamayı teröre destek olarak kabul eden bir mahkemenin 6-8 Ekim 2014’te 39 vatandaşımızın hunharca katledilmesiyle sonuçlanan bir eylemin baş sorumlusunun tahliyesini istemiş olması, resmen çifte standarttır, hatta ikiyüzlülüktür.
KOBANİ’NİN KATİLİ: AİHM Türkiye nezdinde saygı görmek istiyorsa, önce dönüp kendi çelişkilerini sorgulamalıdır. Buradaki tartışmanın konusunun Avrupa Parlamentosu’nun terör örgütü olarak kabul ettiği PKK ile içli-dışlı olan, elinde onlarca masumun kanı bulunan siyasetçi maskeli bir kişi olduğunu tekrar hatırlatmak isterim. AİHM şu anda böyle bir teröristin arkasında olduğunu bilmelidir. Bilmiyorsa biz devamlı bunu söyleyeceğiz. Bu şahıs siyasi görevleri veya siyasi söylemleri sebebiyle değil terörle arasına mesafe koyamadığı, bölücü terör örgütünün emriyle onlarca kişinin ölümüne yol açtığı için milletimizin gözünde de suçludur. Kobani’nin katili budur. Diyarbakır’daki 53 gencin, yavrumuzun katili budur. Aynı mahkemenin FETÖ davaları için takınacağı tavrın da işaretleri şimdiden gözükmeye başladı. PKK’ya terör örgütü muamelesi yapmayan, PKK’yla irtibatlı kişileri terörist kabul etmeyen bu mahkemenin FETÖ ile ilgili olarak aynı yaklaşımı sergilememesini temenni ediyoruz. Aksi takdirde bunca çifte standarda ve riyakarlığa daha fazla tahammül etmek mecburiyetinde olmadığımızın da bilinmesini isterim.
KKTC Başbakanı Saner’i kabul etti
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Başbakanı Ersan Saner’i kabul etti. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde basına kapalı gerçekleşen kabul, 1 saat 30 dakika sürdü. Saner dün ayrıca Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay ile görüştü. Oktay, görüşmenin ardından “KKTC’de kamu çalışanlarında maaş ilgili bir müjde bekleniyor. Biz bu müjdeyi buradan paylaşmış olalım, herhangi bir sıkıntının olmayacağıyla alakalı. 800 milyon liralık nakdi aktarıyor olacağız” dedi.
Kredi ve burs ücreti 650 TL oldu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında üniversite öğrencilerine bir müjde vermek istediğini söyleyerek, Gençlik ve Spor Bakanlığı vasıtasıyla 2021’de niversite öğrencilerine verilecek kredi ve burs miktarının belirlendiğini kaydetti.
2020 yılında lisans öğrencilerine 550 lira, yüksek lisans öğrencilerine bin 100 lira, doktora öğrencilerine ise bin 650 lira kredi ve burs ödemesi yapıldığını söyleyen Erdoğan, “2020’de bu kredi ve burs ödemelerinin toplam miktarı 9 milyar 670 milyon lirayı buldu. Önümüzdeki yıl ise lisansta bu rakamı 550 TL’den 650 TL’ye çıkarmış bulunuyoruz. Aynı şekilde bin 100 lira olan yüksek lisansı da bin 300 liraya çıkarıyoruz. Doktorada ise bin 650 lira olan ödemeyi bin 950 liraya çıkarmış oluyoruz” dedi.
Büyükelçilik açılışına video mesaj
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin Dakka Büyükelçiliği’nin yeni kançılarya binasının, Bangladeş ile ilişkilere verilen önemin bir göstergesi olduğunu söyledi.
Erdoğan, Dakka Büyükelçiliği’nin yeni kançılarya binasının açılışı dolayısıyla düzenlenen törene video mesaj gönderdi. Resmi açılış için Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Dakka’da bulunduğunu, kendisinin de açılışa video mesaj yoluyla katılmaktan büyük memnuniyet duyduğunu ifade eden Erdoğan, “Bu güzel eser Bangladeş ile ilişkilere verdiğimiz önemin göstergesidir. Sadece ülkemize değil, Bangladeş’e de yaraşır bir yapı olsun istedik. Yapım işlerinin süratle tamamlamasına verdiği destekten dolayı Bangladeş Hükümeti’ne ve makamlarına teşekkür ediyorum” dedi.