06.11.2008 - 16:44 | Son Güncellenme:
Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, "PKK terör
örgütü, sınır ötesi dahil olmak üzere güvenlik güçlerimizin yaptığı operasyonlar
ve kararlılıkla uygulanmakta olan tedbirler neticesinde tükenme noktasına
gelmiştir" dedi.
Bakan Gönül, Uludağ Üniversitesinde düzenlenen, "Türkiye’nin İç ve Dış
Boyutta Güvenlik Stratejileri" konulu kongre kapsamında verdiği konferansta,
dünyanın "soğuk savaş"ın sona ermesiyle, önceden tahmin edilmesi güç bir
değişim sürecine girdiğini belirtti.
Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla başlayan bu süreçte "tehdit" ve
"güvenlik" algılamalarının temelden değiştiğini, bu değişimin uluslararası
ilişkileri, stratejik düşünceleri ve ittifakları derinden etkilediğini ifade eden
Gönül, güvenlik ve ekonominin, küreselleşmenin etkilerinin en yoğun görüldüğü
alanlar olduğuna dikkati çekti.
Gönül, "güvenlik" kavramının bugün "soğuk savaş" dönemindeki tek
boyutlu, devletten devlete yönelik klasik anlamda bilinen "simetrik tehdit"
konumundaki sadeliğinden çıkarak, "asimetrik ve çok boyutlu" bir kavrama
dönüştüğünü vurguladı.
Güvenlik kavramını sadece askeri değil, aynı zamanda siyasi, ekonomik,
hukuki, sosyolojik, psikolojik, teknolojik ve hatta coğrafi etmenleri bünyesinde
barındıran bir çerçevede tanımlamanın ve bu tanımı sürekli güncellemenin
gerekliliğine işaret eden Gönül, "Bu kapsamda, Türkiye olarak hedefimiz, gerek
içeride gerekse komşu ülkelerde ve ötesinde, barış ve refah içinde, istikrarlı,
iş birliğine dayalı ve beşeri kalkınmayı sağlayacak bölgesel ve uluslararası
ortam yaratılmasıdır" dedi.
"EN ÖNEMLİ TEHDİT, PKK TERÖRÜ"
Milli Savunma Bakanı Gönül, Türkiye’nin, bir yandan istifade edilebilecek
fırsatlarla diğer yandan çok yönlü yaklaşım gerektiren risk ve tehditlerle karşı
karşıya bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Günümüz güvenlik ortamının en önemli tehdit algılamalarından birisini
son derece organize yapıya sahip terörist örgütler oluşturmaktadır. Bu kapsamda,
ulusal ve uluslararası güvenliği etkileyen çok boyutlu, çok yönlü, öngörülmesi
güç ve sınır tanımayan asimetrik tehdit ve risklerin oluşturduğu
istikrarsızlıkların merkezinde kalan ülkemizi iç ve dış tehditlere karşı savunmak
son derece önemlidir.
Ülkemizin güvenliğine yönelik en önemli tehdit, PKK terörüdür. Terör
örgütü, ülkemizde yuvalanmış legal veya illegal örgütlenmelerinin yanı sıra
bulduğu dış destek vasıtasıyla özellikle büyük şehirlerimiz başta olmak üzere her
fırsatta vatandaşlarımızı çoğu kez tehdit yoluyla kışkırtmaya ve ’sivil
itaatsizlik’ eylemleriyle yönlendirmeye çalışmaktadır. Bu durum dikkatle takip
edilmekte ve güvenlik güçlerimizin sağduyulu tutumlarıyla özellikle masum
vatandaşlarımız ile terör örgütü mensupları ve onların yandaşlarını ayırt etmek
üzere büyük bir titizlik gösterilmektedir."
"PKK TERÖR ÖRGÜTÜ, TÜKENME NOKTASINA GELMİŞTİR"
"Bilindiği üzere PKK terör örgütü, sınır ötesi dahil olmak üzere
güvenlik güçlerimizin yapmış olduğu operasyonlar ve kararlılıkla uygulanmakta
olan tedbirler neticesinde tükenme noktasına gelmiştir" diyen Gönül, şöyle devam
etti:
"Terör örgütü, bu durum karşısında güçlü olduğu imajı vermek istemekte
ve yandaşlarını birlik içinde tutma gayretiyle yeni stratejik arayışlara
girmektedir. Terör örgütünün insanlık dışı eylemlerine karşı başta Silahlı
Kuvvetlerimiz olmak üzere tüm güvenlik güçlerimizin, hükümetimizin ve konuyla
ilgili tüm kurumlarımızın kararlı tutumunun sonuna kadar devam edeceğini, tespit
edilen idari, siyasi ve askeri tedbirlerin ısrarlı takipçisi olunacağını
özellikle belirtmek isterim."
"GÜÇLÜ, İSTİKRARLI, DEMOKRATİK, LAİK VE ÇAĞDAŞ TÜRKİYE"
Bakan Gönül, güçlü, istikrarlı, demokratik, laik ve çağdaş Türkiye’nin,
kendi güvenliğini sağlamasının yanı sıra bölgesinde barış, güvenlik ve istikrarın
sağlanması yönünde tarihi yükümlülükleri bulunduğunu ifade ederek, sahip olduğu
imkan ve yetenekleriyle dünyanın sayılı güçlerinden olan Türk Silahlı
Kuvvetleri’nin modernizasyon ihtiyaçlarının karşılanmasına ve modern savunma
sanayisinin geliştirilmesine yönelik yoğun çaba harcandığını kaydetti.
Türkiye’nin çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmak ve en medeni ülkeler
grubunda yer almak için Avrupa ile entegrasyonu milli hedef olarak takip ettiğini
belirten Gönül, bu kapsamda Türkiye’nin dinamizmi ve büyük potansiyeliyle AB
üyeliğinden en büyük beklentisinin toplum hayatı, ekonomi ve üretimde çağdaş
değer yargılarının ve Avrupa kalite standartlarının bir an önce yaygınlaşıp
yerleşmesi olduğunu bildirdi.
Gönül, bölgesel ve küresel önceliklerin yanı sıra askeri anlamda ikili
ilişkilerin geliştirilmesine de büyük önem verdiklerine değinerek, bugüne kadar
38 ülkeyle savunma sanayisi iş birliği, 43 ülkeyle askeri eğitim iş birliği, 51
ülkeyle çerçeve anlaşması yaptıklarını, 3 ülkeyle askeri eğitim iş birliği, 27
ülkeyle çerçeve anlaşması yapma çalışmalarının devam ettiğini kaydetti.
Türkiye’nin güvenlik stratejisinin ulusal bağımsızlığı, egemenliği,
toprak bütünlüğünü, ulusal ve uluslararası çıkarları koruma esasına dayandığına
işaret eden Gönül, şunları söyledi:
"Türkiye’nin dış politikasında önemli yere sahip olan Balkanlar,
Kafkaslar, Karadeniz, Orta Doğu, Akdeniz ve Orta Asya ile Avrupa’nın doğal
kesişim noktasında yer alan ülke toprakları etrafında güvenlik, istikrar, refah,
dostluk ve iş birliği ortamı yaratılması, temel hedeflerimizdendir."
Vecdi Gönül, konferansın basına kapalı bölümünde öğrencilerin sorularını
yanıtladı.