SiyasetKılıçdaroğlu Başbakan'ı topa tutttu

Kılıçdaroğlu Başbakan'ı topa tutttu

16.10.2012 - 17:11 | Son Güncellenme:

.

Kılıçdaroğlu Başbakanı topa tutttu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı kendi ülkesinde ve Suriye’de ayrımcılık yapmakla suçlayarak, Erdoğan’ın psikolojide ‘yansıtma’ adı verilen bir davranış bozukluğu olduğunu ileri sürdü. Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, Büyükşehir Belediye Kanunu Tasarısı’na değinerek, tasarının İçişleri Komisyonu’nda vatandaşın ne olduğunu öğrenmemesi için hızla görüşüldüğünü ifade etti.

Söz konusu tasarıyla bin 582 belediyenin kapatıldığını belirten Kılıçdaroğlu, partisi tarafından yapılan yerel referanduma işaret ederek, hafta sonu 98 beldede sandık koyduklarını belirtti. Oy kullanan 123 bin kişinin yüzde 98’inin “Belediyemiz kapanmasın” dediğini belirten Kılıçdaroğlu, vatandaşlara, “Biz üzerimize düşeni yaptık, yarın seçim olacak siz de yapın” diye seslendi.

-“DEVLET ADAMI AYRIMCILIK YAPMAZ”-

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu, devlet adamlığının farklı bir şey olduğunu, devlet adamının halkını düşünen, gelecekteki sorunları görüp önceden önlem alan kişi olduğunu ifade ederken, “Fitneciden, yalancıdan devlet adamı olmaz. Ayrımcıdan, bölücüden yana olan devlet adamı zaten olmaz. Bir devlet adamı halkını bölmez, ayrıştırmaz. Toplumu bölerseniz çatışma kültürünü beslemiş olursunuz. O nedenle devlet adamlığı kolay bir iş değildir. Devlet adamlığı kişisel kaprislerinin peşinde koşan kişi değildir. Devlet adamı ülkesini, halkını, halkın cebini düşünür, kendi cebini değil. Devlet adamlığı Fırat’ın kenarında bir koyun kaybolursa onun sorumluluğunu vicdanında hisseden adam demektir” dedi. Devlet adamının adaleti beyninde, vicdanında hissetmesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Kafasında adalet kavramı olmayandan devlet adamı olmaz, kin kusan insandan devlet adamı olmaz. Oğlunun cenazesine katılacak, akşam da ‘seni hapishaneye götüreceğim’ diyen adamdan devlet adamı olmaz. Kör bir kurşunun hesabını veremeyen, bir kuruşun da hesabını veremeyen, tüyü bitmemiş yetimin hakkını veremeyen adamdan devlet adamı hiç olmaz” diye konuştu.

“Toplum içinde ayrım yaparsanız devlet adamlığı kisvesini kimse size yakıştıramaz” diyen Kılıçdaroğlu, “Siz devlet adamı kisvesine bürünüp ülkeyi yönetir pozisyona gelip yurttaşlar arasında ayrım yaparsanız, onları birbirine düşürürseniz devlet adamı değilsiniz. Siz kendi ülkenizde bunu yapıyorsunuz, dışarıda da bunu yapıyorsunuz. Bakın Suriye’ye birbirlerini öldürüyorlar. Bu ülkenin yöneticileri ne yapıyor, çağırıyor bir grup insanı ‘gelin arkadaşlar, bakın size kamp yaptım, ben sizi eğiteceğim’ diyor, ‘adam nasıl öldürülür, bomba nasıl atılır, tuzaklar nasıl kurulur, onu öğreteceğim’ diyor. Sonra geliyor Suriye’ye orada kardeşini öldürüyor. Hangi çağda yaşıyoruz. Türkiye Cumhuriyetinin tarihine ihanettir bu. Böyle bir anlayış olabilir mi, hangi çağdayız? Türkiye Cumhuriyetinin tarihine ihanettir bu. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde olmamıştır böyle bir şey. Geldiğimiz noktaya bakın savaşın eşiğine getirdiler bizi” diye konuştu.

-“BAŞBAKAN KİŞİSEL HIRSLARI UĞRUNA ÜLKEYİ SAVAŞIN İÇİNE SOKUYOR”-

Haberin Devamı

Başbakan Erdoğan’ın ‘Rus uçağında mühimmat bulduk’ dediğini belirten Kılıçdaroğlu, “Şimdi ben bu mühimmatları merak ediyorum. Tankını, topunu, bombasını, silahını, tüfeğini, tabancasını nedir merak ediyorum, nedir bu mühimmat? Asker postalı mühimmat değildir. Afyon’daki mühimmat deposundaki patlamada, o depoda ne varsa biz onu görmek istiyoruz” dedi. Türkiye’nin itibarını Başbakanın korumak zorunda olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “Eğer bunu yapmazsanız ülkenin geleceğine de, güvenliğine de, itibarına da gölge düşürmüş olursunuz” dedi. Başbakan Erdoğan’ın bütün bu olayları görerek ve bilerek yaptığından hiç endişem olmadığını ifade ederek, Başbakan’ın Türkiye’nin geleceği ile ilgili bir kaygısı olmadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, “Onun yaptıklarının tek bir gerekçesi vardır, ‘Ben Başbakanlık koltuğunda nasıl oturabilirim ve ben Cumhurbaşkanlığına nasıl atlayabilirim.’ Kişisel ihtirasla yöneticilik yapabilir misiniz? Makam mevki nedir? Kişisel hırsların uğruna bu ülkeyi savaşın içine sokuyorsun sen” diye konuştu. Kılıçdaroğlu Başbakan’ın “ayrımcılığının” bununla da sınırlı olmadığını ifade ederken, “Bir ülkenin Başbakanı daha gencecik çocukların okulları arasında ayrımcılık yapabilir mi? O çocukların taze beyinlerine ayrımcılığı nasıl sokuyorsun. İnsanda biraz vicdan olur, oraya kadar nüfus ediyor, ayrımcılık yapıyorsun. Dokusunda var ayrımcılık” ifadelerini kullandı.

-“BAŞBAKAN’IN YANSITMA DİYE BİR PSİKOLOJİK BOZUKLUĞU VAR”-

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu, “Araştırdık, neden böyle bir hastalık var” derken, “ Sonunda bulduk. Psikolojide ‘yansıtma’ dedikleri bir davranış bozukluğu var. ‘Yansıtma’ dediğimiz davranış bozukluğunu şöyle tanımlanıyor kitapta; ‘Kişinin kendisindeki bozuk, yersiz davranışları, beğenmediği duygu, düşünce, istek ve amaçları başkalarına ya da çevresine yüklemesidir.’ Ne kadar kusur varsa başkasına yüklemesidir. İki türlü davranış bozukluğu ortaya çıkıyor yansıtmada. Bir, kişi beceriksizliğinin, yetersizliğinin, başarısızlığının nedenlerini başkalarında arar. İkinci yansıtma biçiminde, kişi kendisinin çirkin, olumsuz, sapkın istek ve tutumlarını başkalarına yakıştırır. Geldiğimiz nokta bu. Şimdi ben size soruyorum. Bu davranış bozuklukları kime ait. Kimde tecelli ediyor?” diye konuştu.

-“BİNLERCE ŞEHİT DEDEMİZİN ÖDEDİĞİ BEDELİ BU ÜLKENİN GENÇ ÇOCUKLARINA ÖDETMEK İSTİYOR”-

Haberin Devamı

Kendilerinin hiçbir zaman Esad rejimini savunmadıklarını, tam tersine Esad’ın yaptıklarını her yerde eleştirdiklerini ifade ederek, “Bize dönüp ne dedi; ‘Siz Baasçı’sınız.’ Savunsak, ‘savunuyoruz’ deriz. Neden, demokrasiyi bu ülkeye getiren CHP, bu ülkenin temellerinde harcı olan CHP bütün dünyaya demokrasi ve özgürlük getirmek ister de ondan. Devlet adamlığı kimliğine sahip olanlar tarih bilincine de sahip olacak. Yemen çöllerine, Afrika çöllerine, Libya’ya Kafkaslara, Balkanlara baksın. Binlerce şehit dedemizin türbeleri var orada. Bir bedel ödediler. Şimdi sen durup durduk yerde aynı bedeli bu ülkenin genç çocuklarına ödetmek istiyorsun. Neden? Suriye politikası konusunda çık bana aklı başında, haklı bir gerekçe söyle. Gerekçe yok” diye konuştu.

-“ELİN KİM OLDUĞU BELLİ, ELDİVEN DE ÇIKTI ORTAYA”-

Haberin Devamı

Türkiye’nin yanlış Suriye politikası nedeniyle bütün dünyada yalnızları oynadığını savunan Kılıçdaroğlu, Başbakan’ın son olarak da BM’ye savaş açtığını ifade etti. Hükümetin dış politika konusunda yanlış yaptığını defalarca söylediklerini belirten Kılıçdaroğlu, “Hatta bazen o kadar ileri gittik ki, ‘sen Batı’nın egemen güçlerinin Ortadoğu’da taşeronluğunu yapıyorsun’ dedik. Geldiğimiz noktada taşeron dedik ama galiba biraz insaflı davranmışız” dedi. ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın yaptığı bir açıklamada ‘Biz Türkiye ile el ve eldiven gibiyiz’ dediğini belirten Kılıçdaroğlu, “Elin kim olduğunu belli de eldivenin de kim olduğu çıktı ortaya. Eğer bu kadar dar bir pencereden bakarsanız Türkiye’yi Ortadoğu bataklığına sürüklemiş olursunuz. O bataklıktan bu politika ile çıkamazsınız” diye konuştu.

-“BUNLAR POSTER HÜKÜMETİ”-

Kılıçdaroğlu, Başbakan’ın kendilerini eski Başbakanlardan Bülent Ecevit üzerinden eski ABD Başkanı Bill Clinton’ın birlikte olduğu fotoğrafa gönderme yaparak eleştirdiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Recep Tayyip Erdoğan, sen Bülent Ecevit’in tırnağı bile olamazsın. Unutmayın, bunlar poster hükümetidir. Fotoğraf verirler, arkası farklıdır. İsrail’le kavga ettiler,’one minute’ dediler. Arkadan gittiler, Malatya Kürecik’e İsrail için füze kalkanını kurdular. Dokuz yurttaşımız uluslararası sularda hunharca katledildi. Meclise tezkere mi geldi? Hayır. Brüksel’e gittiler, otel odalarında ‘biz İsrail’le nasıl bir araya gelebiliriz’ diye pazarlık yaptılar. Bunlar ikiyüzlüdür. Gider fotoğraf çektirirler, ayak ayak üstüne atarlar. Sonra danışmanı gider Amerika’ya, ‘aman ha bunların kusurları oldu, kusura bakmayın. Bunları kullanın, deliğe süpürmeyin’ derler. Beyzbol sopasıyla ders alanlar bunlar. Beyzbol sopasıyla ders alacaksın, Bülent Ecevit’in aleyhine konuşacaksın. Bülent Ecevit ‘afyon ekmeyin’ diye kendisine yazı geldiğinden ‘ben ülkemin çıkarlarını düşünürüm, bu ülkeye afyonu ekerim’ diyen adamdır. Kıbrıs’ta soydaşlarımız öldürülürken ‘gidemezsin’ dediler, 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’nı yapan adamdır Bülent Ecevit. Bülent Ecevit’in ellerinde Irak’ta öldürülen 1.5 milyon insanın kanı yoktur. Irak’ta tecavüz edilen on binlerce Müslüman kadının ayıbı yoktur Bülent Ecevit’in ellerinde” dedi.

Başbakan Erdoğan’ın, eski Libya lideri Muammer Kaddafi’nin elinden ödül aldığını ifade eden Kılıçdaroğlu, “Bir de para alacaksın 25 bin dolar. Sayın Başbakan sen o 25 bin doları ne yaptın? Açıklama yapmıştı; ‘şehit ailelerine vereceğim’ diye. Hangi şehit ailesine o 25 bin doları verdin? Çık anlat. Kaddafi’ye gideceksin ödül alacaksın. Sonra sırtından hançerleyeceksin. Bülent Ecevit’te böyle bir utanç yoktur” diye konuştu.

-“ADAM ÇAPSIZSA BUNDAN VAZGEÇME ŞANSI YOK”-

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na daha önce dediği ‘çapsız’ söylemini yineleyen Kılıçdaroğlu, “Ben taşeronluk demiştim ama taşeronluk çapsızlıktan daha iyi, çünkü taşeronluktan her an vazgeçebilirsin ama bir adam çapsızsa bundan vazgeçme şansı yoktur” dedi. Başbakan Erdoğan’ın da politikadan anlamadığı için, önünde “profesör” yazıyor diye Davutoğlu’nun kuyruğuna takıldığını ileri süren Kılıçdaroğlu, “Şimdi girdikleri bataklıktan çıkamıyorlar” dedi. Suriye ile Libya arasındaki farkı sıradan bir ortaokul mezunun, Afrika’nın üçüncü dünya ülkelerinde Dışişleri Bakanlığında orta düzeyde bir memurun, normal bir gazete okurunun bile bildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Bu farkı kavrayamayacak kadar çapsız olan bir kişi var. O da Türkiye Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı ve onun adı da Ahmet Davutoğlu” dedi.

-AKP KIRKLARELİ İL BAŞKANI: “YA GEREKENİ YAPACAKSIN YA DA BEN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM”-

Kılıçdaroğlu, konuşmasında Hz. Muhammed’e kimlik kartı çıkaran AKP Kırklareli İl Başkanı Hüsmen Ağa Terkin’e ise sert tepki gösterirken, “Sömürüye bakın. Sen kimsin? Hangi ahlakla, hangi inançla Sevgili Peygamberimize kimlik çıkartıyorsun?” diye sordu.

Din simsarlığının, dini siyasete alet etmenin çok tehlikeli olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, Terkin’in Hz. Muhammed’in çocuklarının birisinin adını da Tayyip koyduğunu belirterek, “İnsanda biraz utanma olur, Hazreti Muhammed’e saygı olur. Onun mezhebine saygı olur. Sen kimsin ki çocuklarının arasına Tayyip’i koyuyorsun. Samimi söylüyorum; bu kadar büyük bir ahlaksızlığı, alçaklığı, densizliği ne gördüm, ne duydum ne de işittim. Sözde kimlik kartının arkasına da AKP’nin amblemini koyuyor. Bütün inançlı Müslümanlara sesleniyorum, bu densizliği yapan kişiye Recep Tayyip Erdoğan bir şey yapmazsa o da onun suç ortağıdır. Siz nasıl böyle bir densizlik yapabilirsiniz?” dedi. Başbakan Erdoğan’ın bu konuda henüz bir şey söylemediğini belirten Kılıçdaroğlu, “Kabul ediyorsun o zaman. Ya o İl Başkanına gerekeni yapacaksın ya da ben arkasını bırakmayacağım” dedi.

KEŞFETYENİ
Kanseri yenmişti! Ünlü şarkıcı son halini paylaştı
Kanseri yenmişti! Ünlü şarkıcı son halini paylaştı

Cadde | 24.04.2025 - 10:02

Kanserle mücadelesini kazanan şarkıcı Şimal, eski günlerine kavuşmak için gün sayıyor.

Yazarlar