05.12.2013 - 02:30 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, Taraf gazetesinde Mehmet Baransu imzasıyla yer alan fişleme belgesinin MİT içinden sızdırıldığını söyledi. Çelik, cemaatlerin fişlenmesi konusunda, “Kamuda gizlilik derecesi olan makamlara mevkilere ve bazı kurumlara eleman alınırken, ‘güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması’ diye bir uygulama yapılır. Bu 2001 yılında DSP, MHP ve ANAP iktidarı döneminde çıkartılan Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’nin 7. ve 8. maddelerine göre yapılır” dedi.
‘Gülen’in okullarına sahip çıktı’
Çelik, dün Ak Parti Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, iktidar ile Gülen Cemaati arasında dershaneler konusunda başlayan gerilimle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Çelik, yurtdışında açılan Türk okullarının Rusya başta olmak üzere bazı ülkelerde sorunlarla karşılaştığını belirterek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sorunların aşılması için okullara sahip çıktığına bizzat şahit olduğunu söyledi. Hükümet üyelerinin, Türk insanının yurtdışında kurduğu ve iftihar vesilesi olan bu okullara sahip çıkmak için birbirleriyle yarıştığını ifade eden Çelik, “Sayın Başbakanımız ve Cumhurbaşkanımız gittikleri her ülkede bu okulları bizzat ziyaret etmiş ve bu okullar aleyhine estirilen dedikoduların da önüne geçmişlerdir” dedi.
Ak Parti mağdur oldu
Ak Parti’nin bizzat kendisinin 27 Nisan Bildirisi ile birlikte bir e-muhtıranın hedefi haline getirildiğini vurgulayan Çelik, “Tekrar altını çiziyorum, ‘A’ cemaatine, ‘B’ cemaatine yönelik devlet içerisinde devlet gücü kullanan bazı unsurların yaptığı olumsuzlukları eğer Ak Parti’ye mal ederseniz, Ak Parti’nin bizzat mağdur ve mazlum olduğunu nereye yerleştireceksiniz” diye sordu.
Kırmızı Kitabı kaldırdık
Çelik, hükümetlerinin Milli Güvenlik Kurulu’nu sivilleştirdiğini, dini hassasiyet taşıyan gruplar, vakıflar ve cemiyetleri hedef alan Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’ne (kırmızı kitap) son verdiğini ifade ederek, vesayetin bir uzantısı olarak gördükleri Başbakanlık Takip Kurulu’nun ortadan kaldırıldığını ve EMASYA Protokolü’ne son verildiğini de anımsattı.
‘Ak Parti direkten döndü’
Çelik, Ak Parti’nin 2008’de kapatmayla karşı karşıya kaldığını ve partinin “tabiri caizse adeta kale direğinden döndüğünü” ifade etti. 2010 Referandumu’na kadar statükonun, vesayetçi güçlerin bir numaralı hedefinin Ak Parti hükümeti ve hükümetin üyeleri olduğunu belirten Çelik, şöyle devam etti:
“Ben bakan olur olmaz Sayın Başbakan, bana bu dershanelerin bir hale yola koyulmasıyla ilgili bir emir verdi. Ben de o günkü şartlarda bunun nasıl yapılamayacağını anlattım, ikna ettim, uzun uzadıya bunu paylaştım. Son günlerde belli grupları 2012 ve 2013’te fişledikleri iddiaları var. Ben bunun detayına girmiyorum. Kamuda gizlilik derecesi olan makamlara mevkilere ve bazı kurumlara eleman alınırken, ‘güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması’ diye bir uygulama yapılır. 2001’de DSP, MHP ve ANAP iktidarı döneminde çıkarılan Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliği’nin 7. ve 8. Maddelerine göre bu yapılır. Kimdir bunlar genellikle askerlerle, emniyet mensuplarıyla ilgili yapılır, bakanlıklara üst düzeye atanacaklarla ilgili yapılır. Ceza ve tevkif evlerinin birinci dereceden sorumluluk alacak olanlarla ilgili yapılır. Hakimlik, savcılık ve kaymakamlık gibi önemli noktalarda görev alacaklarla ilgili bu güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılır.”
Çelik, Taraf gazetesinde yer alan fişleme haberiyle ilgili olarak, şunları söyledi:
“MİT’in başına Hakan Fidan da gelse Ahmet, Mehmet de gelse MİT’in on yılların alışlanlıklarından bir günde sıyrılması mümkün değildir. MİT’in bir veri tabanı vardır. Her taraftan hakkında inceleme soruşturma arşiv araştırması yapılacak şahıslarla ilgili gelen bilgiler bir havuzda toplanır. Bu gelen bilgiler yazı çerçevesinde eğer bir kuruma gönderilecekse o şekilde gönderilir. Son günlerde bazı şahıslarla ilgili gazetelerde yer alan bilgilerin hiçbirisi MİT’in müsteşarıyla da, ilgili müsteşar yardımcısıyla da hepsiyle teker teker görüşmemin sonucundaki bilgileri sizlere aktarıyorum. Hiçbir kurum ve kişiyle bu bilgiler paylaşılmamıştır. MİT’in veri tabanında biraraya getirilen bilgiler birileri tarafından içeridekiler tarafından bu adı geçen gazeteye servis edilmiştir. Bu hukuken de şu yapılmıştır. Özellikle Ak Parti’yle belli konularda tartışmaları olan bazı kesimlere mensup veya yakın kişiler seçilmiştir. Hepsine baksanız belki başka başka insanlarla ilgili bilgiler vardır.”