'Dostlarımızla iktidar olacağız'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, tek aday olarak girdiği olağan parti kurultayında yeniden genel başkan seçildi. Kılıçdaroğlu böylece, 2010’dan bu yana altıncı seçimli kurultayından da zaferle çıkmış oldu.

Kurultay konuşmasında, CHP’nin 1959’da Demokrat Parti iktidarına karşı hazırladığı İlk Hedefler Beyannamesi’ne benzer “İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi”ni açıklayan Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde yapacaklarını 13 madde halinde anlattı. Kılıçdaroğlu, kurultay delegelerinin oy birliği ile kabul edilen beyannameyle seçmene “yeni anayasa” ve “güçlendirilmiş parlamenter sistem” vaat etti.

TARİHİN DÖNÜM NOKTASI

Kılıçdaroğlu, “Millet İttifakı’nı oluşturan dostlarımızla ilk seçimlerde iktidar olacağız. Tarihin dönüm noktasındayız. Gün kavga günü değil. Gün, Türkiye’yi ekonomik, siyasal ve toplumsal buhrandan çıkarma günüdür” dedi. Kurultayda, Kılıçdaroğlu’nun karşısına aday olmak isteyen, ancak adaylık için gerekli imza sayısına ulaşamayan Parti Meclisi (PM) üyesi İlhan Cihaner, eski milletvekili Aytuğ Atıcı ve Prof. Dr. Tolga Yarman, parti yönetimini sert sözlerle eleştirdi.

CHP’nin 37. Olağan Kurultayı dün genel başkanlık seçimleriyle başladı. Kılıçdaroğlu 1 saat 4 dakika dakika süren ve partisinin İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi’ni açıkladığı konuşmasında, şu mesajları verdi:

ÇAĞRI KURULTAYI

ÖRNEK OLACAĞIZ: Bütün vatandaşlarımızı kucaklıyor, hepsinin sorunlarına çözüm üreteceğimizi ilan ediyorum. Bu kurultay TBMM’nin açılışının 100. yılında yaptığımız kurultaydır. Bu kurultay bizi 2023’e taşıyacak kurultaydır. Bu iktidar kurultayının on binlerin katıldığı ortamda yapılmasını arzu ederdik ama Kovid-19 izin vermedi.

Bu kurultay sadece vatandaşlarımızın değil, Orta Doğu’dan, Afrika’dan, Amerika’dan, Rusya’dan uzak Asya’ya kadar tüm dünyanın gözünün kulağının olduğu bir kurultaydır. Bu kurultay; sosyal, kültürel, siyasal ve ekonomik buhrandan nasıl çıkacağımızı anlatacağımız kurultaydır. Bu çıkış yolu tüm dünyaya örnek olacaktır. Bu kurultay alçak gönüllü bir uygarlığın inşasına çağrı kurultayıdır.

UMUTSUZLUK YOK: Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en ağır buhranını yaşıyor. Bu buhran; yönetim, demokrasi, ekonomi, toplumsal ve kişisel sağlığımızı birliğimizi ve beraberliğimizi derinden dinamitleyen bir buhrandır. Hiçbir vatanseverin, hiçbir CHP’linin umutsuzluğa kapılma hakkı da yetkisi de yoktur.

‘PARÇA PARÇA YIKACAĞIZ’

ÇEKİP ÇIKARACAĞIZ: Biz birlikte, Türkiye’yi bu buhrandan çekip çıkaracağız. Adalet Yürüyüşü’nün son gününde Maltepe’de, ‘bu bir son değil bu bir yeni başlangıçtır’ demiştim. ‘Önümüzdeki duvarı yıkacağız’ demiştim. 31 Mart yerel seçimlerinde, duvarın arkasına geçtik. O duvarı şimdi dostlarımızla birlikte ve milletimizin ferasetiyle parça parça yıkacağız.

BEŞ TEMEL SORUN: Türkiye’nin önündeki beş temel sorun elimizi kolumuzu bağlıyor. Saray ne diyorsa yargı onu yapıyor, egemen güçler ne diyorsa saray da onu yapıyor. Talimat veriyor, ‘Osman Kavala, Selahattin Demirtaş içeride kalacak’. Gereği yapılıyor. 20 Temmuz darbe sürecini yaşıyoruz. Böyle bir ortamda demokrasiden söz etmek mümkün değil.

‘BU YOKSULLUK NE?’

HESAP SORMALIYIZ: İkinci sorunumuz; ekonomi. Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığı tehlike altında. 79 yılda bütün hükümetlerin yaptığını sattılar. Vatan toprağını sattılar. 18 yılda 2 trilyon 400 milyar dolar para harcadılar, bu işsizlik, yoksulluk, bu sefalet ne? Hep beraber hesap sormak zorundayız: Neden bu hale getirdiniz memleketi?

ONURU YOK: Üçüncü sorunumuz dış politika. Türkiye bugün egemen güçlerin taleplerini yerine getiren bir devlet konumuna düşürülmüştür. Ekonomide, siyasette bağımsızlığını büyük ölçüde kaybetmiştir. Süleyman Şah Türbesi’ni bayrağı indirip türbeyi kaçıranlar vatan hainleridir. Suriye’de 36 askerimiz şehit oldu. 36 askerimizin kanı yerde duruyor. Askerlerimizi şehit edenlerin sizden özür dilemesini beklerken, siz koşa koşa Moskova’ya gideceksiniz, ‘ben ettim sen etme’ diyeceksiniz. Böyle bir dış politikanın onuru yoktur. Dördüncü, eğitim sorunumuz... Sürekli değişen eğitim politikalarıyla Türkiye bilgi çağından koparılmıştır.

“KÜRT SORUNU” MESAJI: Beşinci sorun toplumsal barış... Toplumsal barışımız temelden dinamitlenmiştir. Siyasi iktidar, başta Kürt sorunu olmak üzere, neredeyse tüm toplumsal sorunlarda, kutuplaşma ve kamplaşmayı derinleştirmekte ve politikaları bunun üzerine inşa etmektedir.

FİRAVUNLARIN İKTİDARI: Bu sorunları sizlerle, yol arkadaşlarımızla çözeceğiz. İkincisi Millet İttifakı’nı oluşturan dostlarımızla çözeceğiz. Önümüzdeki ilk seçimlerle dostlarımızla beraber iktidar olacağız. Firavunların iktidarını yıkıp, halkın iktidarını kuracağız. Her firavunun bir Musa’sı, her Nemrut’un bir İbrahim’i vardır.

VESAYETTEN UZAK ANAYASA YAPILACAK

YENİ ANAYASA: İkinci Yüzyıla Çağrı Beyannamemizi hazırladık. Birinci hedefimiz yeni bir anayasa ile güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçeceğiz. Güçlü demokratik parlamenter sistem için öncelikle geniş bir mutabakat sağlanacak, her vesayetten uzak, darbe hukukundan arınmış yeni bir güçlü anayasa yapılacak. Bu anayasada cumhurbaşkanının tarafsız olması sağlanacak. Partili ve yanlı cumhurbaşkanlığı uygulamasına son verilecek.

Cumhurbaşkanı samimi olacak, kandırılmayacak, aldatılmayacak, namuslu, dürüst, bu toprakların evladı olacak. Kuvvetler ayrılığı, denge-denetim esas alınacak. Yüksek yargı organları ve mahkemeler üzerinde yasama ve yürütmenin vesayetine son verilecek. Yasa tasarı ve teklifleri TBMM komisyonlarında görüşülürken; ilgili meslek, sivil toplum kuruluşları ve uzmanların görüşleri alınacak. Kaptı kaçtı kanun olmaz.

İŞTE 13 MADDELİK İKİNCİ YÜZYILA ÇAĞRI BEYANNAMESİ

TBMM’DE ÇÖZÜLECEK: (13 maddelik beyannameyi okudu) 1; düşünceyi ifade, örgütlenme ve basın özgürlüğü koşulsuz güvence altına alınacak. 2; Türkiye’nin toplamsal barışı ve huzuru sağlanacak. Başta Kürt sorunu olmak üzere tüm toplumsal sorularımız demokrasi ışığında ve TBMM’de çözülecek. Kürt sorunun egemen güçlerin manivela olarak kullanmasına asla izin vermeyeceğiz. 3; devlet yönetiminde ve toplumsal düzende liyakat istemi hakim kılınacak. Güreşçiden banka yönetim kurulu üyesi, akademik hırsızdan rektör, rüşvetçiden büyükelçi olmayacak. 4; seçim yasası değişecek, milletin vekilini millet seçecek. Seçim barajı kaldırılacak. Cinsiyet kotası getirilecek, kadınların parlamentoda temsili güvence altına alınacak. 5; Siyasi Ahlak Yasası ile siyaset kirlilikten arındırılacak.

Asgari gelir düzeyi

HESAP KOMİSYONU: 6; Kamu İhale Kanunu ve Rekabet Kanunu yeniden şekillendirilecek. 7; Sayıştay gerçek işlevine kavuşturulacak. Ulusal Vergi Konseyi kurulacak. Biz iktidar olacağız, iktidar olmak için her şeyimiz hazır ve biz muhalefete hesap vermeyi yasal düzenleme olarak Meclis’e getireceğiz. 8; güçlü bir stratejik planlama teşkilatı kurulacak.

KAYYUMA SON: 9; eğitim sistemi tüm bileşenlerin ortak çabasıyla yeniden yapılandırılacak. 10; gelecek nesiller için ekosistem hakkı korunacak. 11; güçlü sosyal devletin ilk adamı olarak Aile Destekleri Sigortası Kurumu kurulacak. Vatandaşlarımıza asgari gelir düzeyi sağlanacak. 12; yeni bir merkez-yerel dengesi oluşturulacak. Yerel yönetimlerin gelirleri arttırılacak, kayyum uygulamalarına son verilecek. 13; Ortadoğu Barış Ve İşbirliği Teşkilatı kurulacak. Akılcı, barışçıl dış politika izlenecek.

KAVGA GÜNÜ DEĞİL: Her bir delegemiz 13 maddeyi ezberleyeceksiniz. (Beyannamenin oylanarak kabul edilmesinin ardından) Tarihin bir dönüm noktasındayız. Gün kavga günü değil, birlik ve beraberlik günüdür. Gün, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ekonomik, siyasal ve toplumsal buhrandan çıkarma günüdür. El kaldırdınız evet diyerek tarihsel bir sorumluluğu üstlendiniz. Niçin; Türkiye’nin refahı, huzuru için.

1251 OYLA SEÇİLDİ

‘24 SAAT ÇALIŞACAĞIM’

Kılıçdaroğlu’nun tek aday olarak girdiği genel başkanlık seçiminde 1356 kurultay delegesinin, 1318’i oy kullandı. Kılıçdaroğlu geçerli 1251 oyun tamamını alarak yeniden genel başkan seçildi. Kılıçdaroğlu, teşekkür konuşmasında, şunları kaydetti:

“Hepimiz bir beyannamenin altına imza attık. İmza atan her delegemiz halkın umududur. Cumhuriyet’in kurulması, çok partili yaşama geçilmesi, 1970’lerde sosyal demokrasinin politikada yerini alması. Şimdi 4. devrime hazır olacağız. En geç 2023’te Cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandıracağız. Zor bir görev üstlendiğimizi görüyoruz ama bu zorluk umudumuzu perçinlemiştir.

Toplumu bölerek, kendi iktidarlarını korumak isteyenler, bize karşı çıkabilirler, baskı yapabilirler, linç girişiminde bulunabilirler. Ne yaparlarsa yapsınlar inancımızdan asla vazgeçmeyeceğiz. Verdiğiniz her oya layık olmaya çalışacağım. Bu ülkeyi huzura kavuşturmak için hiç kimseyi ötekileştirmeden 24 saat çalışacağım. Kavga zamanı değil, birlikte olma zamanı. Yeni siyaset anlayışı ile yola çıkacağız.

Çalışacağım, mücadele edeceğim. Ne yaparlarsa yapsınlar ülkeye hizmet etmek benim için mübarek bir görevdir.”

Kılıçdaroğlu eşi ile geldi

CHP lideri Kılıçdaroğlu, kurultay salonuna eşi Selvi Kılıçdaroğlu ile birlikte, delegelerin alkışları eşliğinde giriş yaptı. Salona maske takarak giren CHP lideri ve eşi, protokolde yan yana oturdu. Kılıçdaroğlu’nun girişi sırasında kurultay için bestelenen iki şarkıdan biri olan, “Hak hukuk adalet/yolunda asalet/yürüyor iktidara Kılıçdaroğlu” dizelerini içeren beste çalındı.