06.04.2021 - 07:00 | Son Güncellenme:
MEHTAP GÖKDEMİR Ankara
MEHTAP GÖKDEMİR Ankara
Edinilen bilgiye göre Kılıçdaroğlu, şu değerlendirmeleri yaptı: “İnsanlar kendi düşüncelerini açıklamıştır. En fazla darbe mağduru olan CHP’dir. Bütün darbelerden en çok zarar görmüş partiyiz. Bütün darbelere karşı olmuşuz. CHP iktidara en yakın olduğu dönemde darbeler yapılmış ve bizim iktidarımız engellenmiş. 27 Nisan e-muhtırası bile görünüşte AK Parti’ye ama gerçekte CHP’ye zarar vermiştir. Bu darbelerde genel başkanlarımız tutuklanmıştır, partimizin mallarına el konmuştur. Biz her türlü darbeye karşıyız. 12 Eylül’e de karşıyız, 27 Mayıs’a da karşıyız. 15 Temmuz’a da karşıyız. 20 Temmuz sivil darbesine de karşıyız. Biz üç yere siyaset girmesin istiyoruz. Ne diyoruz; camiye, kışlaya, okullara siyaset sokmayın diyoruz.
‘Montrö güvencedir’
Montrö bir güvencedir. Türkiye için bir güvencedir. Bu güvencenin ortadan kalkmasından kaygı duyulması kadar doğal bir şey yoktur. Bundan en çok kaygıyı da denizciler duyar. Montrö’yü en iyi onlar bilir. Söyledikleri düşünce özgürlüğüdür. Bunu darbe çağrısı olarak nitelendirmek gerçekten akılla bağdaşacak bir şey değil. Bunlar görevleri sırasında darbe yapmamışlar da şimdi mi darbe yapacaklar? 15 Temmuz’da görevdeyken darbe yapmamışlar. Hele hele içlerinde bazıları var, 15 Temmuz akşamı sivil kıyafetle gidip FETÖ’cülerle, darbecilerle çarpışmış. Bu insanlara nasıl darbeci dersiniz? Devletin özgüveni yüksek olur, böyle devleti özgüveni düşük bir halde göstermeleri doğru değil. Devleti zaaf halinde göstermek doğru değil. Ama bir diğer niyet; Türkiye’nin gündemine darbeyi oturtmak istiyorlar, oysa Türkiye’nin gündeminde mutfak var, mutfaktaki kaynamayan tencere var. Darbecilikte kimse Erdoğan’ın eline su dökemez. Boğaziçi’ne darbeyi o yaptı, Davutoğlu’na darbeyi o yaptı, 20 Temmuz’da OHAL ilan ederek sivil darbeyi o yaptı. Merkez Bankası’na darbeyi o yaptı. Beğenmediği kişiysen ya ‘darbecisin’ ya ‘teröristsin’.” CHP MYK’da ayrıca ‘güvenlik soruşturması’ teklifinde yaşanan ‘oylama krizi’nin Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesi kararı verildi. Toplantıda uzun zamandır boş olan Gaziantep İl Başkanlığı’na Neşet Uçar getirildi.