SiyasetBahçeli: Yaşadığımız sancılar 7 K'lı tahribat zinciridir

Bahçeli: Yaşadığımız sancılar 7 K'lı tahribat zinciridir

29.01.2011 - 14:16 | Son Güncellenme:

.

Bahçeli: Yaşadığımız sancılar 7 Klı tahribat zinciridir

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti iktidarıyla yıllar içinde toplumsal taleplere göre şekillenmiş toplumsal kurumların ve oluşmuş yapının alt üst olmakta olduğunu iddia etti. Bahçeli, "Zira yaşadığımız sancılar mutlaka olması gereken toplumsal değişim arzusundan ziyade kötü bir yönetimin neden olduğu kriz, kargaşa, kaos, korku, kutuplaşma, kavga ve karanlıktan oluşan 7 K'lı tahribat zinciridir" dedi.

Haberin Devamı

MHP Lideri Bahçeli, partisinin Antalya'nın Manavgat İlçesi Sueno Otel'de düzenlediği Akademisyenler Çalıştayı'nda konuştu. 44 üniversiteden 567 akademisyenin katıldığı ve 2 gün devam edecek çalıştayın açılış oturumunda Bahçeli, Türk milletini ve devletini oluşturan toplumsal kurumların yozlaşma ile karşı karşıya kaldığını savundu. Devlet Bahçeli, "Bir toplumu değiştirmek isteyenlerin başvurduğu en kestirme yapay yol önce toplumsal kurumları değiştirmekten geçmektedir" dedi. Bu konuda toplumsal taleplerin çok ötesinde kurumsal zorlamalara müracaat edenlerin, toplumu kazanmadan dayatmaya başvuranların, toptan eski kurumu yıkarak yeni olduğunu zannettiklerini eskiyi topluma zorlayanların başarısızlıklarına tarihin şahit olduğunu kaydeden MHP Lideri Bahçeli, "Ne varki toplumsal kurumları ortadan kaldıran, yerine yenilerini koymaya çalışanlar kadar mevcut yapıları ve özürlü siyaset algılarıyla, kötü yönetimleriyle tahrip edenler de aynı çıkmaz yolun yolcularıdır. Zarar vericilerdir" diye konuştu.

Haberin Devamı

3 ÇOCUKTAN BAŞKA NE DEDİ?

Türk milletinin temel bir toplumsal kurum olan ailenin zayıflamaya yüz tuttuğunu savunan MHP Genel Başkanı Bahçeli, "Ancak AKP iktidarının üç çocuk tavsiyesi dışında aileyi koruyucu hiçbir tedbir almadığı da bir gerçektir. İstismar edilen, çalıştırılan, dilendirilen, organları alınan, şiddete maruz kalan çocukların varlığı bu kurumun üzerindeki ağır tahribatın eseridir. Kadınların sorunları da çocukların sorunlarından az, çektikleri sıkıntılardan eksik değildir. Aile maalesef ahlaki yozlaşmanın kaynağı haline gelmiştir" şeklinde konuşmasına devam etti.

Toplumsal kurum olan dinin, toplum bünyesinde de yaşamaya devam etmesine rağmen, inananlar üzerindeki ağır siyasi istismarın bu kurumu da yıpratmakta olduğunu belirten Devlet Bahçeli, "Üzerinde tartışmaların yapıldığı laiklik de bu yıpranmadan payını almakta, toplumun hayattaki yapı taşları yerinden oynamaktadır" dedi. Türkiye'nin gelecekte nerede olacağının en önemli göstergesi olarak gösterdiği eğitim kurumunun milli heyecan ve beklentilerden uzak, kimliksiz, yetersiz hale dönüştüğünü savunan Bahçeli, "Bu yapısal kusurlarına bir de yönetim ve etik sorunlar eklenince eğitim sistemi AKP zihniyetinin emrinde, geleceğin Türkiyesi'ni inşa edecek beşeri kaynakları yetiştirmekten çok uzak kalmıştır" dedi.

Haberin Devamı

'VAHİM TABLOYU ÇIKARMIŞTIR'

MHP Genel Başkanı Bahçeli, yine aynı şekilde ekonominin ülke gerçeklerinden, toplumun ihtiyaçlarına cevap vermekten uzak bir anlayışla adaletli bir kalkınmayı ve refahı bir türlü sağlayamadığını ileri sürdü. Bahçeli, şu tespitlerde bulundu:

"AKP ile geçen 8 yılda bu kayıplar artarak büyümüş, kaynaklar elden çıkartılmış, yoksulluk artmış üretimden çok tüketim, kazançtan çok harcama, tasarruftan çok borçlanma eksenli bir anlayış, önce bireyi ardından toplumu yozlaştırmıştır. Nihayet yeni bir toplumsal kurum olan siyaset de çözüm ürütmekten uzak, kısır çekişmelere odaklanmış, dayatmacı anlayışı hakim kılmaya çalışan ve en önemlisi kendisinde tecelli eden toplumsal ittifaka ve millet yapısına zarar verir hale gelmiştir. Özellikle AKP zihniyetinin gerilimden medet uman, her türlü istismarı siyaset adına mübah gören, milletin sosyolojik süreçlerini altüst eden, tahripkar gafleti, ihanete varan uygulamaları ve geçmişle bağlantılı nefreti bugün karşımızda karanlık ve vahim tabloyu çıkarmıştır. Devletin toplum hayatında sahip olduğu üç önemli hak, yasama yapabilme, yürütmede bulunma ve yargılama hakları ve bunları icra eden müesseseler arasındaki gerilimler, AKP iktidarları döneminde tehlikeli boyutlara ulaşmıştır."

Haberin Devamı

'SİYASİ İRADE DEMOKRATİK YOLLARDAN EL DEĞİŞTİRMELİ'

Toplumsal kurumlar ve yapılar arasında birbirini etkileyen bir ilişki sistemi olduğunu dile getiren Devlet Bahçeli, AK Parti iktidarıyla yıllar içinde toplumsal taleplere göre şekillenmiş toplumsal kurumların ve oluşmuş yapının alt üst olduğunu savundu. Bahçeli, şunları söyledi:

"Zira yaşadığımız sancılar mutlaka olması gereken toplumsal değişim arzusundan ziyade kötü bir yönetimin neden olduğu kriz, kargaşa, kaos, korku, kutuplaşma, kavga ve karanlıktan oluşan '7 K'lı tahribat zinciridir. Bu yönetim değişmeden, mevcut iktidar gitmeden, toplumsal beklentilerin cevap bulması, milli vicdanların rahata ermesi mümkün değildir. Türkiye'nin kötü yönetilmesi sonuçtur ve müsebbipler hali hazırda görev başındadır. Ülkemizin normalleşmesi ve milletimizin özgüvenin tekrar kazanması için demokratik yollardan siyasi iradenin el değiştirmesi ve yenilenmesi zorunlu bir hale gelmiştir. İnancım odur ki, büyük Türk milleti kendi kaderine yine kendi azim kararlığıyla sahip çıkacak, tarihi hükmünü en doğru şekilde verecektir."

Haberin Devamı

TÜRKİYE YOLSUZLUK ÜLKESİNE DÖNÜŞTÜ

Türkiye'nin siyasi sorumluluk taşıyan zihniyet tarafından tehlikeli bir cepheleşme sürecine acımasızca sürüklendiğini savunan MHP Lideri Bahçeli, bu süreçte etnik temelde bölünme, inanç temelinde cepheleşme, mezhep temelinde ayrışma, devletin ana ilkeleri temelinde kavganın cepheleşmenin unsurları olduğunu savundu. Cumhuriyetin temelleri, demokratik rejim, milli ve manevi değerlerin çatışma ve istismar haline getirildiğini, toplumsal huzursuzluk, gerginlik ve çatışma alanlarının genişletildiğini ve kamplaşma ve kutuplaşma sürecinın hız kazandığını iddia eden Bahçeli, siyasi ahlaki çürüme devlet ve toplum yaşantısını sardığını dile getirdi. Yozlaşma kültürünün her alanda kök saldığını ve bunun sonucu olarak Türkiye'nin yolsuzluk ve kanunsuzluk ülkesine dönüştüğünü ileri süren Bahçeli, "Devlete ve adalete olan güven zedelenmiş, siyaset kurumu kirlenmiş ve toplum nazarında itibar kaybetmiştir" dedi.

'TECAVÜZ VE TACİZ HADİSELERİ ARTTI'

Ekonominin derin bir krize sürüklendiğini iddia eden Bahçeli, milletin yoksulluğa mahkum olduğunu, hayat pahalılığı, dış borçlar ve işsizliğin arttığını, dar gelirlinin, emeklinin, köylünün ve memurun açlık ve çaresizlikle yüzyüze geldiğini savundu. Yaşanan yoksulluğun geçici tedbir ve yardımlarla kapatılamayacak boyutta olduğunu ifade eden Bahçeli, gelir dağılımındaki adaletsizliğin çaresizlik ve gerilime neden olduğunu kaydetti.

Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığının, geleceğini ve sınırları hayati derecede yakından etkileyecek güçte bir beka sorununun ortaya çıktığını savunan MHP Genel Başkanı Bahçeli, şöyle konuştu:

"Türkiye 9 yıla yaklaşan bir süredir çözümsüzlüğün, çıkmazın ve çaresizliğin içine itilmiştir. Bu yıllar içinde skandallar filizlenmiş, kavgalar ateşlenmiş, cepheleşmeler yaygınlaştırılmış, milli kimliğin aşağılandığı bir dönem hepimizin gözünün önünde cereyan etmiştir. Milletimiz işsizlik batağının dibine kadar itilmiştir. Ekonomik yıkım yaygınlaşmış, gelirsizlik her tarafı sarmış ve ne yazık ki Türkiye küçük bebeklerin açlıktan öldüğü bir ülke haline gelmiştir. Geçen yıllar içinde toplum şiddet sarmalına girmiş, aile dramları, cinnet ve cinayet vakaları, tecavüz ve taciz hadiseleri endişe verici şekilde artış göstermiştir. Adalet kurumuna olan inanç kalmamış, güçlünün mazlumu ezdiği, zayıfın hakkını alamadığı, eşitsiz ve ahlaksız bir düzenin temelleri atılmıştır."

COPLANAN ÖĞRENCİLERE SAHİP ÇIKTI

12 Eylül referandumunun öncesinde ve sonrasında yaşananların hukukun üstünlüğündeki alaborayı netleştirdiğini, üstünlerin hukukunun nasıl olacağını göstermesi bakımından herkese fikir verdiğini belirterek konuşmasına devam eden MHP Lideri Devlet Bahçeli, "Kırıp dökmedik hiçbir taraf kalmamış, baskı ve zulümle tesis etme alanına alınmadık hiçbir kurum ve sosyal kesim bırakılmamıştır" dedi. Siyasi sorumluluk taşıyanların sinirli, asabi bir ruh haliyle herkesle itişmeleri, çekişmeleri ve itilafa düşmelerinin tehlikeli gelişmelere zemin hazırladığını iddia eden Bahçeli, "Nitekim öğrenciler, işçiler coplanmış, memurlar eziyetlere maruz kalmıştır. Çiftçi azarlanmış, kulüp taraftarlarıyla kavgaya tutuşulmuştur. AKP hükümeti sözde demokratikleşme projesi adı altında Türk milletinin kardeşliğini bozmak, birlikte yaşamasını felç etmek için elinden gelen herşeyi yapmıştır" diye konuştu.

AK Parti hükümetlerinin Türk milletini 8 yılı aşkın zamandır oyaladığını ve meşgul ettiğini iddia eden Bahçeli, "Adeta mültezim gibi milletimizi soymuş, fakirleştirmiş ve takatsız bırakmış. Heba olan yılların arkasından Türk milleti AKP'ye kızgındır ve hesaba çekmek için dört gözle sandığı beklemektedir. Önümüzdeki seçim Türk milleti ve Türkiye için bir kader seçimi olacaktır. İnşallah aziz milletimizin tercih ve kararlarıyla AKP hükümetini tarih ve teslimiyet döngüsü artık son bulacak ve bu zihniyet için çetin bir hesap verme süreci başlayacaktır" sözleriyle konuşmasını tamamladı.

GAZETECİLERİN SORULARINI CEVAPLANDIRDI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, konumasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Milletvekili seçimlerinde adayların hangi yönteme göre belirleneceğinin sorulması üzerine Bahçeli, parti tüzüğünde belirlenen 4 yöntem arasından hangisinin değerlendirileceğini Merkez Yönetim Kurulu toplantısında değerlendireceğini belirtti. Bahçeli, "Ön seçim dışındaki diğer yöntemleri daha uygun görmekteyiz" dedi.

Ergenekon davası kapsamında tutuklu bulunan Prof. Dr. Mehmet Haberal'ın partisinden aday gösterileceğine yönelik iddiaların hatırlatılması üzerine Bahçeli, "Öyle bir gündem yok şu an için. Kamuoyunda son günlerde Silivri ve siyaset arasında ilişki kurmaya çabalayan ve Türkiye'nin gündemini değiştirmeye yönelik faaliyetler olduğuna şahit oluyoruz" açıklamasında bulundu.

KEŞFETYENİ
Bayhan'ın baba acısı! 'Ateş düştüğü yeri yakar'
Bayhan'ın baba acısı! 'Ateş düştüğü yeri yakar'

Cadde | 29.04.2025 - 07:27

Şarkıcı Bayhan Gürhan trafik kazasında hayatını kaybeden babası Sabahattin Gürhan ile ilgili konuştu. Ünlü şarkıcı, 'Ateş düştüğü yeri yakar' dedi.

Yazarlar