28.02.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün CNN Türk’te katıldığı Aykırı Sorular programında özetle şunları kaydetti:
* FAİLİ ERDOĞAN: (Baykal’ın kasedi ile Erdoğan’ın kasedi arasında benzerlik var mı sorusu üzerine) İki olay arasında dağlar kadar fark var. Biri özel yaşamla ilgili ve onun faili özel yaşamı kontrol eden Erdoğan’dır, bilgisi dahilinde gerçekleşen bir olaydır. Talimat verdi MİT’e faillerini bulun diye, bulunmadı. Bugün gündemde olan ses kayıtları bir hırsızlık olayını anlatıyor. Bir hükümetin Türkiye Cumhuriyeti devletini nasıl soyduğunu anlatıyor. Bize daha önceden gelmiyor. Başbakanın son ses kaydını dinledikten sonra ben o kişiye başbakan lafını etmeyeceğim. Bu ülkede başbakanlık yapamaz, aldığı oylar helal değildir, harama ortak olmuştur, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yemiştir. Artık benim dilimde başçalandır. Benim sesim değildir diyemiyor, inkâr edemez zaten nasıl edecek?
* DOĞRUYU DOĞRULATMA NİYETİMİZ YOK: (Ses kaydını uluslararası bir kuruluşa gönderecek misiniz?) Doğruyu tekrar doğrulatma niyetimiz yok bizim, zaten doğru. Onlar göndersin. Hayatımda bu kadar yalan söyleyen ikinci bir siyasetçiyle karşılaşmadım. Cemaatle bir ilgimiz, ilişkimiz, özel sohbetimiz, görüşmemiz yok. Cemaate dönüp, ‘Siz ne istediniz de vermedik’ demedim, yolsuzluğu ayyuka çıkmış adam söylüyordu. Şimdi onları düşman belledi. Bunu neden illa cemaate bağlıyorlar? Bu devletin kendi iç dinamikleri yok mu?
* ERTESİ GÜN AYRILIRIM: (Gülen ile ilgili ses kaydınız çıkar mı? sorusu üzerine) Öyle bir ses kaydım çıkarsa ben ertesi gün CHP genel başkanlığından ayrılırım. Konuşursam ben niye inkar edeyim, konuştum derim. Sen bunların montaj olduğunu iddia ediyorsan, TİB’in kayıtlarını yayınlarsın, mesele biter. Bu hala koltuğumda kalacağım diyor, utan ya utan, ABD bile rezalet olarak niteledi, bütün dünya konuşuyor.
* GÜL’ÜN KATKISI VAR: (Cumhurbaşkanı adayınız Gül mü) Hayır. Kendisi ülkenin cumhurbaşkanıdır, saygımızda kusur etmeyiz ama anayasayla belirlenmiş görevleri var. Açıkça aykırı olduğu bilinen düzenlemeyi, hükümetle pazarlık konusu yapıyor. Cumhurbaşkanı’nın hükümetle veto öncesi pazarlık yapma görevi yoktur. Türkiye kaosa değil bir dikta yönetimine doğru gidiyor. Dikta yönetiminin oluşmasında cumhurbaşkanının da sorumluluğu katkısı var. Devleti istihbarat devleti yapıyorsunuz.
* BÜYÜK OY KAYBEDECEK: Bunlar yürütmeyi argodaki yürütme olarak algıladılar. Devleti soymak üzere geldiler iktidar oldular. Bu ülkenin namuslu insanlarına sesleniyorum, asla umutsuz olmayın. Seçimde AKP’nin büyük oy kaybedeceğini biliyorum. Hala aydınlardan bazıları Türkiye’de yolsuzluk olmadığına inanıyorlar, insaf ya, insaf.
* RESMİSİ GAYRİ RESMİSİ OLMAZ: Devleti yönetmek üzere iktidar olup devleti soyuyorsanız bunun delilinin resmisi gayri resmisi olmaz. Watergate skandalını düşünün, mahkeme kararı mı vardı? Yasadışı telefon dinlediği için kişi ABD başkanlığından ayrılmak zorunda kaldı.
* TÜRKİYE’Yİ DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIM: (‘Helikopterle kaç dediniz Başbakan’a’ sözleri üzerine) En kestirmeden Türkiye’yi terk ederse kendi kurtuluşunu da hazırlamış olur. Ben Türkiye’yi düşünmek zorundayım, adı bu kadar şaibeye bulaşmış biri bu koltukta oturmamalı. Harama ortak olan biri Türkiye Cumhuriyeti’nde başbakanlık koltuğunda oturamaz. Adı yolsuzluğa bulaşan kişi siyasetten çekilmeli.
* İKİLİ HUKUKUM NASIL OLACAK: (Bugün Deniz Gezmiş’in doğum günü. Bir kere de soluna dönsün Kemal Bey deniliyor sözleri üzerine) Deniz Gezmiş’in mezarına karanfil koyan ilk CHP genel başkanı benim. Bu ülkenin çıkarı için darağacına ödün vermeden giden birine nasıl saygı duyulmaz. Menderes’in mezarına da karanfil koyan ilk genel başkan benim. ‘Aşk olsun sana çocuk aşk olsun’ diye boşuna denmedi. Ahmet Kaya, Nâzım Hikmet, Sabahattin Ali bizim değerlerimiz. Ona artık başbakan denmez, dünyanın hiçbir ülkesinde başbakan denmez. İkili bir hukukum nasıl olacak. Adı hırsızlığa bulaşmış olan bir adamın yanında ben nasıl dururum, artık televizyon programına da çıkmam.