20.08.2015 - 15:30 | Son Güncellenme:
Kilo problemi olan herkesin bir çok diyet yöntemini kullanarak zayıflamaya çalıştığını ancak, düşünce tarzını değiştirmediği için başarısız olup, üstüne birkaç kilo daha aldığını kaydeden Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi ve NPİSTANBUL Nöropsikiyatri Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Aslıhan Dönmez, “Bilişsel Davranışçı Terapi” yöntemiyle zayıflamanın daha kalıcı zayıflamanın mümkün olduğunu söyledi.
Prof.Dr. Aslıhan Dönmez’e göre, zayıflamak için önce düşünce tarzının değiştirilmesi gerekiyor.
Sürekli diyet yapıp kilo veremeyenlerin önlerindeki en büyük hatalarının düşünce tarzlarını ve kalıplarını değiştirememek olduğunu belirten Prof.Dr. Aslıhan Dönmez, şunları söyledi:
“Aslında zayıflamak için ne yapmak gerektiğini hepimiz çok iyi biliyoruz; aldığımız kalori harcadığımız kaloriden daha az olduğu zaman kilo veririz.
Bu kadar basit bir formülü olmasına rağmen neden bir türlü kilo veremiyoruz veya verdiğimiz kiloyu kısa süre içerisinde geri alıyoruz?
Çünkü kilo vermemize engel olan veya kilo almamıza neden olan düşünce ve davranış kalıplarımız var. Bunları değiştirmediğimiz sürece hayatımızın belirli dönemlerinde diyet yapıp, bir miktar kilo verip, sonra da bu verdiğimiz kiloları hatta çoğu zaman da daha fazlasını almaya devam ediyoruz. Bu aslında bir kısır döngü. Bu kısır döngüden çıkmak isteyenler için aslında çözüm var. Biz sürekli diyet yapıp mücadele eden, ama diyeti bıraktığında tekrar kilo alan kişilere, bir psikoterapi yöntemi olan Bilişsel Davranışçı Terapi ile zayıflamayı öneriyoruz.
Tüm dünyada etkinliği kanıtlanmış olan ve yaygın olarak kullanılan Bilişsel Davranışçı Terapi, obez olan, kilo vermeyi başaramayan ama kilo vermek isteyen kişilere aslında zayıf insanlar gibi düşünmeyi ve yaşamayı öğreten bir tedavi yöntemi.”
Bilişsel Davranışçı Terapi konuşularak yapılan bir tedavi
Bilişsel Davranışçı Terapi’nin diğer tüm psikoterapi türleri gibi konuşularak yapılan bir tedavi türü olduğunu belirten Prof.Dr. Aslıhan Dönmez, bu tedavi yönteminde, bazı düşünce ve davranış kalıplarının kişinin uyumunu bozduğu temelinden hareket edildiğini belirtti.
Prof.Dr. Aslıhan Dönmez şöyle dedi:
“Bu düşünce ve davranış kalıplarını fark etmek ve bunları değiştirecek teknikler öğretmek tedavinin temel hedefidir. Obez kişilerin yaşam öykülerine baktığımız zaman, tekrarlayan bir biçimde başarısız kilo verme girişimleri olduğunu, kilo vermeyi başarabilseler bile kısa sürede verdikleri kiloyu hatta daha fazlasını geri aldıklarını görürüz. Bunun temel nedeni, kişinin kilo almasına neden olan düşünce ve davranış kalıplarını tekrarlayan bir şekilde sürdürmesidir.
BDT ile temel amaç, kişinin kilo almasına veya kilo verememesine neden olan bu düşünce ve davranış kalıplarını fark etmesini sağlamak ve bunları nasıl değiştireceğine dair teknikler öğretmektir. Buna bir nevi kilo ve yemeye yönelik hayat tarzını değiştirme ve zayıf insanlar gibi düşünme ve davranmaya başlama da denilebilir. Sürekli aynı düşünce ve davranış kalıplarını kullanarak bir kısır döngü içinde dönüp durmak kilo vermenizi sağlamaz.
Birkaç gün veya hafta sıkı bir diyete girersiniz, bu dönem belli ölçüde kilo veririsiniz ama tekrar aynı yeme düzeninize dönüyorsanız kilo almanız kaçınılmazdır. Kimse aldığı kaloriyi harcadığı kaloriden fazla tuttuğu sürece kilo veremez. Hem o çok sevdiğiniz yüksek kalorili, lezzetli yiyecekleri yiyip hem de zayıf kalmanız mümkün değildir. Dolayısıyla, kilo vermenin ve bunu korumanın yolu bu kısır döngü içinden çıkmaktır. Bunun için de belirli davranış ve düşünce kalıplarının değiştirilmesi gerekir.”
NPİSTANBUL Nöropsikiyatri Hastanesi’nde “Psikoterapi ile Zayıflama” programı uyguladıklarını kaydeden Prof.Dr. Aslıhan Dönmez, kişilerle birebir çalışma yaparak, Bilişsel Davranışçı Terapi yöntemiyle kilo almalarına neden olan davranış ve düşünce kalıplarını fark etmelerini ve bunları çeşitli teknikler ile değiştirmelerini öğrettiklerini, bu sayede kişilerin düşünce ve davranışlarını değiştirip kalıcı kilo verebildiklerini belirtti.