Çiftler, ilişki terapisi veya evlilik terapisi olarak adlandırılan psikoterapilere sıklıkla kronikleşmiş bazı ilişki sorunlarıyla başa çıkabilmek ya da ani gelişen yaşamsal ve ilişkisel krizlerin üstesinden gelmek amacıyla başvuruda bulunurlar.
Bu terapiler, çiftlerin ilişkisel sorunlarına daha geniş bir çerçevede bakabilmeleri, birbirlerini daha iyi anlayabilmeleri ve ilişkilerinden aldıkları tatmini arttırabilmeleri gibi amaçlarla gerçekleştirilen terapilerdir. İlişkide uzun süredir devam eden ve bir türlü çözüme kavuşturulamayan sorunların ele alındığı bu terapilerde, tarafların duygularını, düşüncelerini, talep, ihtiyaç ve beklentilerini yeterince ifade edebilmesi, birbirlerini karşılıklı olarak olabildiğince doğru ve eksiksiz anlaması, uzlaşı sağlanmasına gereksinim duyulan konuların saptanması, çözüme yönelik yeni bakış açılarının ve işlevsel iletişim yaklaşımlarının kazanılması hedeflenir. Kimi durumlarda çiftler sağlıklı bir boşanma süreci yaşayabilmek adına da çift terapisinden faydalanırlar.
Çift terapisindeki temel amaç, tarafların birbirlerini daha iyi anladıkları, tatmin sağlayan, destekleyici bir güven ortamı yaratmaktır. Bu nedenle birinci öncelik, tarafların ilişkiye bakış açısını anlamak, hedefleri tespit etmek ve ilişki ile ilgili bilgileri netleştirmektir.
İkinci aşama, davranışların ve duyguların analiz edilmesi sürecidir. Hangi davranışın hangi duyguya neden olduğunu iki yönlü şekilde anlamak ve tanımlamak sorunların arka planını görmek açısından oldukça yararlı bir aşamadır.
Üçüncü aşamada hedefler ikinci aşamada temeli atılan bazı konuların üzerine inşa olur. İfade edilemeyen birtakım duygusal ihtiyaçların duyulması ve giderilmesi adına işlevsel planlamalar yoluna gidilmesi de çalışma alanları arasındadır. Toplumumuzda sıkça karşılaşılan duyguları ifade edememe sorunu, tarafların birbirinden fiziksel ve duygusal olarak uzaklaşmasına kadar varabilen etkiler yaratabilmektedir. Bu nedenle bu aşamanın başarılı bir şekilde atlatılması çiftlerin ciddi bir yol katetmesine yardımcı olmaktadır.
Çift terapisinin dördüncü aşamasında, taraflar arasındaki iletişim sorunları üzerine daha ayrıntılı çalışılır. Daha aktif ve içtenlikle şekilde birbirini dinleyen çiftlerin iletişim sorunlarında büyük oranda azalma görüldüğü gözlenmiştir.
Beşinci ve son aşamada ise ilişkiyi güçlendiren hedefler ve amaçlar belirlenir. Bunların nasıl gerçekleştirilebileceği ile ilgili gerçekçi ve sürdürülebilir planlar yapılır. Ortak amaçlar çiftlerin arasındaki bağı güçlendirerek kendilerini daha güvende ve rahat hissetmelerinin ve bir ekip olma duygusunun önünü açar.
Her çift terapisi için bireysel ve ilişkisel farklılıklar ve psikoterapinin doğası gereği bu aşamalar farklı şekilde planlanacağı gibi her aşamanın da farklı süreleri ve gündemleri olacaktır. Bu nedenle yukarıda genel hatlarını belirttiğimiz aşamaların her biri birer oturum olarak düşünülmemelidir.