14.08.2024 - 06:32 | Son Güncellenme:
Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Çocukluk yıllarımızda duyduğumuz ilk hikayeler genellikle perilerle ilgilidir. Biz onları gerçek olmayan ancak gerçekliğine inanmak istediğimiz minik kurgusal karakterler olarak algılarız. Peki, masallarda genellikle iyiliği temsil eden hayali canlılar gerçekten var olabilir mi? Bugüne dek perilerin varlığını kanıtlamaya çalışan birçok yazar kendilerince elle tutulur deliller elde etti ve bunları bir araya getirerek perilerin var olduğunu söyledi. Bu iddiaların içinde en ikna edici olanlar ise Cottingley perilerinin beş fotoğrafı oldu. Bilim insanlarının 100 yılı aşkın bir süre önce çektikleri ve insanları perilerin varlığına inandırdıkları o fotoğraflar binlerce kişinin kafasının karışmasına sebep oldu. Periler gerçekten var olabilir miydi?
PERİLER GÖRENLERİ BÜYÜLEDİ
Perilerin varlığına dair kafa karışıklıkları yaklaşık 107 yıl önce başladı. 1920 yılının aralık ayında Londra'daki bir dergide, perilerin varlığını kanıtlayan fotoğraflar ortaya çıktı. Perilerin varlığına inanmak isteyenler tarafından kucaklanan, şüpheyle yaklaşanlar tarafından derinlemesine incelenen ve Arthur Conan Doyle tarafından ünle süslenen Cottingley Peri Fotoğrafları herkesi büyüledi. Peki bu fotoğraflar neyin nesiydi?
Cottingley Peri Fotoğrafları, Yorkshire'daki Cottingley köyünde bir asırdan biraz fazla bir süre önce çekilmiş beş fotoğrafa verilen isim. İki kuzen Elsie Wright ve Frances Griffiths tarafından çekilen bu fotoğraflar Sherlock Holmes'un yaratıcısı Sir Arthur Conan Doyle tarafından şöhrete kavuştu.
Bu fotoğrafların hikayesi ise oldukça eskiye dayanıyor. 16 yaşındaki Elsie Wright ve 9 yaşındaki Frances Griffiths isimli kuzenler 1917 yılının Temmuz ayında her zamanki gibi Cottingley deresi olarak bilinen ormanlık bir derenin etrafında sık sık oynadıkları yere gitti. İki kuzenin sık sık gittikleri derede o gün diğer günlerden farklı bir şey oldu. Kuzenler, Elsie'nin babasından bir kamera ödünç aldı ve derenin kenarına gittiler. Elsie, Frances'in fotoğrafını çekti ve çekilen fotoğrafta Frances'in dans eden perilerle birlikte poz verdiği görüldü. Hemen ardından bu kez Frances eline kamerayı aldı ve Elsie'nin dans eden bir goblinle birlikte bir fotoğrafını çekti.
'İNSAN DÜŞÜNCESİNDE YENİ BİR ÇIĞIR AÇILACAK'
Teozofi (kökleri antik döneme kadar uzanan dini, mistik ve felsefi anlayış) hareketine ilgi duyan Elsie'nin annesi Polly, fotoğrafları gördü ve çok şaşırdı. Polly, Bradford'daki Teozofi Derneği'nin bir toplantısına götürdü. Fotoğraflar perilerin varlığına inanan teozofiye ilgi duyan Edward Gardner'a ulaştı. Görüntüleri doğrulamak isteyen Gardner, Temmuz 1920'de Cottingley'i ziyaret etti, kızlar için yeni kameralar aldı ve daha fazla fotoğraf çekmeleri için onları teşvik etti. Kızlar üç yeni fotoğraf daha çekerek Gardner'a gösterdiler. Hem Gardner için hem de Doyle için bu 5 kare çok heyecan vericiydi. Sir Arthur Conan Doyle kuzenlerin çektiği fotoğrafları The Strand dergisinde yayınladı. Fotoğrafı yayınlarken de altına şöyle bir not düştü: "Bu görüntülerin gerçek olduğunun kanıtlanması halinde insan düşüncesinde yeni bir çığır açılacak."
Ancak peri fotoğraflarına inananlar kadar inanmayanlar da oldu. Cottingley perilerinin gerçekliği hakkındaki tartışmalar 1960'lı yıllara kadar devam etti. Araştırmacı gazetecilik için imkanların daha da geliştiği yıllarda görüntüler daha fazla incelemeye tabi tutuldu. Perilerle ilgili tartışmalar günden güne hararetlendi. Ne varlığına inananların ne de varlığını reddedenlerin ellerinde yeterince kanıt yoktu ta ki 1980 yılında British Journal of Photography'nin editörü Geoffrey Crawley çıkıp 'bu fotoğraflar kesinlikle sahte!' diyene kadar.
Crawley, yaptığı açıklamayla büyük bir soruşturma başlattı. İşler iyice çığırından çıktı ve gazeteciler sonunda 1980'li yıllarda fotoğrafları çeken kuzenlerin peşine düştü. En doğru açıklamayı ikisinden alacağına inanan araştırmacılar Elsie'yi buldu. Birkaç sene boyunca hiçbir açıklama yapmayan Elsie sonunda 1983 yılında Cottingley perilerinin tamamen aldatmaca olduğunu itiraf etti. Elsie'nin açıklamalarına göre bu fotoğrafları çekmeyi Frances önermişti. Tamamen eğlence amacıyla başlayan bu iş belli ki ciddi şekilde kontrolden çıkmıştı. Kuzenler, fotoğrafları eğlence amacıyla çekmiş ancak Elsie'nin annesi Polly'nin görmesinden sonra Gardner ve Conan-Doyle gibi insanların görüntüleri kolayca kabul etmelerine çok şaşırmışlardı.
'HEPSİ SAHTE AMA BEŞİNCİ FOTOĞRAF GERÇEK'
Çığırından çıkan iş sonralarında özellikle Frances'i mutlu etmiş ve hiçbir şekilde seslerini çıkarmamışlardı. Hatta Elsie tüm fotoğrafların sahte olduğunu söylemesine rağmen Frances ölüm döşeğinde bile beşinci ve son görüntü olan 'Periler ve Güneş Banyoları'nın sahte değil, gerçek perileri gösterdiğini savunuyordu
Kuzenlerin açıklamalarından sonra Cottingley perilerine inananların daha fazla açıklama duymaya ihtiyaçları vardı. Evet, belli ki fotoğraflar sahteydi. Belki günümüzde herhangi bir fotoğraf üzerinde aldatmaca yaratmak ileri 'photoshop' teknikleriyle mümkün olabilir ancak o yıllarda böyle bir şey nasıl mümkün olabilirdi?
Kuzenlerin açıklamalarının ardından bilim insanları onların fotoğraf makinelerini mercek altına aldı. Yapılan tüm detaylı çalışmaların ardından bilim insanları ne yazık ki iki kuzenin kullandığı kamerada sıra dışı herhangi bir detay bulamadı. Belli ki 107 yıl önce iki kuzen farkında olarak veya olmayarak ilk fotoğraf efekti çalışmasını yapmışlardı. Elsie ve Frances'in, perileri o fotoğraf karelerine nasıl yerleştirdikleri hâlâ bilinmiyor. Bu iki isim 107 yıl önce bugünkü photoshop'un temellerini atmıştı ancak ne yazık ki ne onlar sırrını paylaşmış ne de araştırmacılar iki kuzenin sırrını açığa çıkarabilmişti.
Bradford’daki Ulusal Bilim ve Medya Müzesi’nin daimi koleksiyonunda bulunan kameralar, Bradford Üniversitesi Arkeoloji ve Adli Bilimler Fakültesi tarafından yeni BT tarayıcıları kullanılarak analiz edildi. Bu tarayıcılar, yaklaşık yedi mikron çözünürlüğe kadar ayrıntıları görüntüleyebiliyor ve fiziksel nesnelerin içini görme yeteneğine sahip.
BİLİM İNSANLARI HÂLÂ İNCELİYOR
Cottingley perilerinin hikayesinin arından elde kalan üç bilgi vardı. Kuzenlerin kameraları diğer kameralar gibi sıradandı, çektikleri 5 fotoğraftan dördü aldatmaca ancak sonuncusu gerçekti ve son olarak dört fotoğrafı hangi teknikle oluşturdukları hiçbir şekilde bilinmiyordu.
Bilim insanları son fotoğrafın sırrını üzerinden 107 yıl geçmesine rağmen çözmek için çalışıyor, perilerin varlığını gerçek anlamda kanıtlamak ya da varlıklarını reddetmek isteyenler artık aynı noktada buluşuyor. Her iki fikri savunanların ortak bir hedefi vardı: 'Kuzenler beşinci fotoğrafı nasıl çekti?'