Anne baba olarak çocuklar konusunda en çok sıkıntı yaşanan konulardan biri çocukların uyku süreçleridir. Düzenli bir uyku süreci hem ebeveyn hem de çocuk açısından oldukça önemli ve gereklidir. Hepimizin bildiği üzere düzenli bir uyku alışkanlığı, çocuğun zihinsel ve fiziksel gelişiminde büyük rol oynar. Özellikle gece uykusunda büyüme hormonunun daha fazla salgılanıyor olması, sürecin önemini kanıtlar niteliktedir.
Uyku alışkanlığı, 0-6 yaş içerisinde kazanılan bir özelliktir. Bu alışkanlığın sağlıklı ve kalıcı olabilmesi için, adım adım gidilmeli ve çocuğun özellikleri dikkate alınmalıdır. Bu süreç için, öncelikli olarak bebeklikten itibaren dikkat edilmesi geren bazı hususlar bulunmaktadır.
• Bebek, doğumundan sonra ilk üç ay anne ile yatmalı ve 3 aydan sonra mümkün ise bebek, kendi odasında kendi yatağına yatırılmalıdır. Bu süreçte kademeli olarak ilerlemek, bebeğin bu sürece tepki verme riskini de azaltacaktır. Bu süreç, sağlık problemi olmayan ve uyku sorunu yaşamayan bebekler için geçerli olacaktır. (Uyku sorunları, genel anlamda ikinci yıldan itibaren görülmektedir.) Buna karşın bazı uzmanlar, bu süreçte bebeğin anneyle yatmasının çocuğun anneyle sağlıklı bağlanabilmesi açısından daha faydalı olabileceğini düşünmektedir. Burada unutulmaması gereken husus şudur ki; bebeğin belirli bir süre sonra anneden ayrı yatıyor olması, tek başına anne bebek arasındaki bağa zarar vermez bunun yanında, çocuğa sağlayacağımız en büyük katkılardan biri bebeklikten itibaren çocuğun özgüven gelişimini sağlamak ve bireyselleşmesine olanak tanımaktır. Tüm bu süreçte bebeğe kendini güvende olduğunu hissettirerek, bu süreci kademeli olarak ilerletmek bu sebeptendir. Unutulmamalıdır ki; uyku alışkanlıkları çocuğun gelişimi için büyük önem taşır. Bunun yanında bir yaşından sonra yatakları ayırmanın çok daha zor olabileceği bilinmelidir.
• Okul öncesi dönemdeki çocukların sabah uyanma saatleri en geç 8:00 8:30 olmalıdır. Bu saatler, çocuğun gün içerisinde yemek öğünü atlamamaları için de büyük önem taşımaktadır. 2-4 yaş arasındaki çocukların öğle uykuları da büyük önem taşımaktadır. Her gün mutlaka bir iki saat arasında öğlen uykusu uyumalıdırlar ve belirtmeseler de bu yaş grubundaki çocuklar buna ihtiyaç duyarlar. Çocuk büyüdükçe gelişimsel sürecin bir parçası olarak çocuğun uyku ihtiyacı azalacak ve öğle uykusu uyumamaya dolayısıyla, bu süreci reddetmeye başlayacaktır.
• Uykusu gelen çocuğu herhangi bir düzeni olmadan kendi başına nasıl olsa uyur diyerek, evin içerisinde kendi haline bırakmak hata olacaktır. Aksine uykusu gelen çocuk hareketlenir, huzursuz olur ve bu durum uykularının kaçmasına sebebiyet vererek çocuğun uykuya dalmasını zorlaştırır.
• Düzenli bir uyku süreci için, uyku öncesi her gün kolaylıkla tekrarlanabilecek bazı rutinler oluşturulması faydalı olacaktır. Örneğin her gün uyku saatine yakın bir süreçte çocuğu yıkamak, kitap okumak, sonra süt içirmek ve en son yatağına yatırmak gibi… Her gün sırayla tekrarlanan bu davranışlar, bir süre sonra alışkanlık haline gelecek ve çocuk bu sürecin sonunda uyku zamanının geleceğini bilecek. Sonrasında çocuğun kendini güvende hissederek, uykuya dalması kolaylaşacaktır.
• Odasında tek başına uykuya dalamayan çocuklar için süreç kademeli olarak ilerletilerek sonuca ulaşılabilir. Şöyle ki; ilk zamanlarda anne çocuğun yanında oturarak uykuya dalmasını bekleyebilir, sonrasında daha uzak bir mesafe sonrasında kapının yanı ve çocuğun hazır olduğunu düşündüğünüz süreçte ise çocuk artık yalnız uyumaya başlamalıdır. Bu süreçte yavaş yavaş ve çocuğun vereceği tepkiler gözlemlenerek yol alınmalıdır.
• Çocuklar için uyku eğitimine başlandığı süreçte anne ve babanın, çocuğa karşı tutarlı olmaları faydalı olacaktır. Bu süreçte uyku saatleri belirlenerek bu saatlerin dışına çıkılmamalıdır. Ekstrem durumlar dışında çocuk her zaman kendi yatağında yatırılmalıdır. Sabah belirlenen saatte çocuk uyanmıyorsa, gün içerisindeki düzeninin bozulmaması için, çocuk o saatte uyandırılmalıdır.
• Çocuğun uyku düzeninin çocuğun gelişimine katkı sağlamasının yanında aile bireylerinin huzuru için de önem taşımaktadır. Evde yaşanacak huzursuzluk bebeği de etkiler ve bu süreç döngü şeklinde devam edebilir.
Unutulmamalıdır ki; 0-6 yaş arasında belirli rutinleri olan çocuklar ileride daha özgüvenli, düzenli, daha az endişelenen, daha çok iş birliğine açık ve zor durumlarla baş etme konusunda diğer çocuklara oranla daha başarılı olabilen çocuklardır.
Uzm. Klinik Psikolog Nilüfer Koca