30.10.2024 - 07:06 | Son Güncellenme:
Derleyen: Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr - Antik Mısır'ın bilinen en yaygın özellikleri arasında kedilere olan düşkünlükleri yer alır. Antik Çağ'dan günümüze kadar ulaşmış, Mısır medeniyetine ait eserlerde kedi figürünün sıkça kullanıldığını bugün apaçık bir şekilde görebiliyoruz. Kedi benzeri özelliklerle belirgin şekilde tasvir edilen tanrıçalar, kedi heykelleri, kedi tapınakları olan Antik Mısır aynı zamanda bir hayvanı böylesine kutsallaştıran ilk medeniyetti. Milattan önce Antik Mısır'da yaşayan herhangi biri bir kediyi yanlışlıkla öldürdüğünde bile acımasız yaptırımlarla karşı karşıya kalabiliyordu. Ancak bu tüm kedilerin büyük bir refah içinde yaşadığı anlamına gelmiyordu. Kedilerin krallarını sonraki yaşamda onurlandıracaklarına dair olan inanç onların el üstünde tutulmasını sağlarken bazı kediler diğer sıradan hayvanlar gibi muamele görüyordu. Ölen kedileri de tıpkı insanlar gibi mumyalayan Antik Mısır medeniyeti bugün yapılan arkeolojik çalışmalarda elde edilen kedi mumyalarıyla bu geleneklerini kanıtlamaya devam ediyor. Binlerce kedi mumyası çıkarılan Mısır topraklarında 1880'li yıllarda bulunan 19.5 ton ağırlığındaki 180 bin kedi için aynı şeyi söylemek mümkün mü? Bu kedi mumyalarına ne oldu?
TANRILARA KURBAN ETMEK İÇİN YETİŞTİRDİLER
Antik Mısır'da kediler en kutsal kabul edilen canlılar arasında yer alıyordu. Yıllar içinde 'kedilerin neden bu kadar sevildiği' üzerine yapılan araştırmalarda kedilerin fare ve yılan avlama becerileri, yiyecek depolarını koruma özellikleri' yer alıyordu. Ancak tüm bunlara ek olarak kedilerin tanrılara hediye olarak kurban edilmeleri durumu söz konusuydu.
Yapılan araştırmalar kedilerin Antik Mısır'da tanrılara yapılan sözlü duaların kabulü, tanrıları yatıştırmak veya onlardan yardım istemek amacıyla kullanılan bir araç olduğunu gösteriyordu. Evet, kediler kutsaldı en azından bazılar iyi bir yaşam sürmüştü. Araştırmacılar yıllar içinde yaptıkları arkeolojik çalışmalarda bazı kedilerin yalnızca tanrılara kurban edilmek amacıyla yetiştirildikleri çiftliklerin kurulduğunu gördüler.
Yıllar içinde derinleşen çalışmalarda kedilerin toplu bir şekilde satıldığını bile tespit edildi. Bu olayı doğrulayan, tam 136 yıl önce yaşanmış olayda ise tamı tamına 180 bin kedi bulundu ve akıbetleri bakın ne oldu.
Takvimler 1888 yılını gösteriyordu. Mısır'da çiftçilikle uğraşan bir adam kazma işlemi sırasında ilginç bir şeye rastladı. Bu bir antik kalıntı mıydı, yoksa bir çömlek altın mı? Cevap, bunların hiçbiri değildi. Adamın bulduğu şey bir kedi mumyasıydı. Gördükleri karşısında şoke olan çiftçi kazmaya devam etti. Kazdıkça daha fazla kedi mumyası buluyor, buldukça kazıyordu. Mumyalardan bazıları herkesin satın almak isteyeceği kadar iyi durumdaydı ancak geri kalanı yalnızca arkeologların ilgisini çekiyordu ve tek tek satılma şansları pek yoktu. Satın almak diyoruz çünkü tarihte bırakın kedi mumyalarını, arkeolojik kazılarda bulunan insan mumyalarının da 'tıbbi alanda çeşitli yöntemlerle kullanılması için' satıldığı biliniyor. Dolayısıyla kedi mumyalarını da almak isteyen birileri elbette olacaktı.
136 yıl önce tesadüf eseri bulunan bu mumyaların çıkarıldıkları arazinin milattan önceki yıllarda, tanrılara kurban etmek için kedilerin bir arada tutulduğu bir kedi çiftliği olabileceğine inanılıyor.
180 BİN KEDİ MUMYASI TESADÜFEN BULUNDU
Çiftçi kendi imkanlarıyla yaptığı kazı çalışmalarında yüzlerce kedi mumyası buldu ve tek başına bu işin altından kalkamayacağını anladıktan sonra yetkililere haber verdi. Yapılan profesyonel kazı sonucunda tam olarak 180 bin küsür kedi mumyası bulundu. Bu mumyaların toplam ağırlığı ise yaklaşık olarak 19.5 tondu. Kedi mumyalarından güzel görünümlü olanlar toplanıp satıldı, müzelere ve özel koleksiyonlara gitti. Geri kalan 180 bin kedi ise İngiltere'nin Liverpool kentine gönderildi. Peki Liverpool'da binlerce kedi mumyasının ne işi vardı? Müzelere yerleştirilemeyecek kadar eski görünümlü bu mumyalara ne oldu?
KİMİLERİ SATILDI, MÜZELERE KALDIRILDI KİMİLERİ GÜBRE OLDU
Mısır'da keşfedilen 180 bin küsür adet kedi mumyası 1890 yılında Liverpool limanında açık artırma yoluyla satıldı. Kedi mumyalarını satın alanlar ise bu mumyaları öğüterek ekinlerine doğal gübre olarak kullandı. 180 bin kedinin sonu bugün hâlâ dönem dönem tartışılan konulardan biri olsa da tarih, kazı çalışmalarında bulunan mumyaların tıbbi araştırmalarda ya da tarımcılıkta kullanılmasına alışık.
Yaşanan bu olaydan sonra büyük çoğunluk mumyaları oldukları gibi bırakmanın daha saygılı bir davranış olabileceği konusunda hemfikir. Ancak öte yandan İngiltere'deki mahsullerin büyümesine yardımcı olarak yaşam döngüsünde insanlığa sağladıkları faydanın çok daha fazla saygıyı hak ettiği düşünülüyor. Ya sizce hangisi doğru?