Ramazan ayı dolayısıyla MLP Care hekimleri bu hafta "Ramazan'da sağlık" ipuçları verecek.
Ramazan öncesinde bilinen kronik rahatsızlığı olanlar, sürekli ilaç kullanan kişiler, mutlaka kendilerini takip eden hekime başvurarak, orucun hastalıkları üzerinde etkisi olup olmayacağı hakkında bilgi almalıdırlar.
Olmazsa olmaz: Sıvı
Ramazan ayında, en önemli konu yeterli sıvı alımıdır. Hem sıcak hava hem de oruç süresi uzun olduğundan, iftardan sonra alınacak su miktarı daha önemli hale gelmektedir. Normal yetişkin bir insanın günlük su ihtiyacı yaklaşık 2,5 lt civarındadır. Bu da yaklaşık 10-12 bardak suya denk gelmektedir. Bu miktar iftar, sahur ve araya yayarak mutlaka tüketilmelidir. Suyun yanı sıra, ayran, komposto, ev yapımı meyve suları da sıvı ihtiyacının karşılanmasında iyi bir seçenek olacaktır. Maden suları, eğer bir tansiyon hastalığınız veya böbrekle ilgili bir hastalığınız yoksa günde 1 şişe tüketilebilir.
Uzak durmakta fayda var
Ramazan ayını rahat geçirmek için tüketilmesi tavsiye edilmeyen ve uzak durulması gerekenler ise tuzlu, susatan veya çok şekerli içecekler. Örneğin; şalgam suyu, turşu suları, hazır konsantre meyve suları, gazlı içecekler gibi.
Az az, sık sık kuralına Ramazan’da da devam
Normalde uzmanlardan sık duyduğunuz bir cümle vardır; “Az az sık sık yemelisiniz”. Peki demesi kolay, yapması nispeten zor olan bu beslenme şeklini Ramazan ayında uygulayabilir miyiz? Aslında rahatlıkla uygulayabiliriz. İftarda aşırı ve kremalı olmamak kaydıyla çorbayla yemeğe başlamak idealdir. Sonrasında zeytinyağlı bir sebze yemeği, kızartılmamış et yemeği, salata tercih edilebilir. İftarda, kokusu bile bizi cezbetmeye yeten pideyi yiyeceksek, miktarını abartmadan tüketelim. Pilav ve makarnaya Ramazan sofralarında yer vermeyelim; ama pilavsız yapamayanlar, pide yemeyip, karbonhidrat hakkını pilavdan yana kullanabilir.
Sütlü tatlıları tercih edin
‘Tatlısız hayat olmaz’ diyenler varsa da, şerbetli tatlılar yerine, sütlü tatlılar tercih edilmelidir. İftardan 1 saat sonra bir nevi ara öğün yerine 1 porsiyon tüketilebilir. Bu arada tatlı yerine 1 porsiyon meyve tercih etmek daha sağlıklı bir seçim olacaktır.
Sahura kalkmayı ihmal etmeyin
Mutlaka sahura kalkılmalı ve mümkün olduğunca hafif gıdalar tüketilmeli. Sahur için en uygun yemek kahvaltıdır. Haşlanmış 1 yumurta, birkaç adet ceviz, çiğ badem tüketmek de sizi hem zinde tutar hem de vitamin yönünden destekler.
En sık karşılaşılan şikayet kabızlık
Ramazan ayında, gastroenterologların en sık karşılaştığı şikayetlerden biri kabızlıktır. Kabızlığı önlemek için yine sıvı tüketimi çok önemlidir. Sindirim sistemi sağlığı için de önerilen diğer bir içecek de kefirdir. İçerdiği probiyotiklerle hem sindirim sisteminize hem de sıvı ihtiyacınızı karşılamaya destek olmaktadır. Bunun yanında salataların üzerine serpiştirilecek haşlanmış baklagiller, semizotu salatası gibi değişik salata alternatifleri de gıdalardaki lif oranını artırarak, kabızlıktan koruyucu olur.
Ramazan ayında aktif mide ülseri olanlar, ülseratif kolit, crohn hastalığı gibi aktif barsak ülserleri olan hastalar, karaciğer sirozu veya kanser hastası olanların oruç tutması sakıncalıdır.
Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Züleyha Akkan Çetinkaya
Medical Park Gebze Hastanesi