"Sadece bir meyveyi ısırdığım için hissettiğim acıya inanamadım" diyen inşaat işçisi, yerel bir pazarda gezinirken, kaju elmaları satan bir tezgahla karşılaştı.
Yurtdışında yaşadığı deneyimlerin fotoğraflarını Instagram'da sık sık paylaşan Watson, meyveyi yiyebileceğini duymuş ve denemeye karar vermişti.
"Kaju elması meyvesini yiyebilirsiniz, biraz acı olması gerekiyor. Bunu duymuştum ama gerçek yüzünü hiç denememiştim, bu yüzden aldım, yürüyüşe çıktım ve birkaç farklı meyve yemeye başladım. İlk ısırıkta acı vardı" dedi.
Watson, "Onu açmayı düşündüm; başka bir meyveye benziyordu, ısırdım ve hemen patladı. Bir anda ateş gibi hissettim, bu ateşin ağzımdan geçtiğini hissedebiliyordum" diye hatırladı.
Ertesi gün uyandığında yüzü tamamen yanmış ve sanki asitle kaplanmış gibi kabuklu haldeydi.
Watson, rahatsızlığını anlatırken, "Dudaklarım tamamen yandığında kelimenin tam anlamıyla eriyecekmiş gibi hissettim, sanki dudaklarımı üç ya da dört gün boyunca fırın kağıdı gibi gibi hissettim" diye hatırladı. Durumu o kadar kötüydü ki ellerinin rengi bile solmuştu.
O zamanlar gezginin bilmediği kaju meyvesi, ciltle temas ettiğinde kabarcıklara neden olabilen yakıcı bir kokteyl olan kardol ve anakardik asit içerir.
Watson bu tehlikeyi ancak daha sonra yaptığı bir Google araması sırasında keşfetti; bu sırada kaju kabuklarını soyan işçilerin ellerinde ve kollarında ciddi yanıklar meydana gelebileceğini öğrendi.
Ne yazık ki iyileşme süreci uzun ve sancılı oldu. Watson, "Birkaç gün önce dudağımın tamamını soymayı başardım, birkaç santim genişliğindeydi. Hâlâ oldukça yanıklar ve harika değiller ama eskisinden çok daha iyiler" dedi.
