Meme kanserinden koruyan 7 şey
07.09.2016 - 11:12 | Son Güncellenme:
Özellikle meme kanserinde görülen artış ve yaş ortalamasındaki düşme endişeye neden oluyor. Peki hastalıktan korunmak için nelere dikkat etmeliyiz?
Eskiden meme kanserinin orta ve ileri yaş hastalığı olduğu düşünülürdü ancak artık hastalık “hayatının baharında” olanları da yakalıyor.
Hastalığın Türkiye’deki görülme sıklığının arttığına dikkat çeken ve “Meme kanserine yakalanma yaşı çok düştü, 20 veya 23 yaşlarında bile hastalarımız var” diyen Genel Cerrah Prof. Dr. Vahit Özmen, kadınlara önemli bir uyarıda bulundu:
“Bende olmaz’ demeyin, ya da herhangi bir kitle fark ettiğinizde ‘bu önemsiz bir şeydir’ diye düşünmeyin. Meme kanserini artık her yaşta görebiliyoruz. 50 yaşından sonra da sıklık çok artıyor.”
Genetik yatkınlık, erken adet olmak (12 yaşından önce), geç menopoza girmek (55 yaşından sonra), doğurmamış ve emzirmemiş olmak, fazla kilo, hareketsiz yaşam gibi etkenler meme kanserinde riski artıran faktörler arasında.
Hastalık, erken teşhis ile yani sıfır veya birinci evrede yakalandığında tam şifa ile tedavi şansı veren ender kanser türlerinden biri. Erken tehşhiste de düzenli mamografi ve doktor muayenesinin önemli rolü var.
Bu nedenle kadınlara kanser taramalarını aksatmamalarını öneren Prof. Özmen, aynı zamanda İstanbul’da faaliyet gösteren Meme Hastalıkları Derneği’nin de başkanı. MEMEDER’in meme kanseri taramalarını ücretsiz yaptığını söyleyen Özmen, “Dernek, maddi durumu iyi olmayan hastaların muayene, tetkik ve ameliyatlarını ücretsiz yapıyor” dedi.
Geçtiğimiz günlerde, kendisi gibi cerrah olan oğlu Op. Dr. Tolga Özmen ile birlikte ”Meme Hastalıkları” adlı bir kitap çıkaran Prof. Özmen, bu kitabın MEMEDER’den temin edilebildiğini ve tüm gelirinin de ücretsiz kanser tedavisi yapan bu derneğe bağışlandığını sözlerine ekledi.
Prof. Özmen’in meme kanseriyle ilgili verdiği kötü haber; hastalığın görülme sıklığının özellikle ülkemizde giderek artıyor olması. İyi haber ise tedavideki gelişmeler sayesinde meme kanserinden ölüm oranlarında önemli ölçüde azalma bulunması.
Hastalığın artmasındaki en önemli etken ise yaşam koşulları. Kirlenen hava ve çevre, doğallıktan uzaklaşan besinler, zorlaşan ekonomik şartlar, radyasyon, kadınların artık daha çok strese maruz kalması ve daha çok çalışması bu etkenlerin en önemlileri.
Genetik yatkınlık, erken adet olmak ve geç menopoza girmek gibi meme kanserinde etkili olan faktörleri değiştirmek mümkün değil. Ancak değiştirilebilecek risk faktörleri de var. Prof. Özmen’in bu noktada kadınlara tavsiyeleri şöyle:
1. Kilo kontrolü yapın: Vücut kitle endeksini 25’in altında tutun. Yani ağırlığınız, boyunuzun karesine bölündüğü zaman 25’i geçmesin. Kanser tanısı aldıktan sonra da kilo almayın çünkü östrojen yağ dokusunda üretilir.
2- Haftada toplam 5-6 saat mutlaka egzersiz yapın: Hızlı yürüyün, yani haftada en az 4- 5 gün hızlı tempoyla günde 1 saat yürüyüş yapın.
3- Beslenmenize dikkat edin: Çok doymadan sofradan kalkın. Karbonhidrat yok, şeker yok, bal çok sınırlı. Yumurta yenebilir, haftada iki gün yağsız kırmızı et tüketin. Meyve ve sebzeyi mutlaka mevsiminde yiyin. Meyve tüketiminde aşırıya kaçmayın, ölçülü olun. İnsülin direnciniz varsa, kontrol altında tutun.
4- Stresi kontrol altına alın: Takıntılarınızdan kurtulun. Bunun için kendinizle mücadele edin. Vücudu bu etkilerden korumanın en iyi yolu da düzenli spor yapmaktır. Spor yaparken her şeyi unutursunuz.
5- Kaliteli uyuyun: Düzenli olarak günde en az 6-7 saat uyuyun.
6- Düzenli bir yaşamınız olsun: Yemek saatiniz, uyku saatiniz, spor saatiniz belli olsun.
Stresin kanser oluşumundaki etkisi, tıp dünyasının tartışmalı konuları arasında. Bazı onkologlar, stresin kanseri tetiklediğine dair bilimsel çalışma bulunmadığı, Prof. Özmen ise stresin hem kanser oluşumunda rol oynadığı hem de hastalığın seyrini önemli ölçüde etkilediği görüşünde.
Stres ile kanser ilişkisini gösteren iki bilimsel çalışma yaptıklarını belirten Özmen, “Bu çalışmalar yakında yayınlanacak. Özetle stresin kanser üzerinde önemli etkisi olduğunu söyleyebiliriz” dedi.
Sizi mutsuz eden erkeklerden uzak durunÖzellikle majör depresyonun kanseri tetiklediğini gösteren bilimsel çalışmalar olduğunu söyleyen Prof. Dr. Vahit Özmen’in bir erkek olarak kanserden korunmak isteyen kadınlara son tavsiyesi ise erkeklerle ilgili:
7- “Sizi mutsuz eden, strese sokan erkeklerden uzak durun, onları hayatınızdan çıkarın. Hak etmeyenlere hiçbir zaman değer vermeyin.”
