Hormon bozukluğu sorunun kadının üreme sağlığını yakından ilgilendirdiğinin altını çizen Op. Dr. Salar, “Kadınların doğurganlık kapasitesi, hormonların düzenli ve dengeli bir şekilde çalışmasına bağlıdır. Dolayısıyla hormon bozuklukları, yumurtlamayı etkileyerek hamile kalmayı zorlaştırabilir. Örneğin, Polikistik Over Sendromu (PCOS), yumurtlamayı engelleyebilir ve kısırlığa yol açabilirken, çok sık karşılaşılan hipotiroidi ve hipertiroidi, adet düzensizlikleri, yumurtlama ve gebelik sorunlarına sebep olabilir. Hormonlar sadece gebe kalma sürecinde değil gebelik sürecinin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için de kritik rol oynamaktadır, aynı şekilde hormon bozuklukları, gebelik süresince düşük riski ya da gebelik diyabeti ve preeklampsi gibi çeşitli komplikasyonlara yol açabilir. Bunun yanında menopoz dönemi de hormonal değişikliklerin en yoğun yaşandığı dönemlerden biridir. Bu süreçte östrojen ve progesteron seviyelerindeki azalma, çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir” diye konuştu.
Hormon bozukluğu ve buna bağlı sorunların çözümü için öncelikle kadınların bu konudaki bilinç ve farkındalığının artması gerektiğini söyleyen Op. Dr. Salar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kronikleşen sorunların çözümü zor ve daha çok zaman alır. Bu nedenle şikayetler ortaya çıkar çıkmaz mutlaka kadın hastalıkları doğum uzmanına başvurarak sorunlar ilerlemeden önüne geçilmeli. Gerektiği durumlarda iç hastalıkları, endokrinoloji uzmanları ile birlikte hastanın tedavisi yürütülmektedir. Erken tanı sayesinde sorunların daha kolay ve hızlı bir şekilde çözümlenebildiği unutulmamalı.”
Tüm hormonal bozuklukların zamanında ve doğru tanıyla tedavi edilebilir olduğunu söyleyen Op. Dr. Salar, “Uygun ilaç tedavisi ile hormonal sorunu olan kadınlar, cilt sorunlarından kurtulabilir, düzenli adet düzenine sahip olabilir, kilo problemleri ortadan kalkar ve kolay bir şekilde hamile kalarak sorunsuz bir şekilde doğum yapabilmektedir. Bununla birlikte tedavinin başarıya ulaşabilmesi için hastaların tedaviye uyumu da önemli. Ayrıca, sağlıklı beslenme, egzersiz ve yeterli uyku gibi yaşam tarzı değişikliklerine de gitmek gerekir” diye konuştu.
“Ancak tüm sağlık sorunlarında olduğu gibi zamanında ve doğru tedaviyi almayan hastaların altta yatan problemleri kronik hale gelecektir, beden ve ruh sağlığı ciddi olarak etkilenecektir” diyen Op. Dr. Zeki Salar sözlerini şöyle tamamladı: “Birçok kişinin merak ettiği konulardan biri hormon bozukluklarının kanserle ilişkisi olup olmadığı. Şöyle ki, hormonal bozukluklar çoğu zaman kanser gibi bir soruna neden olmamakla birlikte bazı kanserlerin hızlı ilerlemesine sebep olabilir. Örneğin sürekli östrojen hormonu üreten yumurtalık kistleri memedeki kistlerin büyümesine ve kanser hücreleri var ise kansere giden sürecin hızla ilerlemesine sebep olabilmektedir.”